KOMİSYON KONUŞMASI

ABDULKERİM GÖK (Şanlıurfa) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sayın Bakanım, kıymetli Komisyon üyesi arkadaşlarım, kıymetli basın; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Burada, Sayın Bakanım, belki bir durum tespiti açısından şöyle bir ifadeyi kullanmakta, sanki, bir yanlış yapmamış oluruz diye düşünüyorum: Eğer, herkes kendi kafasındaki ideolojik yapıya uygun bir kültür-sanatı tartışırsa... Geçmişten bugüne kadar olan bu tartışmalar hep oluşa geldi.

Şimdi, tabii, bir de kültürü topluma veya sanatı topluma dayatırsanız karşınızda resmî ideolojinin kayıtlarında belki de... Ama, bizimle beraber ismi zikredilmeye başlanan ve Bakanlığınız tarafından da bu manada eserler olarak çoğaltılan Ahmedi Hani Türbesi ama gidip gezdiğinizde, gördüğünüzde orada Hani Baba türbesi diye sağda solda yazılar vardır. Sorduğunuzda aslında o kültürde "Hani Baba" diye bir kültürel altyapıya sahip olmayan bölge ama her ne kadar Hani Baba diye dayatılsa da hafızalarda bugüne kadar gelebiliyor.

Bir başka boyutta bir tespit daha, siz eğer isimlere bir resmî ideoloji... "Hazal" ismini tehlikeli görüp "Hazne" diye koyabiliyorsa bugüne kadar gelebiliyor. Veya siz bir kültürü veya bir dili altı yüz yıllık bir boyutuyla bir gecede bir boyuta doğru taşırsanız bir hafızayı, bir "backround"u belki ortadan kaldırır, bugüne kadar tartışmaları getirebilirsiniz.

Sayın Zozani'nin ifade ettiği bir kavramı da belki tamamlamak adına söyleyeyim. Kendisi de belki söylemek istemiştir. Kullandığı kavram şuydu... Birçok önemli rakamlar verdi, doğrudur, o istatistikler dünyanın birçok kuruluşları tarafından yayınlanmış istatistiklerdir ama kullandığı kavram: "Kültür Bakanlığı sadece müzecilik yapmamalı." Evet, ifade edilen ve oradaki durum tespitleri içerisinde Kültür Bakanlığı o konuya eğilmeli ama ben de tamamlanan veya tamamlanmak istenen boyutunu şöyle ifade edeyim: O ifade edilen yerler sadece Kültür Bakanlığının değildir, bizlerindir, ailelerindir, diğer bakanlıklarındır dolayısıyla topyekûn komplike entegre bir yapı içerisinde ele alınması gereken hadiselerdir.

Bir diğer konu da Sayın Bakanım, özellikle, Şanlıurfa'da, malumunuz, tarihin sıfır noktası diye karşımıza çıkan ve sizlerin de destek verdiğiniz -sağ olun ama, ben bir başka boyutta bir desteğinizi isteyeceğim, soru-cevap kısmında söz almama adına ifade ediyorum- Göbeklitepe. Sayın Bakanım, bu Göbeklitepe bizim sadece Şanlıurfa'nın temel tanıtım gündeminde Büyükşehrin veya Kültür ve Turizm İl Müdürlüğümüzün sınırsız veya sınırlı kaynaklarıyla tanıtıma konu edilmemeli, Bakanlığınızın özellikle bu konuda çok daha profesyonel, çok daha uluslararası boyutta dikkatlerin çekildiği, belki üzerinde bir belgeselin de hazırlandığı manada eğer ele alınırsa hem Şanlıurfa turizmi açısından hem de ülkemiz turizmi açısından aslında biraz daha komplike olarak ele almış oluruz diye düşünüyorum.

Sözlerimi burada sonlandırırken Bakanlığınızın bütçesinin ülkemize, milletimize hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Hepinize saygılar sunuyorum.