MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - Sayın Başkan, Sayın Bakan, saygıdeğer milletvekilleri, değerli katılımcılar; ben de usulle ilgili yaşanmakta olan tartışmalar bağlamında Milliyetçi Hareket Partisi olarak yaklaşımımızı ifade etmek istiyorum sadece usulle ilgili.

Şimdi, bir defa, son söylenenden hareketle başladığımızda zaten konu da kendi kendini çözmüş de oluyor. Sayın Baluken "Genel Kurul çalışmaları ayrı, komisyon çalışmaları ayrı usuller çerçevesinde düzenlenmiştir." demiştir. Ben de tam olarak onu söyleyeceğim. Usul hakkında tartışma 63'üncü maddede yani 49'uncu maddeden itibaren Genel Kurul çalışmaları kısmında düzenlenmiştir. Dolayısıyla, burada bir usul tartışması yürütmek doğru değildir, mümkün değildir.

Diğer taraftan, bunu, biraz önce Sayın Sancar'ın da söylediği gibi, İç Tüzük'ün 26'ncı maddesindeki "Komisyon gündemine hâkimdir, üyeleri tarafından gündeme alınması teklif edilen işler hakkında karar verir."in sizin tarafınızdan dar yorumlanmasını da o çerçevede doğru bulmuyorum. Bu işler kapsamında değerlendirilebilir. Örneğin, basının, görüntülü basının da burada olması ya da danışmanların burada bulunup bulunmaması. O takdirde de bu bir teklif olarak değerlendirilir, bir karara bağlanır, kararla birlikte de neticeye ulaşabilir.

Öbür taraftan, hakikaten, biz, Türk siyaset tarihi içerisinde şu anda belki de en önemli günlerden bir tanesini yaşıyoruz. Milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılması son derece önemli ve böyle bir çerçevede şeffaflık önemli bir ilke olarak karşımıza çıkmakta. Denilebilir ki şeffaflığı sağlamayı teminen bir kere komisyondaki tutanaklar var. Buradaki her nokta, her virgül kayıtlara geçmesi itibarıyla, o yönüyle bir şeffaflık var ya da yazılı basın bu noktada "Haber için veri topluyorlar." da denilebilir ama ülke gündeminde sıcak yer alması itibarıyla şeffaflığı teminen bir görüntülü basının da burada olması ayrıca tartışılabilir. Ne yönde karar verilir, onu bilemiyoruz ama özellikle danışmanlarla alakalı şu hususu da tefrik etmek gerektiğini düşünüyorum.

Şimdi, danışmanların bizlerle görev yapıp yapamayacağı noktasında hem başka komisyonlarla mukayese edildi, Anayasa Uzlaşma Komisyonuyla mukayese edildi, "O, İç Tüzük kapsamında bir komisyon değildir." denildi. Ama örneğin Plan ve Bütçe Komisyonunda da gene görüntülü basına referans olması bakımından mukayese edilebilir bir uygulama söz konusu ama şunu kabul edebilmek hiç mümkün değil. Şimdi, danışman bize teknik olarak bir bilgi verecekse burada olmasının anlamı var ama biraz önce bizim esefle takip ettiğimiz, üzüntüyle izlediğimiz kargaşa ortamında kimi danışmanların milletvekillerine fiilî tecavüze varan mahiyette birtakım girişimlerini de milletvekili olarak üzülerek takip ettim. Böyle şeylere de bu yüce...

İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Ne alakası var?

MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - Biz izledik. Bu görüntülerde var yani. Bakın, karşılıklı konuşma olması bakımından değil, usulle alakalı...

İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Kime yapıldı?

İSMAİL EMRAH KARAYEL (Kayseri) - Bana yapıldı... Bana yapıldı...

BAŞKAN - Arkadaşlar, lütfen... Lütfen...

İSMAİL EMRAH KARAYEL (Kayseri) - Danışmanlardan biri beni itti. Bana yapıldı.

İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Hangi danışman yaptı?

İSMAİL EMRAH KARAYEL (Kayseri) - Göstereyim arkadaşı...

BAŞKAN - Arkadaşlar, Anayasa Komisyonundayız arkadaşlar...

Herkes iddiasını ispata muktedirdir. "Yapıldı" diyen ispat eder, "Yapılmadı" diyen de ispat edebilirse eder.

ÇAĞLAR DEMİREL (Diyarbakır) - Ama darp vardı.

İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Siz 5 katı darbettiniz. 100 vekille siz 5 katı darbettiniz. Yok öyle bir şey ya! (Gürültüler)

BAŞKAN - İsmail Bey... Arkadaşlar...

İSMAİL EMRAH KARAYEL (Kayseri) - Sizin durum şıracı bozacı ilişkisi...

BAŞKAN - Sayın Karayel... İsmail Bey, arkadaşımız konuşuyor, Mehmet Bey'i dinleyelim.

Sayın Parsak, devam edelim.

MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - Yani şimdi, bir de, bir şeyi de Anayasa Komisyonunun bir üyesi olarak...

NURSEL AYDOĞAN (Diyarbakır) - Dün gece Mecliste danışmanlar mı vardı? Dün gece hepiniz saldırdınız.

BAŞKAN - Arkadaşlar...

MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - Gazi Meclisin çatısı altında Meclisin mehabetine uygun olarak davranmak durumundayız.

NURSEL AYDOĞAN (Diyarbakır) - Nasıl darbettiğinizi gördük. Kamera görüntüleri var.

BAŞKAN - Arkadaşlar... Bakın, bu Komisyon gayet sükûnetle çalışıyordu burayı provoke eden arkadaşlar gelmeden önce, değil mi? Siyasi etiği ne güzel görüştük. Bu bağıran arkadaşlar yoktu o zaman. Lütfen, Komisyon çalışmalarına saygı gösterelim.

BURCU ÇELİK ÖZKAN (Muş) - Bağıran arkadaşın AKP'li olduğu...

İSMAİL EMRAH KARAYEL (Kayseri) - Sen bağırmıyor musun şu an?

BURCU ÇELİK ÖZKAN (Muş) - Ben Başkana şu anda sesimi iletmeye çalışıyorum.

BAŞKAN - Arkadaşlar, Komisyon üyemiz konuşuyor. Misafirler dinleyebilir mi lütfen.

Mehmet Bey, buyurun.

MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - Yüce Meclisin çatısı altında, hem de en önemli bir komisyonda Anayasa Komisyonunda, Anayasa Komisyonunun şimdiye kadarki yerleşmiş uygulamalarına ve geleneklerine de uygun davranmak hepimiz için bir yükümlülüktür. Her komisyon kıymetlidir, önemlidir ama en fazla da Anayasa Komisyonunda özellikle bu usulle ilgili tartışmalar, vesaireler yürütülmüştür. Bunları da geliştiren hep Anayasa Komisyonu olmuştur öteden beri. Dolayısıyla Anayasa Komisyonunun herkesten ve her komisyondan önce bu işin mehabetine uygun davranmak gibi bir yükümlülüğü vardır.

Biraz önce söylediklerime ek olarak şunu da ifade etmek istiyorum: Konu son derece önemli ve şeffaflığı sağlamayı teminen görüntülü basının yer alması bir öneri olarak 26'ncı madde kapsamında işler kavramı içerisinde değerlendirilebilir, bir karara bağlanır ama diğer yaklaşım itibarıyla da biraz önce mukayese edildi, İç Tüzük'ün 31'inci ve 32'nci maddesini de birlikte değerlendirmek lazım. Ona hiç bakılmadı mesela. 30 ve 31 birlikte değerlendirildi de, 31 ve 32'ye birlikte baktığımızda da 32'de "Komisyonlarda kapalı oturum" diye bir düzenleme var. Yani kapalı oturumun durumu ve ona bağlanan hükümler belli. Bunun dışında olan oturumların açık oturum olduğu da kabul edilir ondan hareketle.

Dolayısıyla bunları da nazara almak suretiyle ama bir an önce bu usul tartışmalarını nihayete erdirerek bu son derece önemli konuda Komisyonun çalışmalarını başlatması gerektiğini düşünüyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum