| Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Türkiye Taşkömürü Kurumu Genel Müdürlüğü ve müesseselerinin 2013 ve 2014 yıllarına ait bilanço ve netice hesaplarının görüşmeleri |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 20 .04.2016 |
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Teşekkür ediyorum arkadaşlar.
Siz de şahit oldunuz, izlediniz; ne Hazine ne Enerji Bakanlığı ne de Kalkınma Bakanlığı bu konuda bana göre bir şey yapmıyor, yapmadığına da burada şahit olduk söylemlerinden: "Yapılacak, edilecek, koordinasyon kurulu kuruldu, falan filan." Yani bu kurum gözden çıkartılmış. Şöyle diyebilirsiniz: "Evet, zarar veren bir kurum, işçi sayısı 10 bin, burayı kapatalım, bedava verelim." Ama bunu derseniz ben size Rize'deki ÇAYKUR'u örnek gösteririm, onu da görüşeceğiz burada. Böyle dememek lazım, bu, hepimizin, kamunun ortak malı. Buradaki problemlerin giderilmesi lazım ama siyasi olarak -çok siyasallaştırmamaya çalışıyorum ama- bakıyorum, gözden çıkartılmış gibi duruyor. Çünkü bu kadar başarısız bir yönetimin... 9 kurumu görüştük aşağı yukarı, 5 kurum artı bugün de görüşeceklerimiz, 9 kurum. 4'ünde aşağı yukarı yönetim kurulları, genel müdürleri değişmiş; bu kurumda, inatla, bir değişikliğe, yönetim anlayışındaki bir değişikliğe sebebiyet verecek bir değişikliğe gitmemekte ısrar ediliyor. Yani benim kimseyle özel bir şeyim yok, bir kinim de yok ama görüyorum bunu. 2012'de yine sizin arkadaşlarınızı ibra etmedik.
Şimdi, tekrarlıyorum, arkadaşlar, bakın, 2012'nin tutanakları burada, Genel Müdürün sunuş konuşması da burada; harfiyen size okumayacağım tek tek. 22/10/2014'te yaptığımız değerlendirmede o dönemde 6 tane kuyunun açıldığından bahsediyor; bugün de, iki yıl sonra da 6 tane kuyunun... Bunların 1 tanesi 2004'te, 3 tanesi 2006'da, 1 tanesi 2013'te, 1 tanesi 2014'te; giriş böyle yani bana yeni bir şey söylemiyor, gelecek vadeden bir şey söylemiyor. Söylediklerine baktığımızda hemen devam ediyor altında: "Karadon TİM 1 no.lu kuyu ve tesisi ile Çatalağzı kuyusunun devre dışı bırakılması için 30 Mart 2016'da teklifler alınmış, iki yıl sonra yine yeni bir kuyu tesis edilmesi planlanmış ve hazırlıklar devam ediyor." diyor Genel Müdür yeni sunumunda. Bunu 2014'te de aynen demişsiniz, bakın, aynı yerden okuyacağım ben size arkadaşlar Karadon TİM 1 no.lu kuyuyu: "Ayrıca Karadon TİM 1 No.lu kuyu derinleştirme ve tesisi ile Çatalağzı kuyusunun devre dışı bırakılması ve Armutçuk TİM'de üretimin zorunlu olarak -bugünkü sunumdan takip edebilirsiniz bunu, ben 2014'ü okuyorum- yoğunlaşacağı ve I. ve II. Blok Dikdamar Üretim Projesi'yle birlikte yeni bir kuyunun artı 185-eksi 750 test edilmesi planlanmış olup ihale hazırlıkları sürdürülmektedir." 2002 raporunu görüşüyoruz 2014'te, bugün 2016'dayız, gündemde kalan bir öneriyi görüşüyoruz ve Genel Müdür aynı şeyleri söylüyor arkadaşlar.
Şimdi, devam ediyorum: "Ana kat hazırlıkları" diyor. Ana kat hazırlıklarının 2014'te 31 kilometresi tamamlanmış. Bugünkü sunumuna bakın -toplam 33 kilometre arkadaşlar- 2014'te de 2012 raporunun sunumunu yaparken 31 kilometresi tamamlanmış. O 90 milyon hedefledikleri üretim rezervini bunu tamamlarsa çıkartacaklarını iddia eden kurum 2012'den 2016'ya dört yıldır bir türlü bu 2 kilometreyi gidemediler, 31 kilometreyi yaptılar, 33'e tamamlayamadılar bunu ve ihale hazırlıklarını... Şöyle de baktığım zaman herhâlde bu hızla giderlerse doksan yıl sonra hazır olacak o 90 milyon ton kömür rezervi orada.
Yine, Kozlu TİM, eksi 560-eksi 630 da 2014'te tamamlanmış, o tarihten bu yana geçici kabul süresi devam ediyor. 12 milyon ton kömür rezervi var orada, üretim yok. Bugün de "geçici kabulü" diyor, 2014'te de "geçici kabul" demiş. Niye kabul edilmez, bu kömür rezervleri niye çalıştırılmaz; bunları anlatmıyor, sadece sunumda geçici kabulden bahsediyor.
Devam ediyorum; şimdi de gelelim yine bu maddeyle ilgili söylenenlere. Mekanize olarak yapılacak, yapılması öngörülüyor hem işçilik maliyetlerinin düşmesi hem üretimin artması hem verimliliğin artması anlamında. Buraya da bir tablo koymuş arkadaşlar, tabloya bakmanızı öneriyorum. 2014, 2015, 2016 ve 2023 hedefi var ya meşhur hedef, cumhuriyetimizin 100'üncü yılındaki hedefi gerçekleştirmek için mekanize çalışmalar başlamış. Çek Cumhuriyeti'nden gelen bir cihaz gerçekten de üretimin verimliliğini artırmış, işçi kapasitesini yüzde 65 düşürmüş. Şimdi diyor ki Genel Müdür: "Bu işçi sayısını 14 bine tamamlarsanız ben 5 milyon ton üretim yaparım." Bakın, arkadaşlar, 5 milyon ton üretim yapabilmesi için bugün çalıştırdığı işçi sayısına bakın, üretimine bakın. Mekanizeyle ilgili söylemiyorum, çalıştırdığı işçi sayısı 10 bin küsur ve satılabilir üretimi 1 milyon tonun altına düşmüş, "tüvenan" dediğimiz ayıklanmadan önceki ham hâliyle de 1,6 milyon ton civarında üretimi var. Baktığınız zaman 5 milyon tona çıkabilmesi için... Yani üretimi siz 5 kat artırıyorsunuz, işçi sayısında sadece 14 bine çıkma talebi var. Yani insanın aklıyla dalga geçen, sanki bu arkadaşlarımız, buradaki bu teftişi yapan arkadaşlarımız hayatlarında bir bakkal çakkal bile yönetmemiş, istihdamın nasıl yapılması, verimliliğin nasıl yapılması, üretimin nasıl yapılması, işçilik maliyetlerinin nasıl düşürülmesi hiç akıllarına gelmemiş şimdiye kadar, böyle bir sunum yapıyorlar.
Hemen arkasından da o tabloyu söyleyeceğim. Kozlu'da 150 bin tondan başlayıp 180 bin tona çıkıyor, Karadon'da da 200 bin tondan başlayıp 2016'da bu mekanize sistemle 200 bin tona devam ediyorlar, toplam 380 bin 2023'te. 2016'da 380 bin. Üretimimiz ne kadardı şu anda? 1 milyon ton. Ne kadar üreteceğiz bu mekanize sistemle? Bu üretimin neredeyse 380 bin ton, 400 bin ton diyelim, üçte 1'inin biraz fazlası. Hedef ne? 5 milyon ton. Hedefi gerçekleştirecekler: "Yapacağız, edeceğiz. Kuyuyu açacağız. İhale sürecini başlattık, ihale süreci devam ediyor." Bu mantıkla bir kurumun yönetilmesi mümkün değil arkadaşlar, doğru değil. biraz sonra yaptıkları, verdikleri redevansları da konuşacağız. Kurumun bir başka şirket tarafından alet, edevat, teçhizatının nasıl kullanıldığını konuşacağız. Bunları konuştuktan sonra da vicdanlarınıza bırakıyorum ben sizin. Gerçekten bu kurumun hızla elden geçirilmesi gerekiyor arkadaşlar. Kimi ne yaparsınız bilmiyorum ama bu kurumun hızla elden geçirilmesi gerekiyor. Yaklaşık ortalama 700 milyon bir zararı var bugün.
Yine, şurada bir hesap yaptım, 4 milyar lira civarında yapıyor. 700 milyonluk ortalama bugünkü rakamla alıyorum yani 2009'daki zararı değil de bugün ortalama cari yıldaki zararı 750 milyon. Baktığınız zaman, 7'yle çarptığınızda 4,9 milyar, 5 milyar yapıyor. Böyle bir zararı... Hani üretimi artıracaklar ya, işçiyi 14 bin yapmaktansa -Hazineye sesleniyorum, Bakanlığa sesleniyorum- şu mekanik tesisatın maliyeti biraz evvel verildi, o konuştuğumuz rakamların içerisinde çok küçük bir rakam tutuyor, bunu çoklaştıralım. İşçimizi de yavaş yavaş mekanizeye geçirelim, eğitimlerini tamamlayalım, oradaki mevcut işçiyi orada kullanalım, yeni bir işçi talebi olmasın. Bakıyorum 10 bin işçi var, üretim 1 milyona düşmüş yıllar itibarıyla, 5 milyon ton üretiyormuş arkadaşlar burası. Bakın, öyle veya böyle demiyorum, yılları söylemiyorum, "70'lerde, sizin zamanınızda da kötü." falan değil, süreç içerisinde kurum hep kötüye gitmiş, 5 milyon tondan buraya gelmiş. Baktığınız zaman aynı işçiyle 2 milyon ton üretimlerin yapıldığı zamanlar var. Demek ki bu, istenildiğinde yapılabiliyor, doğru yönetildiğinde yapılabiliyor, bir de doğru yatırımlar yapılırsa yapılabiliyor.
Yine, bunun içerisinden yatırım var değil mi? Şimdi, bir yönetime başarılı diyebilmem için yatırıma ayrılan birimin, paranın, ücretin -ne derseniz deyin adına- en azından... Başarı nedir? Yüzde 50'nin üzeri diyeyim ben. Hani bana göre başarı yüzde 100'ünün doğru kullanılmasıdır da yüzde 28-34'ler oranında yatırımın gerçekleşme oranı. Yatırımının gerçekleşme oranı bu civarda olan bir kurumun kâr etmesini, maliyetleri düşürmesini bekleyebilir misiniz? İyi yönetildi diyebilir misiniz? Nereden bakarsanız bakın, personel yönetimi, iş güvenliği yönetimi, aklınıza hangi alan geliyorsa gelsin, kurum sınıfta kalmış. Başarı diyebileceğimiz bir tek şey söylemek mümkün değil. Şey var, bakın, onu takdir etmek lazım: Türkiye'de kazalara en hızlı müdahale edebilecek ekipman ve donanıma sahip bir kurum bu ve deneyim tecrübesi var ama başka bir şey var burada. "Mum dibini ışıtmaz." derler ya burada iş körlüğü oluşmuş. Çok deneyimliler, otuz yıllık taş kömürü işletmeciliği yapıyorlar, belki dünyada deneyim olarak karşılaştırıldığında diğer ülkelerde bulunmayacak bir deneyime sahipler ama bu kurumda iş körlüğü oluşmuş arkadaşlar. Ne ihaleleri doğru ne üretimi doğru ne yatırımı gerçekleştirmeleri doğru. Daha sonraki maddelerde tekrar konuşuruz.
Teşekkür ediyorum.