AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) - Siz diyorsunuz ki: "Türkiye Taşkömürü Kurumunun 630 lira maliyeti var." Bu ne demek biliyor musunuz? Türkiye Taşkömürü Kurumunu kapatmak isteyen bir zihniyet var, bu özelleştirme düşkünü, o maden işçilerinin düşmanı, onların uydurduğu... Çünkü Türkiye Taşkömürü Kurumunun bütün verimli madenleri yok fiyatına peşkeş çekildi özel sektöre, kurumun elinde hiçbir şey kalmadı; şu an işçi var, çalıştırılacak durum yok, ondan sonra "Türkiye Taşkömürü Kurumu bu hâle geliyor." deniliyor.

Bu redevans işletmelerinde bu birim maliyetlerinin hepsi fahiştir. Bu fahişlerin hepsini Sayıştay tespit etti, ben tespit ettim, Enerji Bakanlığından bu tip tespitler yapıldı. Şimdi, biz bu fahiş fiyatların üzerine para veriyoruz.

Ama ben yine söylüyorum: İstediklerini alacaklar, her zaman aldılar. İşçi hiçbir istediğini alamadı. Bakın işçilerin ailelerine, alacaklarına bile neler yaptıkları ortada.

Hiç avans veriyor musunuz şirketlere? Hiç avans verdiğiniz şirket var mı üretim öncesi? 38 milyon lira avans isteyip, Hazineden 50 milyon lira para istediğiniz yazıyor Sayıştay raporunda. Ya, yazık değil mi bu? Hiçbir şirkete avans verilmiyorken bir şirkete avans veriyorsunuz, üstüne dönüyorsunuz, iki gün sonra Hazineye diyorsunuz ki: "Benim param yok, Hazineden bana para gönder." Olmaz böyle şeyler arkadaşlar. Bu, kamunun malıdır, bu benim yüreğimi yakıyor ya, bu benim yüreğimi yakıyor. Hiç kimse hiçbir şey hissetmiyor olabilir, ben her anlattığımda vicdanım kanıyor ya, içim kanıyor.

(Oturum Başkanlığına, Başkan Vekili İbrahim Mustafa Turhan geçti)

BAŞKAN - Bu işin baş kısmıyla ilgili ben bir izahat yapayım: Sayın Usta, biliyorsunuz, bir hesap yaptı ya "Ton başına şu kadar oluyor destek." diye, yapılan konuşmalar, değerlendirmeler onunla ilgiliydi.

Siz, tabii başka bir boyutuna...

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) - Sayın Başkan, ortalama bir hesap yapıyor, mantıklı bir hesap yapıyor ama ben onun için söyledim.

BAŞKAN - Yok, anladım.

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) - Öyle anlatırlar ki size, hangi kalori fiyatını verdiğini bilmezsiniz, hangi maden ocağının yatağını bilmezsiniz.

BAŞKAN - Sayın Erdoğdu...

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) - Ocak başı mı veriyor, torbalı mı veriyor, nem değerini bilmezsiniz, ondan sonra hiçbir şey bilemezsiniz.

BAŞKAN - Sayın Erdoğdu, doğru, haklısınız da, bu değildi tartıştığımız. Sayın Usta bir kriter ortaya koydu, yani kamunun daha önceki yaptığı alım sözleşmelerinde ton başına 17 lira diye ve bu 133,7 milyon lira, 1 milyon 400 bin tondan böyle bir oran çıktı, odur yani.

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) - Ben size orada dedim ki: "Avans veriyor musunuz şirketlere?" Avans vermiyor. Gidiyor bir tane şirkete, o da KİAŞ, Yeni Çeltek hepsi belirli belirli.

BAŞKAN - Sayın Erdoğdu, bir saniye...

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) - Bakın, bunu konuşmuyorsunuz, matematik hesabına Komisyonu bağlıyorsunuz.

BAŞKAN - Sayın Erdoğdu, biz bir şey bağlamıyoruz, istirham ediyorum.

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) - Ben size şunu söyleyeyim: Bu kurum başından sonuna kadar yolsuzluğa batmış, gözünüzü seveyim ya.

BAŞKAN - İstirham ediyorum, biz bir şey bağlamıyoruz.

Buyurun Sayın Usta, siz devam edin.

AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) - Sayın Usta, matematiği anlat, bütün bunlar da alsın paraları götürsünler, yazıklar olsun!