KOMİSYON KONUŞMASI

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Sayın Başkan, teşekkür ederim.

Sayın Bakan, ben bu kara yolları işçileriyle ilgili fazla bir şey söylemeyeceğim. Siz de bir emekçisiniz ve o geliş yeriniz belli, o haksızlıkları önleyeceğiniz konusunda, inşallah sendikayla da görüşmeler sonucunda buna bir çözüm ama adaletli bir çözüm bulursunuz. Hepimizin temennisi bu, bu konuda ben yorum yapmayacağım.

Yalnız, bir şey sormak istiyorum: Bakanlığınızda en çok tartışılan konulardan biri İnternet yasakları oldu, sosyal medya oldu. Ben bir şey sormak istiyorum Sayın Bakan, Başkan buradayken, şöyle bakıyordum, gerçekten El Kaide, El Nusra, IŞİD nasıl örgütleniyor, nasıl propaganda yapıyor, nasıl şey ediyor, bu konuda çok ciddi tespitler var ve milyon hesaplardan bahsediliyor. Örneğin, rakamlar üzerinden, Guardian'ın, BBC'nin yine Kürtlerin Kobani'de, Rojava'da hatta Şengal'de verdiği mücadele haberleriyle beraber özellikle de propagandasal olarak kafa kesmeleri Amerikalı gazetecilerin, en son, toplu, bıçakla kafa kesme törenlerinin sosyal medyada verildiği ve bunun Türkiye'de de çok yaygın olduğu söyleniyor. Bunların birçok isimleri var, buradan okumak gereği duymuyorum ama şunu merak ediyorum, soruyorum: Örgütlenmesini de sosyal medya üzerinde bu örgütler çok şey yaptı. Dilovası, Sakarya, Ankara, birkaç yerde örgüte katılanların biçimi dikkate alındığında -bu konuda bir çalışma var- ilginç bir durum ortaya çıkıyor. Şimdi Bilişim Başkanlığına dönüp merak ediyorum, dört saatte insanları her türlü tehlikeden korumak için harekete geçme konusunda, refleks konusunda kıyamet koptu. Anayasa Mahkemesi iptal etti, geldi, tekrar yeni kanunlar çıkarıldı. Yani şunu net öğrenmek istiyorum, yani izliyor musunuz bu çok tehlikeli ve Türkiye'den de çok katılımın olduğu, Türkiye'de çok ciddi olan bu tehlikeyi. İnternet, Twitter, sosyal medya Facebook üzerinden izliyor musunuz? İzliyorsanız ben şöyle bir şey söyleyeyim: Kaç karar aldınız? Kaç tane dört saatte engellediğiniz site var? Yoksa Başkanlığınız sadece porno sitelerle ilgili mahkeme kararları mı alıyor veya çocuklara karşı suçlarda koruma refleksi mi var, yoksa sadece Türkiye'deki bazı örgütlere karşı mı bu refleks var?

Bakın, şöyle bir sayfa açtım, belki görmeniz açısından daha iyi olur: "Bir devlet nasıl çökertilir?" IŞİD'le ilgili şöyle, bir tıklayayım, şurada Meclis İnternet'inden bağlanıyorum, sınırlı erişim verdi. Meclis İnternet sitesi diyor ki: "Sayın Kullanıcı, ulaşmak istediğiniz site uluslararası güvenlik veri tabanında yanlış kategoride ise erişimin açılması için Bilgi İşlem Başkanlığına bildirimde bulunmanız yeterlidir. Ayrıca çalışmalarınız için gerekli ise form doldurunuz. Bu Meclisin, bakın, şurada, Meclis üzerinden bağlanıyorum. Ama Meclise gerek yok, bu sayfa öyle. Bir tık daha vurduğunuz zaman IŞİD Türkiye'de nasıl örgütleniyor, falan filan, hepsini döküyor.

Şimdi, buradan şunu öğrenmek istiyorum: Yani Meclis sizden daha mı iyi çalışıyor? Yani merak ediyorum. Yani Meclisin yaptıkları var bir de sizin. Kaç tane emsal karar verebilirsiniz? Bu konu da çok önemli çünkü Türkiye'de çok ciddi bir tehlike olduğunu...

ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI LÜTFİ ELVAN (Karaman) - Engelleme mi yapılsın?

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Yani engelleme yapılsın, sansür uygulayın... Sansürü çok sevdiğinizi biliyorum da bu konuda ne yaptınız? Her yerde uyguluyorsunuz da bu konuda ne yaptınız diye merak ediyorum ve hemen geçiyorum birkaç noktaya.

Şimdi, Sayın Bakan, size İğneada tarihî fenerinin resimlerini gösterdim, hem de 20 tane. Betona çevirdiler. Mahkeme karar verdi. Çevre düzenlemesi rezalet. Sonra yıktılar, şimdi de sarhoşun, ayyaşın, biracıların, bonzai içenlerin meskeni hâline geldi. Yani siz tarihi fenerleri böyle ayyaşlara mı teslim edersiniz? Sözleşmeye aykırı davranıp da bakımını yapmayanların hakkında bir işlem yapmaz mısınız? Sözleşmeleri okuduk, hepsinin bir fesih maddesi var, anında feshedilir. Niye elinde hâlâ bu kişilerin? Niye eski hâle getirmediler?

Bir şey daha soracağım, bu, Bakanlığınızı ilgilendiriyor. Tarımdan da su ürünleri, deniz ürünleri bakanlığıyla ilgili de konuşmuştum. Şimdi, limanları yapıyorsunuz. Küçük liman barınaklarını, balıkçı barınaklarını orada kim varsa ona teslim ediyorsunuz. Nedir? İğneada Belediyesi, 3 bin nüfuslu. Oysa ki Limanköy diye bir köyün 100 balıkçısının çalıştığı bir yerde... Ve bunlar bir su kooperatifi kurmuşlar, Tarım Bakanlığına bağlı oldukları için de başvurmuşlar. Sizin Bakanlığın, Ulaştırma Bakanlığının... Daha önce belediyeye vermişler. Belediyenin nüfusu 3 bin olunca ne bakım yapıyor ne bir şey, yirmi senedir felaket, batık durumda, kirli, pas durumunda, çamur durumunda, temizlenemiyor.

Şimdi, bu kooperatif diyor ki "Bize teslim edin." Tarım Bakanlığı da size yazmış...

ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI LÜTFİ ELVAN (Karaman) - Hangi balıkçı...

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Limanköy Su Ürünleri Kooperatifi başvuruyor. "Limanı bize teslim edin..." Belediyenin elindeydi daha önce.

ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI LÜTFİ ELVAN (Karaman) - İğneada'da?

HASİP KAPLAN (Şırnak) - İğneada.

Yani CHP belediyesinin elindeydi. Yani o köyler açısından CHP, AKP şeyi yok, büyük bir köy fakat istedikten sonra Ulaştırma Bakanlığından yazı çıkması lazım ki oluruyla Tarıma gidecek. Tarım da orada versin. Şimdi, kazara, siz bu dönem oranın belediye başkanlığını aldınız diye belediyede tutarsanız aynı arıza devam edecek ama öbür tarafta gerçek su ürünleri kooperatifçileri var. Yani onu hatırlatmak istedim.

Şu olayı tekrar vurgulamak istiyorum: Sayın Bakan, bu üçüncü köprü yol güzergâhında Karadeniz sahil yolu nedir? Karadeniz sahil yolu diye çok eskiden konuşulan ama şimdide de bir şekilde Kınalı'dan, şuradan buradan bahsedilen, işte Saray'dan Tekirdağ'dan, bir yerlerden yapılacak denilen ama hiçbir şey bilemediğimiz bir konu. Bu konuda bir açıklama...

ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI LÜTFİ ELVAN (Karaman) - Şile, Ağva...

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Şile, Ağva bu tarafta kalıyor, Anadolu yakasında, Kandıra'ya doğru gidiyorsunuz, Karadeniz.

ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI LÜTFİ ELVAN (Karaman) - Siz hangi tarafı kastediyorsunuz?

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Bulgaristan'a doğru gideceksiniz, üçüncü köprü oraya gidiyor çünkü, mecburen, o tarafa doğru olacağı için. Oradan bir sınır ticaret kapısı olayı da varmı? Gümrük Bakanına sordum, yok ama yani Karadeniz yolu olduğu zaman bu böyle.

Şimdi, Serbest Ticaret Bölgesi olayı nedeniyle Habur olayını birkaç kez sizlere açıklamıştım Sayın Bakan. Sayın Gök de demin söyledi, bu Viranşehir-Kızıltepe arasındaki duble yolun öneminden bahsetti. Hakikaten en işlek yollardan biri.

ABDULKERİM GÖK (Şanlıurfa) - Ceylanpınar-Kızıltepe.

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Viranşehir, Ceylanpınar, Kızıltepe; üçü de evet.

Şimdi, Sayın Bakan, Şırnak ilindeki... Karayolları Genel Müdürü burada sanıyorum, değil mi?

Şimdi, bakın, bu Oyalı ayrımı, Silopi yolu 49 kilometre. 2013'te BSK ihalesi oluyor, PMT yapıldı, plent-miks alt temel, bunları ben uzatmadan söylüyorum; Cizre-Silopi kesimi son on yıldır eski BSK'da aşırı bozulmadan dolayı trafik iki yıldır, bir de heyelan yaşadığı için Saklan Deresi'nde bir yerden gidiyor. Yani o köylüler de akrabamdır, ikide bir gelip "Bu Karayolları Genel Müdürüne bir söylesene." diyor. Yani diyeceğim, yani bu akrabalık olayı değil. O yol transit bir İpek yolu Habur'a kadar arkadaşlar.

Bakın, Silopi çevre yolu. Sayın Bakana söyledim. Sayın Bakan dedi ki. "Yeni kapı yapacağız. Suriye-Irak arasında yeni kapı yapıyoruz. Yeni şeyler..." TOBB herhâlde alır mı almaz mı, bilmiyorum. D2 kuruldu şimdi, Ekonomi Bakanı diyor, yeni...

Bu serbest ticaret bölge olayı 17 kilometre ama Silopi'nin içinde insanlar ölüyor, bunu defalarca söyledim. Yani kardeşim, Silopi'nin içinden geçen yol Habur'a, tırlar, tankerler, binlerce araç o bozuk yoldan geçiyor. Allah aşkına, Allah'tan korkun. Bu sizin bakımınız altındadır, sizin yapmanız gerekir. Belediyenin yetkisi yok, belediye bunu yapamaz. Bu çevre düzenlemesini bir şehrin bu kadar insan boşlayabilir mi? Niye böyle yapıyorsunuz? Kaç kişi öldüğünü biliyor musunuz?

Bakın, Şırnak Havaalanı yolu, fotoğraflarını görmüşsünüzdür. Sayın Başbakan şimdi Cumhurbaşkanı- gelecek diye, ya, ne acelesi vardı kardeşim, illa Cizre'ye bir duble yol yapılacak. Üç ayda hıyar yetişmiyor, nasıl üç ayda duble yol yapılıyor yani, anlamıyorum. Bir yağmurda gitti. Bir şerit yok şimdi, şerit yok, yağmurda gitti, asfalt yok.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Ya Bakan geldiği gün yağsaydı yağmur.

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Yani şimdi Binali Bey'le bunu ben konuştum.

Şimdi, 7 kilometrelik havaalanı aynen duruyor.

Şırnak-Cizre yolu: Tam on sekiz yıldır bitirilmiyor. Bakın, elim yakanızda, ben bunu Genel Kurulda da dile getireceğim. On sekiz yıldır dört tane bakan oluru derken, iş bir iken on oldu. Sürekli ya viyadük ya tünel arttırıyorsunuz ya köprü, 40 kilometrelik yol ve Şırnak'ın o virajlı yollarında her gün insanlar ölüyor. Güvenlik güçleri oradan gidiyor, Şırnak kömür arabaları oradan gidiyor, çok hareketli bir yol.

Şimdi, bu yol yapılamadı, yapılması lazım. Şırnak-Uludere -Uzungeçit yolu, eminim bahsetmiştir Adil Zozani. Tarihî İpek yolu Binali Bey'in hayaliydi Erzincan'dan, Trabzon'dan, Zigana'dan, Van'dan gelecek yolu burayla birleştirmek. Çünkü bunun bir tarihî şeyi vardı.

Şırnak-Van yolu: 2013 yılında davetiyeli, kırımsız ve zamlı iki ihale yapıldı. Üç yüz gün sonra...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Kaplan, lütfen...

Tekrar uzatıyorum.

Buyurun.

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Üç yüz gün sonra adrese teslim ihale yapılacaktı. Bu işlerde yedi yüz gün geçti, kazma vurulmadı. Bakın, dikkat edin. Şimdi, sorun güvenlik, sorun buysa üç yüz gün süre koyarsan güvenliği de ona göre düşüneceksin.

Şimdi, Şırnak-Siirt yolu: Bu çok eski, tarihî bir yoldur. Hanımefendinin memleketi burası, Şırnak'a giden yol. Fakat buranın meşhur bir özelliği var, doğal, ekolojiktir. Fıstığı, balı, kömürü, bilmem her şeyi buradan geçen bir yer. 50 kilometre, yirmi yıldır bitirilmedi. Bu işte 5 tane bakanın oluru var. Şimdi insanın aklı duruyor. Tam 10 oldu, firma da ihya oldu bu arada değişen, gelip gidiyor. Ne arayan var ne soran var, ne hesap soran var. Eruh-Şırnak arası 40 kilometre. Bunun 20 kilometresini 9'uncu Bölge ihale etti ama sonuç? Dört yıldır 2 kilometre daha bitirilmedi.

Hayır yani yanlışımız varsa söylersiniz. Ben bazı bilgiler alıyorum. Olur olur, şişirirler bilgileri, bize yanlış değerlendirirler. Biz sizden öğrenmek isteriz.

Güney TETEK Cizre heyelanlı bölgesi. İşte bu bahsettiğim Saklan, eminim ki siz çok iyi biliyorsunuz burayı. Yani şimdi burası 700 metrelik kesim, iki yıldır 6 metre genişlikte tankerler, tırlar geçiyor, iki tanesi yan yana geçemiyor, çok tehlikeli bir durum.

Şimdi, burada BSK ihalelerini yapan, Güney TETEK Afet yolu olması gerekiyor. Şimdi, bir de şeyden son olarak da şunu öğrenmek istiyorum gerçekten: Şimdi, Şırnak-Cizre yolu çok önemli...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Şırnak'a gidilecek tek yerdir, Habur'a giden yoldur, ekonomisi de hayatı da buraya bağlı.

Şimdi, bu aynı zamanda Şırnak, Siirt, Van, Hakkâri Irak ve Suriye bağlantılı yoludur. Şimdi, buradan, kömür ocaklarından taşımacılık tonajına göre, şimdi, soruyorum: Bu tehlikeli bir trafikte ağır tonajlı araçların geçeceği bir yol olduğuna göre ince asfalt bunu kurtarır mı? Şimdi, Allah'tan korkun, bir yağmurda gidecek. İnce asfalt olur mu ya! İnsan beton asfalt döker, biraz kalın asfalt döker. Beton asfalt derken, asfaltın kıvamını onlar daha iyi biliyor. İpekyolu'ndaki gibi yani, anlatmak istediğim bu.

Son olarak bu Cizre-Midyat yolu bir kısım yerde duble giriş çıkışlarda var ama 90 kilometre civarında olan bu duble yolun yapılması demek Dargeçit, İdil ve Midyat Nusaybin'in yani muhteşem bir birlikteliği.

Şimdi, buradan bir takdirde Sayın Bakana söylediğim Güçlükonak'tan Şırnak'taki havaalanını, İdil üzeri, Dicle'ye bir köprü yaparsan 10 kilometrede vatandaş gider. Şimdilik 10 kilometrelik yolu 65 kilometre dolanarak geliyorlar Dicle Nehri'ni, havaalanını; 65 kilometre. 10 kilometre nerede, 65 kilometre nerede. Bunu da takdirlerinize bırakıyorum.

Yalnız Binali Bey'e zamanında ben çok yüklenmiştim bu Uzungeçit-Uludere yolunu gecikmeli de olsa yaptığınız için de teşekkür ederim.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Hakkını vermek lazım.

Teşekkür ederim.