MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Tabii, Sayın Bakanı anlıyorum, dediğinde de haklılık payı var ancak önümüzde de bir de realite var. Şu anda bu kanun var ama uygulanmıyor. Uygulanmayan bir kanunu uygulanabilir hâle... Yani biraz daha seçici olacağız ya da. "İki yıl ayrılan değil de yedi yıl ayrılan gelsin, bu hak talebinde bulunsun." demek... Âdeta şartların zorladığı bir gerçeklikle karşı karşıyayız. Sayın Bakanım, mevcut durumda uygulanmıyor kural yani kaldığınızda onlara bir hak vermiş olmuyorsunuz. Şu anda, işte, hepinize gelen talep odur. Bu değişikliği yaparak hiç değilse belki yedi yıl çalışanlara, onların belki biraz daha uzun çalışmalarını teşvik edeceğiz, ondan sonra da ilave bir imkân sağlanacaktır diye düşünüyorum.

Katılıyorum efendim.

BAŞKAN - Buyurun.

YUSUF SELAHATTİN BEYRİBEY (Kars) - Sayın Bakanım, yani diyelim ki bu kanun çıktı, ben de daha önceden iki yıl yapmıştım ve bu işle ilgili bir müktesebi de oluyor, uygun bir iş oldu, ben girebilecek miyim, giremeyecek miyim? Yani bu hakkım kayboluyor mu, kaybolmuyor mu? Yedi yıl mı beklemek zorundayım? Yani, o önemli bir şey bence de.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Bekleyeceksiniz. Bu da artık yani hak kaybına yol açıyor... Eskiden bu kanundan yararlanayım diye başvurabiliyordu. Şimdi "Yedi yılsan başvur." diyoruz. Dolayısıyla, iki yıl çalışmış olanlar bu kanundan yararlanmak için başvuramayacak.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Müktesep hakları koruyalım Sayın Başkan.

BİHLUN TAMAYLİGİL (İstanbul) - Müktesep haklar korunmuyor mu şu anda?

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Yani, uygulanmıyor. Dolayısıyla, seçme imkânına...

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sayın Bakanım, o zaman hukuken...

BAŞKAN - Sayın Kuşoğlu, bir saniye müsaade edin, size söz vereyim.

SAMİ ÇAKIR (Kocaeli) - Sayın Bakanım...

BAŞKAN - Buyurun Sayın Çakır.

SAMİ ÇAKIR (Kocaeli) - Sözleşmelerde daha önce böyle bir süre kısıtlaması var mıydı?

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Şimdi, biz sözleşmeli erbaşta yedi yıllık çalışma süresini getirdik, dolayısıyla orada ayrılıyor ama bunlarda ise -5'inci madde, uzman erbaşları okuyorum- "Uzman erbaşlar iki yıldan az ve beş yıldan fazla olmamak şartıyla sözleşme yaparak göreve başlar." diye madde var. Demek ki ilk girdiğinde... Daha sonra bunlar uzatılıyor sözleşmede. İki yılla başlıyordu. Bir de hak verilmişti yani "Devlet memurluğunda da kadro varsa, diğer nitelikleri de taşırsa, boşluk da varsa kamuya geçebilir." diye. İşte, kişi de iki yıllık süreyi bitirdikten sonra -diğer nitelik, şartlar da varsa- görevden ayrılıyor kamuya başvurmak için fakat sayı o kadar fazla oldu ki bu kuralın olması bir anlam ifade etmiyor. Onun üzerine işte milletvekillerimize geliyor. Belediyelere daha çok başvuruyor. Genelde güvenlikçi olarak alıyor diye düşünüyoruz.

BİHLUN TAMAYLİGİL (İstanbul) - Zabıta.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - İşte, güvenlikçi de zabıta kapsamında. Öyledir diye düşünüyorum.

BAŞKAN - Teşekkür ederim efendim.

Sayın Kuşoğlu, söz talebiniz var mı efendim?

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Ben deminkini söyleyeceğim. Uygulanmıyor, madem uygulamada yok, burada yazmamız en azından -siz demin de dediniz, hukukçusunuz- hukuken doğru olur ama uygulanmaz yine de, o ayrı bir şey ama buraya yazalım, müktesep hakları koruyalım Sayın Bakanım. Değil mi? İtiraz edemezsiniz herhâlde yani müktesep hakları korumamız lazım.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Bir geçiştir ama sonuçta bir fayda doğurmayacak efendim ama hiç değilse, işte, vekillere... Veya talep sayısını azaltmış oluyoruz. Yani "Ya, erken ayrılmışım." diyecek. Bir ara verilmiş bir hak ama şimdi böyle bir hak... Yani, hak verilmiş ama hak da değil. Böyle bir ihtimal, diğer nitelikleri diyerekten ama uygulaması da yok belediyelerin dışında, yerel yönetimlerin dışında.

BAŞKAN - Yani, anladığım kadarıyla Sayın Bakanın söylediğinden, böyle bir şey yazarsak, gelecek olan talepleri ve sayın milletvekilleri üzerine şeyi artıracak diye bir şey var.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Ama onu söylemekle... Mübalağa etmiyorum, bende şu anda 50'ye yakın böyle bir talep var ama şimdi bendeki talep azalsın diye müktesep hakkını yok edemeyiz.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Bülent Bey, sizin dediğinize katılıyorum sadece. Sizin dediğinizi çok güzel söyledi: "Sanki bir umut vereceğiz." Oysa diyelim ki: "Kusura bakma yani seni alamayacağız." "Niye?" "İhtiyacımız doktor, doktor varken sana gelmeyecek. İhtiyacımız öğretmen, öğretmen varken sana sıra gelmeyecek." Net olmak lazım. Eğer bunu yazmazsak adam bir umutla bekleyecek ve sizin kapınızı çok daha çalacak, sizin veya bizim yani.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Ama bir hukuk kuralını da, temel kuralı da müktesep hak kuralını ihlal etmiş olacağız Sayın Bakanım.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Müktesep hak kazanılmış bir hak. Yani, Anayasa Mahkemesinin müktesep hakla ilgili bir açıklaması var, ona bakmalı. Müktesep hak olsa zaten mahkemeye gider alırlar. Bu müktesep hak değil de bir sanki KPSS sınavından mahrumiyet... Yani bunu almadan da kamuya girebilmek için kamu personeli sınavına girmiş olmak lazım. Bu görevi yapanlarda bu şart aranmıyor. Dolayısıyla, pek "müktesep hak" demeyelim ama orada bu artının bir kısmı gibi bir şey var.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Müktesep hak Sayın Bakan. Müktesep, müktesebi onların, müktesebi.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Ama hakkımız var diye geliyorlar.

BAŞKAN - Affedersiniz, Sayın Günal, buyurun efendim.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Yok, yok yani diyorum "Hakkımız var." diye geliyorlar. Müracaat şu şekilde: "Biz ayrıldık, bizim bir yerde müktesep hakkımız var, bize bir yer bulun." Yani, gelen talep bu. Bütün askerlerimiz o şekliyle geliyor. Onun için, bunu ya o zaman bir kontenjan hâlinde müktesep hak hâline getirelim veya o algıyı onlara vermeyelim çünkü onlar bunları en doğal hakkı olarak görüyor.

BAŞKAN - Sayın Günal, işte, Sayın Bakanın herhâlde ifade ettikleri husus bu. Yani, bu şekilde yazmak suretiyle bu hani müktesep hak gibi algılanmasının önüne geçmeye çalıştıklarını anlıyorum ben ama buyurun.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Ama o zaman da onların o şartlarını geliştirmek lazım.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Aynen böyle, eğer bunu yazarsak sanki kazanılmış hak gibi... Yani bir şey de getirmeyecek. Dolayısıyla bir umut vermektense "Siyasi irade veya millî irade yani Meclisten çıkan irade, artık netice budur. İki yıldan öncekilerine bu şart uygulanmayacak." demek yani daha şeffaf bir uygulama olur diye düşünüyorum.