UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Şimdi, biraz önceki tekrar babına girmeyeyim ama ben de birkaç şey söyleyeceğim; şimdi, sayın milletvekilim de güzel ifade etti: Bu "elit"in karşılığı "nicelik" olmamalıdır diye düşünüyorum yani bunun karşılığı "nitelik" olmalıdır. Yani Parlamentoya veya işte, Tüzük'ün 11'inci maddesini gerekçe göstererek Başkanlık Divanındaki üye seçimine göre bunu yaparsak... 20'nci maddedeki bu ihtisas komisyonlarını İç Tüzük tek tek saymış ama çıkamadık mı bir şey içerisinden, hemen İç Tüzük'e atıfta bulunuyoruz. Ama burada ben, iktidar partisindeki milletvekili arkadaşlarımın empati yapmasını istiyorum. Yani bu, yarın öbür gün bir siyasal iklim veya siyasal rüzgâr değiştiği zaman, tam tersi olduğu zaman, yapmış olduğumuz yasanın da -bunları tutanaklara geçmesi açısından diyorum- empati yapıldığı zaman yani bu olayın bizim açımızdan veya sizin açınızdan olumsuz olacağını düşünüyorum.

Bu anlamda, ben, mutlaka eşit temsilin, aslında bu yasanın amiral gemisi olduğunu düşünüyorum. Yani eşit temsil, en önemli şey, bu yasanın en önemli maddesi bu. Eğer burada bir şeyi yakalayamazsak Sayın Bakan...

Sayın Bakan orada duruyorken hep kabul eder gibi duruyor, katılacak gibi bize bakıyor, ihsası reyi de görüyoruz ama duruyor, konuşuyor, konuşuyor "Katılmıyoruz." diyor. İnanıyorum ki bu konuşmamdan sonra bizi hayal kırıklığına uğratmayacaktır Sayın Bakan.

BAŞKAN - Problem orada mı yoksa sizde mi yani? Belki yanlış görüyorsunuz.

UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Yani öyle duruyor. "Katılacağım." gibi duruyor ama "Katılmayacağım." diyor.

Sayın Bakan, bizi bir şaşırtın bu maddede.

Teşekkür ederim.

BAŞKAN - Yani bazılarına "evet" diyor, bir örnek var.

MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - Onu da kabul etmeyecek gibi duruyordu ama kabul etti. Belki öyle bir taktik.

UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Şaşırtacağını umuyorum Sayın Başkanım.