MUSTAFA AKAYDIN (Antalya) - Onun için şimdi tekrar söz almak istiyorum.

Birincisi, bunu bütün samimiyetimle söylüyorum, yani vakıf niye kurulur? Birbirimizi kandırmayalım, vakıf, birtakım şeyleri baypas etmek için kurulur, esneklik sağlamak için kurulur, yasalarla kolay kolay yapamayacağınız bir şeyleri yapmak için kurulur, dünyanın her yerinde böyle bir amacı vardır. Ama dünyanın her yerinde vakıflar sivil toplum kuruluşu olarak kabul edildikleri için vakıf yönetimleri çok renklidir. Eğer bu kurulan vakıf yarın bir gün yurt dışında birtakım organizasyonlarda rol almak isterse, yurt dışında okullar açmak isterse, benim bildiğim Batı ülkelerinde vakfın kuruluş senedindeki mütevelli heyetine bakarlar, bunun hepsi resmî kamu görevlilerinden oluşuyorlarsa bu vakfa hiç kimse iş vermez, bunu açık açık ifade ediyorum, sabah da ifade ettim. Ve daha önce kurulmuş Millî Eğitim Vakfının da bu konudaki sıkıntılarını düşünerek yüzde 60'ının sivil toplumdan kurulmuş olduğunu söyledim.

Burada tamamen, hepsi ayağı yukarı Cumhurbaşkanınca bizim meri yasalarımıza göre görevlendirilmiş bir mütevelli heyet gözüküyor. Hepsi Cumhurbaşkanınca görevlendirilmiş birbirimizi kandırmayalım, Türkiye'nin işleyen sisteminde.

Şimdi, bu sakıncalı, bunu tekrar ifade ediyorum. Buraya en azından eğitim sendikaları gibi, TÜSİAD gibi eğitimle ilgili bir ülkenin insan gücü kaynağında söz sahibi olması gereken -belki velilerle ilgili dernekler olabilir, öğrencilerle ilgili dernekler olabilir- kişilerin burada yer alması lazım, tüzel kişiliklerin burada yer alması lazım.

Şimdi, benim anladığım kadarıyla, biz bu kanunu çıkarmaya çalışmakla Millî Eğitim Bakanlığımıza bu vakfın resmî senedini oluşturma yetkisini veriyoruz, daha ortada resmî senet yok. Sonuç bölümünden de çıkarsamama göre, bunun arkasından Millî Eğitim Bakanlığı aldığı bu yetkiye dayanarak bir resmî senet oluşturacak. Burada bu resmî senetle ilgili sanıyorum birkaç şey koymamız lazım, fıkra, madde eklememiz lazım gibi geliyor.

Şimdi, diyoruz ki, 7 tane daimi üye var burada. Bu 7 tane daimi üyeyi atayan makamların görev süreleri sona erdiğinde vakıf senedinde nasıl bir değişiklik olacak? "Yeniden o mütevelli heyetteki kişiler seçer." diyoruz. Cumhurbaşkanı zaten 4 tanesini atamış, ne zaman boşalacak bunlar? Normalde Vakıf Kanunu'na göre -ben tabii, hukukçu olmadığım için kafamda endişeler var; içimizde, başta Sayın Bakanımız olmak üzere hukukçular var- vakıf senetlerinde ölene kadardır üyelik. Sadece eğer resmî senede yazarsanız yerine bir vasi tayin eder, o vasi öldükten sonra yerine geçer veya 3 isim sıralar, geçer gibi.

Şimdi, Cumhurbaşkanlığının atadığı 4 tane üye boşalacak ama ne zaman, ölünce mi boşalacak -Allah gecinden versin- sonra diğer bakanlıkların atamış olduğu geçici olarak koyduğumuz üyeler... Yani en azından burada bu makamlar tarafından atanan üyeliklerin bu makamların sona ermesi hâlinde yeni makamlar tarafından bir ay içinde yeniden ataması yapılır filan gibi hukuki bir şey koymamız lazım, yoksa bunun hiçbir manası yok. Yani siz kendinizi yeni seçilecek Cumhurbaşkanı yeni atanacak veya seçilecek Millî Eğitim Bakanı yerine koyun, böyle bir vakıfla çalışır mısınız arkadaşlar? Mümkün değil. Ama hukukçu olmadığım için daha detayına giremiyorum. Yani resmî senette bunların ne şekilde yer alacağını bilmiyorum, bilmek istiyorum.

Ama tekrar son olarak söylüyorum: Mutlaka bunun içinde özerk kurumların, kamu dışındaki, devlet dışındaki kurumların olması lazım, eğer bu vakfın gerçekten Türkiye Cumhuriyeti'yle beraber yaşamanızı istiyorsanız.

Teşekkür ederim.