KOMİSYON KONUŞMASI

AHMET AKIN (Balıkesir) - Sayın Başkan, teşekkür ederim.

Sayın Bakan, hoş geldiniz.

Öncelikle yaptığınız sunum için çok teşekkürler.

Şimdi, değerli komisyon üyesi arkadaşlarım, ben Dışişleri Komisyonu üyesiyim ama partimde de bu konularla ilgilendiğim için bugün burada misafiriniz oldum.

Değerli Komisyon üyesi milletvekillerimizin dediklerine aynen katılıyorum Sayın Başkanım. Gerçekten bu kadar aceleye getirilmesine gerek olmadığını düşünüyorum ki zaten biliyorsunuz Sayın Bakan da "Doğal gazları hemen indireceğim." dedi, üç ay geçti, yaz geldi, hâlâ inmedi, demek ki acelemiz yok. Onun için müsaade edin, bir hafta çalışalım hep beraber, arkadaşlarımız bilgilensin, el birliğiyle, güç birliğiyle güzel bir şey çıkartalım, yoksa karşı olmaktan değil ama başladıysak benim de sormak istediğim bazı sorular var izninizle.

BAŞKAN - Buyurun, sözlerinize devam edin.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Şimdi, öncelikle sayın vekilimin dediği gibi bu kitapçıkta gerçekten çok enteresan bir durum var. Dün öğleden sonra geldiğimizde incelemek için arkadaşlarımızla birlikte burada yazan kanun teklifini Bakanlık Müsteşarı bize anlatıyor. Biz buradaki soruları Bakan Bey'e mi soracağız, yoksa kanun teklifini hazırlayan milletvekillerine mi soracağız? Sayın Başkanım, gerçekten burada müthiş bir kopukluk var. O zaman bizimle ilgili olan kanun tekliflerini de Sayın Bakanın açıklaması gerekiyor diye düşünüyorum.

Bir de yenilenebilir enerji yatırımları konusunda teşekkür ediyoruz, ellerinden gelen çabayı gösteriyorlar diyelim. Fakat biz Almanya'yla birlikte aynı zamanda başladık diye biliyorum ben yenilenebilir enerji yatırımlarına. Almanya şu anda 40 bin megavatı geçti, bizim 5.870 megavatlık bir yenilenebilir kaynağımız var. Bir de 2023 hedefleri 20 bin megavat fakat bu gidişle bırakın 20 bini, 10 bini bile bulamayacak düzeyde gidiyorlar.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Kanunla alakası var mı bunun?

AHMET AKIN (Balıkesir) - Bir dakika, bir tek kanunlarla da alakası yok.

BAŞKAN - Karşılıklı konuşmuyoruz arkadaşlar.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Bizim bu 5.870 megavatta kalmamızın nedeni nedir diye sormak istiyordum. Bir de Bakanlığın stratejik planında 2019'da sadece rüzgârda 10 bin megavat hedefi vardı. Bunu tutturabilecek miyiz? Bir de bunu sormak istiyorum. Güneşte bir ilerleme olmamasının nedeni nedir?

ŞAHİN TİN (Denizli) - Almanya kaç yılında başladı?

AHMET AKIN (Balıkesir) - Aynı zamanda başladı.

ŞAHİN TİN (Denizli) - Zamanını söyleyin, tarihi.

AHMET AKIN (Balıkesir) - 2002 diye biliyorum.

ŞAHİN TİN (Denizli) - Emin misiniz? 1970'lerde başladı.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Hayır, aynı şekilde.

BAŞKAN - Sayın Tin, karşılıklı konuşmuyoruz.

Lütfen konuşmanızı salona yapın.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Stratejik planda belirlenen 3 bin megavat hedefine ulaşılması mümkün müdür güneşle alakalı, bir de onu rica edeceğim.

Geçtiğimiz günlerde de bu elektrik piyasasında düşen fiyatların yükselmesini sağlamak için kamu elektrik santrallerinde üretimin kısıldığı iddiaları vardı. Bu doğru mudur? Bu yolla yükseltilen elektrik fiyatları halka yansıyacak mıdır? Bakanlığın elektrik piyasasında halk yararı yerine elektrik üreticilerinin yararına müdahale etmesini nasıl görüyorsunuz? Piyasada ham petrol fiyatları hızla düştü; varil fiyatı 114 dolardan 40 dolara kadar düştü. Buna paralel olarak da doğal gaz fiyatlarının da düştüğünü hepimiz biliyoruz, yakından da takip ediyoruz, Sayın Bakanımız da takip ediyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı olarak ocak ayından bu yana da defalarca açıklama yaptılar, doğal gazda indirim yapılacağını tekrarladılar ama ortada olan bir indirim yok. BOTAŞ'ın bilançosu da düzelmiştir diye düşünüyoruz biz artık bu zamana kadar, epey de kâr etmiştir. Halkımız indirimli doğal gazı ne zaman almaya başlayacaktır? Sayın Bakanım, gerçekten bunu size daha önce orada izah etmiştim, halkımız çok zor durumda.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Bunun maddelerle ne alakası var? Böyle bir usul olmaz.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Size ne? İstediğim gibi konuşurum, bu, maddelerde var.

BAŞKAN - Sayın Bulut, Sayın Dilipak, lütfen, tamam.

ŞAHİN TİN (Denizli) - Biz Komisyon üyesiyiz burada, bu kanunla ilgili konuşuyoruz.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Ben de milletvekiliyim, Allah Allah. Ne farkı var?

BAŞKAN - Sayın Hatip, toparlayın.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Böyle bir usul olmaz.

METİN BULUT (Elâzığ) - Olur mu öyle şey ya?

BAŞKAN - Sayın Bulut, müsaade edin.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Kanun teklifi üzerinde konuşuyoruz.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Onunla ilgili konuşuyorum.

BAŞKAN - Sayın Akın, toparlayalım.

ŞAHİN TİN (Denizli) - Onların dışında konuşmamanız lazım.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Kanunla ilgili...

AHMET AKIN (Balıkesir) - Aynen kanunla ilgili. Sen bir dinle arkadaşım, lütfen, rica ediyorum.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Böyle bir şey olur mu? Kanunla ilgili bir şey söylemedi.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Sayın Bakan ne güzel dinliyor gayet şey bir şekilde, bir sıkıntı yok.

BAŞKAN - Karşılıklı konuşmuyoruz.

Sayın Akın, bitirelim lütfen, toparlayalım.

METİN BULUT (Elâzığ) - Onu Mecliste sorabilirsiniz, haddinizi aşmayın.

BAŞKAN - Sayın Bulut...

Arkadaşlar, lütfen.

Sayın Akın, toparlayalım.

METİN BULUT (Elâzığ) - Başkan, böyle bir usul yok.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Usul değil bu, gayet normal, içinde olan maddeleri ilgilendiriyor.

Burada ben haddimi aştığımı düşünmüyorum bu arada, onu da söyleyeyim, gayet olması gerekenleri anlatmaya çalışıyorum. En azından da...

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Kanunla ilgili konuşmuyorsun.

BAŞKAN - Sayın Dilipak...

AHMET AKIN (Balıkesir) - Ama sen böyle konuştukça ben sana cevap veririm arkadaş. Bir dakika dinle de biz de anlatalım.

BAŞKAN - Sayın Akın, toparlayalım lütfen.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Kanunla ilgili tek bir şey söylemedi.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Hepsi kanunla ilgili.

Sayın Bakanım, siz bizi dinleyin, boş verin, bir beraber bu işi çözeceğiz, en sonunda el birliğiyle halkımıza gerekli hizmeti sunacağız, bunda bir sıkıntı yok.

Elektrikte kayıp kaçak konusunu biliyorsunuz, siz de yakından takip ediyorsunuz. O gülen değerli arkadaşımız da takip ediyor. Elektrik dağıtım işini özelleştirdiniz. Bunun karşılığında da 13 milyar dolar para aldınız. Dağıtım firmaları bu parayı kendi içlerinde "hava parası" olarak adlandırıyorlar.

METİN BULUT (Elâzığ) - Buna müsaade etmeyin Başkanım.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Başkanım, böyle bir usul yok.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Ya, ne usulü? Müsaade et, devamında var.

BAŞKAN - Sayın Dilipak, müsaade edin.

Sayın Akın, lütfen toparlayın yoksa bitirmek zorunda kalacağım.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Sabahtan beri usul hakkında öneride bulunanların...

AHMET AKIN (Balıkesir) - Usulü tanıyorsunuz kendiniz, burada bu yaptığınız doğru değil ki.

BAŞKAN - Sayın Hatip, lütfen tamamlayın.

Sayın Dilipak, müdahale etmeyin, tamamlıyor.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Siz 13 milyar dolar para aldınız dağıtım şirketlerinden. Bu aldığınız parayı şimdiye kadar dağıtım altyapısına yatırmış olsaydınız bugüne kadar kayıp kaçak sorunumuz kalır mıydı veya kaça düşerdi?

BAŞKAN - Sayın Akın, teşekkür ediyoruz.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Neden Başkanım? Daha var benim soracaklarım.

BAŞKAN - Ama lütfen biraz toparlayın.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Öyle şey olur mu ya? Her şeyi gasbetmeye mi alıştınız Başkanım?

ŞAHİN TİN (Denizli) - Ayıptır ya!

AHMET AKIN (Balıkesir) - Neye ayıp ya?

ŞAHİN TİN (Denizli) - Böyle bir üslup kullanma.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Böyle bir üslup yok.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Bir dakika, bakın, çok ayıp ediyorsunuz Başkanım ya, daha iki dakika olmadı, beş dakika hakkım var.

BAŞKAN - Sayın Akın, başından beri Komisyon çalışmalarımıza katıldınız, teşekkür ediyoruz. Şu anda da katıldınız, konuşmanızı yapıyorsunuz ancak çalışmalarda şu an kanun değişikliklerini konuşuyoruz.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Tamam, onunla ilgili bunların hepsi.

BAŞKAN - Kanun değişiklikleriyle ilgili gündeme gelmenizi istiyorum ben, buna hakkım var Komisyon Başkanı olarak ve toparlamanızı istiyorum. Ayrıca dilinize de lütfen dikkat edin, nezaket kurallarını aşmayın.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Ama siz de uyarın arkadaşları, dikkat etsinler Başkanım. En çok dikkat ettiğim şeydir benim bu yani.

Şimdi, bu paraları elektrik altyapısına yapsaydınız -gerçekten bunu merak ediyorum- bu düzelecek miydi veya ne kadara inecekti bu kayıp kaçak bedeli? Bir de bir Komisyon toplantısında elektrik faturalarında kayıp kaçak bedelinin neden gizlendiğini de sormuştum. Sorduğumda soruya Bakanlığınız tarafından verilen cevap aynen şu şekildeydi: Bu, açılan davaların tüketiciler lehine sonuçlandığı ve bu durumun, dağıtım şirketlerini mali açıdan sürdürülebilirlikten çıkaracağı hakkında cevap vermiştiniz. Bu yüzden de ben diyorum ki: Bu faturalarda böyle bir değişikliğe gidildiğini aynen yazılı olarak kendiniz belirttiniz.

Şimdi, Sayın Bakanım, burada da, kanunda da hepsi yazıyor, ediyor, hazırlamışlar. Fakat burada, bu ülkenin vatandaşlarının ödediği vergilerle faaliyetlerini sürdüren Bakanlığınızın görevi... Yükü vatandaşın sırtına yükleyerek şirketlerin mali sürdürülebilirliğini garantiye almak sizin göreviniz midir? Çünkü verdiğiniz yazıda bu yazıyor.

Şimdi bu getirilen teklifte de aynı anlayışın egemen olduğu net belli. Yargı tarafından haksız hukuksuz bulunan, adalet ilkeleriyle uyumlu olmadığının altı çizilen bu durumu kanuna işleyerek buraya getirdiniz. Halkımızı cezalandıran, hukuka aykırı bu düzenlemedeki ısrarın nedeni nedir? Bunu gerçekten hepimiz merak ediyoruz Başkanım, bütün üyeler.

BAŞKAN - Devam edin lütfen, toparlayın.

AHMET AKIN (Balıkesir) - 2006-2014 yılları arasında vatandaşın cebinden bu yolla 33 milyar lira parayı aldığınızı tasarının gerekçesinde kendiniz de söylüyorsunuz. Bu, soygun düzeni değil de nedir? Gerçekten, onu, bu konuyla alakası olduğu için...

BAŞKAN - Sayın Akın, tamamladınız mı?

AHMET AKIN (Balıkesir) - Tamamlamadım, daha var.

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın ama.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Böyle bir usul yok ya!

AHMET AKIN (Balıkesir) - Ya, müsaade et de bitireyim iki dakika.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Ama "soygun düzeni" falan diyerek...

BAŞKAN - Sayın Dilipak, lütfen...

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Ne soygun düzeni?

BAŞKAN - Sayın Dilipak, lütfen...

Tamam, ben...

AHMET AKIN (Balıkesir) - Ya, rica ediyorum, müsaade edersen bir bitireyim.

BAŞKAN - Arkadaşlar...

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Ama "soygun düzeni" diyorsun kardeşim, ne soygun düzeni?

AHMET AKIN (Balıkesir) - E, soygun düzeni, 33 milyar parayı kim alıyor?

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Siyasi konuşma yapmayacaksın...

BAŞKAN - Sayın Dilipak...

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - ...komisyona yapacaksın ya.

BAŞKAN - Sayın Akın, bakın, İç Tüzük'ün 67'nci maddesi, biliyorsunuz ki...

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Temiz bir dil kullan.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Temiz dil bu.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - "Soygun düzeni" mi temiz dil?

BAŞKAN - ...kaba ve yaralayıcı sözlerden kaçınmanızı söylüyor. Lütfen bu konuya riayet edelim ve toparlayalım.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Tamam, oldu. Kusura bakmayın, tamam.

Şimdi, Sayın Bakanım...

SERDAL KUYUCUOĞLU (Mersin) - Başkan orada, sen niye konuşuyorsun?

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Sen niye konuşuyorsun?

AHMET AKIN (Balıkesir) - Ya, arkadaşlar, öyle bir niyetim yok, özür dilerim. Sıkıntı yok, sen rahat ol. Bir sıkıntı yok.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Diyemezsin öyle bir şey! Kim soygun düzeni yapıyor?

BAŞKAN - Sayın Dilipak, müsaade edin, tamam.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Ama böyle bir usul yok Sayın Başkan.

BAŞKAN - Tamam, müsaade et.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Bitireyim de...

Elektrik tarifelerinde vatan...

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Sizin soygun düzeninizi de biz biliyoruz. Böyle mi konuşalım?

NECİP KALKAN (İzmir) - Neyse, uzatmayalım.

BAŞKAN - Sayın Dilipak, lütfen...

AHMET AKIN (Balıkesir) - Bakanlığın kendi yayımında yer alan tarife tablosunda...

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Siyasi konuşma. (Gürültüler)

AHMET AKIN (Balıkesir) - Bir saniye ya! Bir saniye arkadaşım, sonra konuşuruz biz seninle.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Ya, siyasi konuşma yapma.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Yapmıyorum, tamam.

BAŞKAN - Sayın Dilipak, müsaade edin.

Sayın Akın, lütfen toparlar mısınız.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Ben nasıl konuşayım? Konuşturmuyor ki adam.

SERDAL KUYUCUOĞLU (Mersin) - Siyasi partilerin konuştuğu her şey siyasidir kardeşim. Nedir ya, Allah Allah!

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Kardeşim, bakın, burada siyasi konuşmayın.

SERDAL KUYUCUOĞLU (Mersin) - Sen mi müsaade edeceksin? Başkan var orada.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Ya, orada konuşma, burada konuşma, bunu ifade etme... Ayıp değil mi ya!

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Hayır, burada...

BAŞKAN - Sayın Dilipak...

SERDAL KUYUCUOĞLU (Mersin) - İkide birde müdahale ediyorsun ya, sana mı düştü, başkan mısın sen burada?

BAŞKAN - Arkadaşlar...

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Sana mı düştü? Başkan konuşuyor. (Karşılıklı laf atmalar)

BAŞKAN - Sayın Kuyucuoğlu... Sayın Dilipak... Lütfen susar mısınız arkadaşlar.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Tamam, ben dikkat edeceğim, tamam.

Bir dakika...

BAŞKAN - Sayın Dilipak, Sayın Kuyucuoğlu, lütfen susar mısınız arkadaşlar. Çalışacağız burada.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Siyasi...

AHMET AKIN (Balıkesir) - Tamam, ben dikkat edeceğim, tamam, sen rahat ol.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Soygun düzeni falan değil...

BAŞKAN - Tamam...

AHMET AKIN (Balıkesir) - Bakın...

BAŞKAN - Sayın Akın...

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Arkadaşlar, tüm arkadaşlara teşekkür ediyorum. Bakın, bu zamana kadar hiçbir şekilde taviz vermedik ve...

BAŞKAN - Sayın Dilipak, müsaade eder misiniz bir.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - ...bundan sonra da bu Komisyonun bu şekilde çalışma düzenini sağladığı için tüm Komisyon üyesi arkadaşlara ayrıyeten teşekkür ediyorum ama siz gelip bu üslubu bozamazsınız.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Neyin üslubunu bozduk Allah aşkına ya!

BAŞKAN - Sayın Akın, müsaade eder misiniz.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Tabii, tabii, estağfurullah.

BAŞKAN - Bakın, değerli arkadaşlar...

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Muhalif olmak farklı bir şey.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Ya, ne muhalifi kardeşim? Dinliyoruz, müsaade et.

BAŞKAN - Değerli arkadaşlar, bu Komisyon bugüne kadar örnek bir çalışma sergilemiş, yapıcı bir çalışmayla yoluna devam ediyor.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Yine aynı.

BAŞKAN - Lütfen... Üslubumuza ve eleştirilerimize dikkat ederek söyleyeceklerinizi söylersiniz ama bunun on tane, bin tane söylenme yöntemi vardır. Lütfen nezaket kuralları çerçevesinde sözlerimizi tamamlayalım. Lütfen...

AHMET AKIN (Balıkesir) - Sayın Başkanım, nezaketi sizden öğrenecek değiliz. Lütfen... (Gürültüler)

BAŞKAN - Sayın Akın...

AHMET AKIN (Balıkesir) - Yani, şimdi, ayıp ediyorsunuz, size olan saygımı da biliyorsunuz. Yani, şimdi, burada olup da böyle nezaket...

BAŞKAN - Sayın Akın, lütfen...

AHMET AKIN (Balıkesir) - Müsaade edin de bitireyim, ondan sonra konuşalım.

BAŞKAN - Buyurun, bitirin.

NECİP KALKAN (İzmir) - On beş dakika mı süre veriyoruz Sayın Başkanım?

AHMET AKIN (Balıkesir) - Beş dakika... Daha konuşamadım.

BAŞKAN - Sayın Akın, lütfen bitirir misiniz.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Tamam, bitiriyorum.

Bakanlığın kendi yayımında yer alan tarife tablosunda meskenler için 1 kilovatsaat enerjinin bedelinin 21,34 kuruş olduğu belirtiliyor. Bu bedele, dağıtım bedeli, enerji fonu, TRT payı, tüketim vergisi, KDV gibi vergiler ilave edildiğinde de 41,17 kuruşa çıkıyor.

Şimdi, Sayın Bakan, enerjiden aldığınız paranın yüzde 58'i enerjiyle ilgi ve alakası olmayan başka kalemlerden oluşuyor. Yani, 52 lira elektrik bedeli ödeyen, 105 lira fatura ödemek zorunda kalıyor. Siz, onunla ilgili açıklamalar da yaptınız, biliyorum ama bununla ilgili de anlatacağım.

Elektrik faturaları üzerinde tahsil ederek TRT'ye çok ciddi kaynak aktarıyorsunuz fakat vatandaşın cebinden finanse edilen TRT payıyla bu parayı da dış yapımlarla TRT başka yere aktarıyor yani sizlerin aracılığıyla giden parayı başka yere götürüyorlar.

Şimdi, bir de, özelleştirilen termik santrallerine kanunla sağlanan, çevre mevzuatına uygun muafiyeti, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmişti. Şimdi, bu teklifle yeniden düzenleme yapılıyor. Özelleştirilen termik santrallerin çevre mevzuatına uyum yatırımları için 2019 yılına kadar da süre tanınıyor. Bu santrallere bugüne kadar, çevreye uyum anlamında, hiç yatırım yapılmış mıdır? Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonra bu santraller için herhangi bir yasal işlem yapılmış mıdır? Aralarında çevre mevzuatına uymayan kişiler için yatırımlar var mıdır?

Paris İklim Anlaşması'nda yenilenebilir enerji ve enerji verimliliğinin ön plana çıktığını görüyoruz. Uluslararası Enerji Ajansının 2015 yılındaki verilerine göre de -iki hafta önce toplantı yaptık, bizden sonra da sizinle görüştü Sayın Başkan- 2015 yılında dünyada devreye giren elektrik santrallerinden yüzde 90'ı yenilenebilir enerji santrallerinden oluşuyor. Bütün dünya yenilenebilir...

BAŞKAN - Sayın Akın, toparladık mı?

AHMET AKIN (Balıkesir) - Bitiyor, çok az kaldı.

BAŞKAN - Lütfen...

AHMET AKIN (Balıkesir) - ...kaynaklara yönelirken bizim nükleer santral ve termik santralde ısrarcı olmamızın nedeni nedir?

Bir de, hemen kısaca onu da söyleyeceğim: Şimdi, Hükûmetin tasarıyla birlikte görüşülecek olan bir de AKP Grubunun teklifi var biliyorsunuz orada. Nükleer santral inşaatlarıyla ilgili her türlü kural altüst edilmek isteniyor. Kıyı Kanunu, İmar Kanunu ve Yapı Denetimi Hakkında Kanun'un devre dışı bırakılması öngörülüyor. Santral inşaatının denetimi, Türkiye Atom Enerjisi Kurumunun çıkaracağı yönetmeliğe göre yapılacak. Mahalle bakkalı inşaatı kanun gücüyle denetlenecek, nükleer santral inşaatı yönetmelikle denetlenecek. Tam bir aymazlık olduğunu düşünüyoruz.

Uluslararası Atom Enerjisi Kurumunun uyarıları görmezden geliniyor. Güvenlikle ilgili ciddi koşullar getirilmesi gerekirken tam tersi adımlar atıldığını düşünüyoruz.

Bir de, son olarak, Sayın Bakanım, dinlediğiniz için çok teşekkür ederim öncelikle. Şimdi, Rusların bu 49 hissesini satacağı yönünde söylentiler var ve buna da Cengiz Holdingin talip olduğuna dair söylentiler var. Şimdi, burada, halkımızda şöyle bir ön yargı var: Cengiz Holdingin biliyorsunuz, her taraftaki, şu andaki durumunu. Bu denetim ismi üzerinden, bu şirket için mi bu denetim yasasını getirdiniz? Çünkü hemen ardı ardına gelmiş.

BAŞKAN - Sayın Akın, bitti mi?

AHMET AKIN (Balıkesir) - Bitti.

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.

AHMET AKIN (Balıkesir) - Çok teşekkür ederim.

Sizleri de üzdüysem kusura bakmayın ama ben, burada, milletvekili olarak söylemek istedim. Gösterdiğim üslup... Hem Mecliste hem burada sizlere de, biliyorsunuz, hiç saygısızlık etmedim, onu tekrar düzelteyim.