KOMİSYON KONUŞMASI

BAŞKAN FUAT OKTAY - Çok değerli Komisyon üyelerimiz, Değerli Bakan Yardımcımız, kamu kurumlarının saygıdeğer temsilcileri, basınımızın değerli mensupları, çok değerli katılımcılar; Dışişleri Komisyonunun 28'inci Yasama Dönemi On Dokuzuncu Toplantısını açıyorum.

Toplantı yeter sayımız vardır, görüşmelere başlıyoruz.

Yine, her zaman olduğu gibi müsaadelerinizle toplantıya, gündeme geçmeden önce de özellikle uluslararası arenada devam eden birkaç konularla ilgili birkaç görüşümü paylaşmak isterim. Özellikle Ukrayna'daki savaşla başlamakta fayda görüyorum. Ukrayna'da ne yazık ki savaş var gücüyle devam ediyor. Tabii, bu savaş devam ederken de bazı barış girişimlerinin yapılmakta olduğuna da hep birlikte tanık oluyoruz. ABD Başkanı Trump tarafından 28 maddelik bir belge Ukrayna ve Rusya tarafına, hepimizin malumu, geçen ay iletilmiş durumda. Detayları kamuoyu tarafından da bilinen söz konusu önergeye Ukrayna ve Avrupa ülkelerinin karşı çıktığını ve Ukrayna ve Rusya liderlerinin ABD'li temsilcilerle olan, özellikle söz konusu belgeyle ilgili olan görüşmelerini, müzakerelerini de yine hep birlikte izliyoruz. Bir yandan bu süreç devam ederken savaşın özellikle Karadeniz'de sivil taşımacılığa sıçraması bir endişe kaynağıdır. Çatışmaların ülkemizin münhasır ekonomik bölgesine sıçraması asla kabul edilemez. Bu tür saldırılar tüm kıyıdaşlar için deniz trafiği, can ve mal güvenliği açısından son derece tehlikelidir. Bu konuda taraflarla gerekli temaslar yapılmaktadır. Karadeniz'in tüm kıyıdaşlar için bir barış alanı olarak kalması önemlidir. Bu kapsamda, Türkiye olarak savaşan iki taraf arasında iki tarafı masada buluşturarak yine her iki ülkenin de kabul edebileceği bir ateşkesin ve barışın sağlanması için çabalarımızı ve katkılarımızı da sürdürüyoruz. Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski'nin ülkemize son ziyareti, bunu takiben, Sayın Cumhurbaşkanımızın Rusya Devlet Başkanı Sayın Putin ve Avrupalı liderlerle yaptığı telefon görüşmeleri bu açıdan son derece değerlidir. Başta İstanbul sürecini devam ettirmek olmak üzere savaşın sona ermesi ve bu anlamdaki diplomatik çabalarımıza yine bu meyanda parlamenter diplomasi faaliyetleriyle de buna destek olmaya devam ettiğimizi buradan bir kere daha ifade etmek isterim.

Gazze'ye gelecek olursak, 20 maddelik barış planı, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından 17 Kasım 2025 tarihinde 2803 sayılı kararla yine hepimizin malumu onaylandı. Bunun kalıcı barış için bir fırsat penceresi olmasını ümit ediyoruz. Bununla birlikte, ateşkesin ilan edilmiş olmasına rağmen, İsrail'in buna defaten uymadığını, saldırılarına devam ettiğini, insani yardımların yeterli miktarda girişine izin vermediğini ve Gazze'deki kabul edilemez insani durumun hâlen devam ettiğini ne yazık ki müşahede ediyoruz. İsrail hükûmeti, ayrıca Batı Şeria'da Filistinlilere yönelik saldırı ve hak ihlallerini sürdürmektedir. İsrail, keza Lübnan'a yönelik uluslararası hukuka aykırı saldırılarına da devam etmektedir. Filistinlilere yönelik soykırım ve baskıyı sonlandırması ve bölge ülkelerine yönelik saldırılarına son vermesi için İsrail üzerindeki uluslararası baskının artırılması yönünde hükûmetimiz de yine biz de Dışişleri Komisyonu olarak yoğun çaba sarf etmekteyiz. Parlamenter diplomasiyi bizler de gittiğimiz her ülkede, görüştüğümüz her heyetle yoğun olarak kullanıyor, bu hususu tüm dış temaslarımızda da gündeme getiriyoruz.

Değerli Komisyon üyeleri, bölgemizde ülkemizi yakından ilgilendiren diğer bir husus Suriye'deki gelişmeler. Her zaman vurguladığımız üzere, Suriye'nin toprak bütünlüğünü ve birliğini koruması, barış içerisinde istikrarlı ve müreffeh bir komşu olarak varlığını sürdürmesi gerek siyasi gerek insancıl açıdan büyük önem taşımaktadır. Tabii ki bu, bölgemizin istikrarı açısından da Türkiye'nin güvenliği açısından da büyük önem taşımaktadır. Bu doğrultuda çaba gösteren Şam yönetimini desteklemeye devam ediyoruz.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin Suriye Devlet Başkanını uluslararası yaptırımlar listesinden çıkarması yönünde 6 Kasım 2025 tarihinde aldığı karar önemli bir gelişmedir. Öte yandan, Suriye'ye yönelik dış müdahalelere imkân tanınmaması ve SDG'nin Suriye'yle bütünleşmesinin en kısa zamanda gerçekleşmesi kritik önem taşımaya devam etmektedir. İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırılarının derhâl durdurulması da bölgede güvenliğin temini açısından zarurettir. Bu vesileyle Şam'a Büyükelçi olarak atanan Dışişleri Bakan Yardımcısı Sayın Nuh Yılmaz'a başarılar diliyoruz hem şahsım hem de Komisyon üyeleri adına. Kendisine bugüne değin Komisyonumuza gösterdiği yakın ilgi ve düzenli, detaylı bilgilendirmelerinden dolayı, katkılarından dolayı da teşekkür ediyoruz.

Değerli arkadaşlar, Türkiye Büyük Millet Meclisi Dışişleri Komisyonu olarak bir önceki toplantımızdan bu yana gerçekleştirdiğimiz yurt içi ve yurt dışı temaslarımızla ilgili de tüm Komisyon üyelerimizi yine kısaca bilgilendirmek isterim. TBMM Dışişleri Komisyonu heyeti olarak Fransız tarafının davetine icabetle 12-14 Kasım 2025 tarihlerinde Fransa'ya resmî bir ziyarette bulunduk. Ziyaret kapsamında Fransız Ulusal Meclisi Dışişleri Komisyonu Başkanı Bruno Fuchs ve Fransız Senatosu Dışişleri Savunma ve Silahlı Kuvvetler Komisyonu Başkanı Cedric Perrin ile Fransa-Türkiye Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanlarının katılımlarıyla son derece verimli görüşmeler gerçekleştirdik. Ziyaret kapsamında ikili ilişkilerimizi ve bölgesel konuları ele alma fırsatı bulduk tüm heyetler arası görüşmelerimizde. Yeniden şekillendirilmekte olan Avrupa güvenlik mimarisinde önemli rol oynayabilecek olan ülkemizin AB'yle ilişkilerinin geliştirilmesi hususunu vurguladık. Aslında burada da özellikle vurguladığımız konu, evet, bu konuda ülkemizin ciddi bir katkısı olacaktır, olabilir ama bu sadece NATO çerçevesinde değil, aslında daha tek bir güvenlik boyutuyla değil, farklı boyutlarda bu ilişkinin geliştirilmesi, AB'yle ilişkilerde dâhil gerektiği hususunu özellikle vurguluyoruz. Görüşmelerde, Fransız Ulusal Meclisi Dışişleri Komisyonu Başkanı Bruno Fuchs'la uluslararası bölgesel ve küresel gelişmeler karşısında ortak tutum geliştirmek ve ikili ilişkileri olumlu bir gündem temelinde ilerletmek amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi Dışişleri Komisyonu ile Fransız Ulusal Meclisi Dışişleri Komisyonu arasında üç artı üç veya iki artı iki gibi bir yürütme komitesi ya da alt komite mekanizmasının kurulması hususunda mutabık kaldık. Yani komisyonlarımız arasında üç artı üç veya iki artı iki formatında bir kurul oluşturalım ve ikili ilişkilerimizi veya bölgesel ilişkileri daha yakından detaylı çalışalım şeklinde burada mutabık kaldığımız bir husus bu. Önümüzdeki dönemde Fransız Ulusal Meclisi Dışişleri Komitesiyle böyle bir çalışmayı da başlatmayı öngörüyoruz.

Ziyaretimiz dolayısıyla ayrıca Fransa'da yaşayan vatandaşlarımızın oluşturdukları STK ve dernek temsilcileriyle de yine kapsamlı bir toplantı yaptık. Vatandaşlarımızın sorunlarını ve taleplerini ele alma fırsatı bulduk. Burada ilginç bir tespit vardı, ben burada da paylaşmak isterim. Özellikle kız öğrencilerimizden, Fransa'daki STK ve dernek temsilcilerinin ifadesini söylüyorum, memnuniyetlerini ifade etmekle birlikte Fransa'da yaşayan gençlerimiz arasında özellikle erkek gençler arasında üniversite mezunu sayısının çok yetersiz kalması, üniversiteye olan ve eğitime olan ilgilerinin azlığıyla ilgili sorunlarını dile getirdiler, zannediyorum burada bazı yapısal sorunları da var. Dolayısıyla belki bugün yine gündemimizde olan alt komisyonun da belki bu konuda daha detaylı bir çalışma yapmasında fayda olabilir diye düşünüyoruz. Kendileriyle de zaten bunu biraz daha detaylı görüştük, konuştuk, Büyükelçiliğimizde de bu konuda neler yapılabileceğiyle ilgili istişarelerde de bulunduk.

Karar verici pozisyonlarda bulunacak noktada, etkili pozisyonlarda olmayla ilgili oradaki vatandaşlarımızın bazı sorunlarının olduğuyla alakalı konular yine gündeme gelen konular arasındaydı. Tabii ki hemen hemen her yere gittiğimizdeki genel konular; sosyal güvencelerle ilgili bazı sorunları ve Türkiye'yle ilgili özellikle ulaşım boyutundaki yaşadıkları bazı sorunları da yine dile getirdiler.

Uluslararası Kırım Platformu 4'üncü Parlamenterler Zirvesi bizim Komisyon olarak faaliyette bulunduğumuz bir başka alandı. Burada da 50'den fazla ülkenin Parlamento Başkanları ve Başkan Yardımcılarının ve uluslararası parlamenter kuruluşların üst düzey temsilcilerinin katılımlarıyla 23-24 Kasım 2025 tarihlerinde İsveç Stokholm'de düzenlendi. İstanbul Milletvekilimiz Sayın Sena Nur Çelik Kanat'la birlikte iştirak ettiğim Zirve'ye Meclis Başkanımızı temsilen katıldık. Burada, Genel Kurulda bir hitapta bulunduk. Kırım'ın işgalini tanımadığımızı, Kırım'ın asli unsuru olan Kırım Tatar Türkü kardeşlerimizin hak ve menfaatlerinin korunması, kimliklerinin muhafaza edilmesi, siyasi ve sosyal konumlarının güçlendirilmesi yönündeki çabaların önemine ve ülkemizin bu konuda kararlılıkla yürüttüğü çabalara vurgu yaptım. Zirve kapsamında ayrıca İsveç Veliaht Prensesi, İsveç ve Ukrayna Parlamento Başkanları, AKPM Başkanı ve Kırım Tatar Meclisi Başkanı Sayın Refat Çubarov ve beraberindeki heyetle yine başta Ukrayna olmak üzere bölgesel konuları -Kırım yine olmak üzere- Kırım ve Ukrayna başta olmak üzere bölgesel konuları ele aldık. Türkiye'nin tezlerini iletme fırsatı bulduk. Bunun yanında yine İngiltere, Almanya, Fransa, İsviçre, Danimarka, İtalya gibi birçok ülke Parlamento Başkan ya da Başkan Yardımcılarıyla da ikili temaslar gerçekleştirdik.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Dışişleri Komisyonu heyeti olarak 26-27 Kasım 2025 tarihlerinde yine İtalya tarafından bir davet vardı. Bu davet üzerine Roma'yı ziyaret ederek İtalya Temsilciler Meclisi Dışişleri Komisyonu Başkanı Giulio Tremonti ve İtalya Senatosu Dışişleri ve Savunma Komisyonu Başkanı Stefania Gabriella Anastasia Craxi ve yine Türkiye-İtalya Dostluk Grubu Başkanı Giulia Pastorella'yla heyetler arası görüşmelerde bulunduk. Ziyaret sırasında ayrıca NATO Parlamenterler Asamblesi İtalyan Delegasyonu Başkanı Lorenzo Casa'yla bir görüşme gerçekleştirdim. Görüşmelerde de yine ülkelerimiz arasındaki ikili ilişkiler ve bölgesel ve küresel gelişmeleri ve Türkiye-AB ilişkilerini derinlemesine ele aldık.

İtalya Temsilciler Meclisi Dışişleri Komisyonu Başkanı Giulio Tremonti'yle yaptığımız görüşmede ayrıca iki Komisyonun ortaklaşa düzenleyeceği bir panel veya bir konferans benzeri bir etkinliği İstanbul'da yapmamız hususunda da mutabık kaldık. Gerek Fransa'da gerek İsveç ve İtalya'da yaptığımız temaslarda Avrupa ülkelerinin ülkemize daha pozitif yaklaştıklarını ve daha somut iş birlikleri arayışı içerisinde olduklarına şahit olduğumuzu da buradan bir kez daha belirtmek isterim.

Dışişleri Komisyonu olarak yine son toplantımızdan bu yana ayrıca bazı yabancı heyetleri kabul ettik. Bu çerçevede resmî ziyaret vesilesiyle ülkemizde bulunan Kenya-Türkiye Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Adan Vehliye Keynan ve beraberindeki heyetle yine 21 Ekim 2025 tarihinde Gazi Meclisimizde bir araya geldik. Hem iki ülke ilişkilerini hem de ülkemizin Afrika kıtasındaki ülkelerle ilişkilerini ele aldık.

Komisyon olarak 31 Ekim 2025 tarihinde resmî ziyaret vesilesiyle ülkemizde bulunan Estonya Dışişleri Bakanı Margus Tsahkna'yla görüşme fırsatımız oldu. Parlamenter diplomasi boyutunda Baltık ülkeleriyle de ilişkilerimizin yoğunlaşarak devam ettiğini burada sizlerle paylaşmak isterim. Öte yandan 28 Kasım 2025 tarihinde Uluslararası Cumhuriyetçiler Enstitüsü tarafından İstanbul'da düzenlenen ve ülkemizden ve Yunanistan'dan parlamenterlerin ve düşünce kuruluşu temsilcilerinin iştirakiyle gerçekleştirilen Türkiye-Yunanistan Demokrasi Diyaloğu yuvarlak masa toplantısına katıldık. Yunanistan iklim krizi ve Sivil Savunma Bakanı Yannis Kefalogiannis'le birlikte ana konuşmacı olduğumuz oturumda iki komşu ülke arasında afet yönetiminde iş birliğinin artırılması hususunda görüşlerimizi dile getirdik. Bu konuda da aslında detaylı bir görüş alışverişi yapma fırsatı bulduk. Bu vesileyle Türkiye ve Yunanistan arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi amacıyla iki ülke Parlamentoları arasında da temasların başlamasının karşılıklı anlayış ve güvenin oluşmasına fayda sağlayacağını özellikle vurguladım. Yani burada aslında şöyle de bir şey yaşıyoruz: 2 ülke Parlamentoları arasında ilişki sıfır yani bir ilişki yok, devlet başkanları nezdinde, hükûmetler arasında, bakanlar arasında görüşme sürekli devam ediyor ama Parlamentolar arasında bir ilişki yok, o da Yunanistan tarafından kaynaklanan bir konu, onu ben açıkça vurguladım yani birçok konuyu burada konuşmanın -tamam, konuşuyoruz ama- bunun bir anlamı yok, "Parlamentolar arasındaki ilişkiyi bir an önce başlatalım." şeklinde net bir ifadede de bulunduk, teklifte de bulunduk. Son toplantımızdan bu yana ayrıca, Çek Cumhuriyeti'nin Ankara Büyükelçisi Petr Stepanek'le bir araya gelerek 2 ülke arasındaki ilişkileri ve 2 ülkeyi yakından ilgilendiren bölgesel ve küresel gelişmeleri de değerlendirdik.

Değerli Komisyon üyelerimiz, bugünkü toplantıda müzakere edilmesi öngörülen 7 teklif dışında esas komisyon olarak Komisyonumuzda toplam 32 adet teklif bulunmaktadır. 28'inci Yasama Dönemi'nin başlangıcından bugüne kadar Komisyonumuzda görüşülüp rapora bağlanan tekliflerden 64'ü Genel Kurulda görüşülerek kanunlaşmıştır. Bununla birlikte, Komisyonumuzda kabul edilen ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu gündeminde yer alan teklif sayısı 102'dir. Bu vesileyle, tüm grupların söz konusu tekliflerin Genel Kuruldan geçirilmesi için iş birliği yapmasını bir kez daha önemle rica ediyor, desteklerinizi bekliyorum. Bugünkü aslında gündemimizin, özellikle bugün toplanmamızın sebeplerinden birisi de yıl bitmeden bazı anlaşmalar var, geçmesinde faydalarının, özellikle Türkiye'nin çifte vergilendirme açısından bazı faydalarının olduğuyla alakalı bize bir geri bildirim geldi ilgili birimlerimizden ve bakanlığımızdan da, biz de bunun üzerine bugün bütçe görüşmeleri başlamadan önce toplanalım istedik.

Ben, tekrar teşekkür ediyorum sabrınız için. Basın mensupları arkadaşımıza, basına teşekkür ediyoruz.

Genel Kurulun 22/10/2025 tarihli 10'uncu Birleşiminde DEM PARTİ Grubu kontenjanından Dışişleri Komisyonu üyeliğine Diyarbakır Milletvekili Serhat Eren'in yerine Bitlis Milletvekili Sayın Semra Çağlar Gökalp seçilmişlerdir. Semra Hanım, yok burada. Sayın Çağlar Gökalp'e tekrar hoş geldiniz diyor, yeni görevlerinde başarılar diliyorum zaten İtalya görüşmemizde de heyetteydi Semra Hanım da.

Şimdi, gündeme geçiyoruz. Gündem bilgisi ve teklif metinleri 2/12/2025 günü Millet Meclisi uzantılı, TBMM uzantılı e-posta adreslerine gönderilmiş ve elden de dağıtılmıştır. Bugünkü gündemimizin 2'nci sırasında uygun bulma kanun teklifleri kapsamında da 7 kanun teklifinin görüşülmesi yer almaktadır.

Gündeme geçmeden önce, Dışişleri Komisyonumuz bünyesinde -biraz önce de ifade ettiğim- "Yurt Dışı Türkler ve Akraba Toplulukları Alt Komisyonu" adlı bir daimî alt komisyonu kurulması hakkında verilen bir önerge var, geçen dönem de zaten var olan bir komisyondu bu. Dışişleri Komisyonu üyesi 9 milletvekilinden oluşacak alt komisyonda Dışişleri Komisyonunda temsil edilen siyasi parti gruplarının üye sayıları oranları dikkate alınarak yapılan orantısal dağılıma göre de yine zaten bunu önceden de gruplarla bir arada gelip hemfikir olmuştuk; AK PARTİ'nin 4, Cumhuriyet Halk Partisinin 1, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisinin 1, Milliyetçi Hareket Partisinin 1, İYİ Partinin 1 ve YENİ YOL Partisinin de 1 üyeyle temsil edilmeleri öngörülmektedir. Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Alt Komisyonunun kurulmasına ilişkin önergenin kabulü hâlinde siyasi parti gruplarında 9/12/2025 Salı günü mesai bitimine kadar alt komisyonda görev alacak üye isimlerinin Komisyon Başkanlığına bildirilmesinde buradan rica ediyorum. Komisyonumuza bildirilen isimler bildirildikten sonra tabii ki okunarak oylanacak ve alt komisyon üyeleri ilerleyen günlerde belirlenen bir tarihte başkan seçimini gerçekleştirmek için toplanacak.

Bu vesileyle şimdi bu önerge ve gerekçesini okutuyorum:

Dışişleri Komisyonu Başkanlığına

Dışişleri Komisyonu bünyesinde 9 üyeden oluşan "Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar" adlı bir alt komisyon kurulmasını arz ve teklif ederim.

Oğuz Üçüncü İstanbul Derya Bakbak Gaziantep Seda Gören İstanbul Utku Çakırözer Eskişehir

Gerekçe:

Türkiye dışında yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının kaybettirme hâlleri dışında vatandaşlıktan çıkanlar ile soydaş ve akraba toplulukların ülkemizde siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel bağlarını muhafaza etmelerini ve geliştirmelerini sağlamak, ülke ya da bölgelerinde yaşadıkları sorunların çözümüne yardımcı olmak, yaşanan gelişmeler konusunda Türkiye Büyük Millet Meclisini bilgilendirmek, gerektiğinde parlamenter diplomasi yoluyla sorunlara çözüm bulmak üzere Dışişleri Komisyonu bünyesinde Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Alt Komisyonunun kurulması amaçlanmaktadır.

BAŞKAN FUAT OKTAY - Bir önceki dönemde kurulan ama aslında tam arzu ettiğimiz performansı da alamadığımız -bunu ben özellikle de ifade etmek isterim- Komisyonumuzun bu dönem kurulması hâlinde daha aktif çalışmasını, özellikle yurt dışında yaşayan, biz de Komisyon olarak gittiğimiz her yerde tüm temsilcilerle birlikte, tüm siyasi gruplardan temsilci arkadaşlarımızla birlikte tüm vatandaşlarımızla görüşmeler yapıyoruz, ona da ben özellikle dikkat ediyorum. Aslında ciddi sorunları olabilir ama baktığımızda kategorik aslında bu sorunlar, çoğunda benzer sorunlar yani çözüm bulduğumuzda birçok farklı ülkede yaşayan vatandaşlarımızın sorunlarının birçoğunu gidermiş olacağız. Dolayısıyla, Komisyon olarak da vatandaşlarımızın sesi olmamız gerektiğini düşünüyorum yani sadece formalite icabı bir komisyon kurup burada da "Sorunlar şudur." deyip bırakmaktan ziyade onun ötesine geçip sorunları belirleyip, çözüm önerilerini geliştirip, Komisyonda gerekirse bunları teklife dönüştürüp ve Genel Kurula indirmeyle alakalı da aktif davranmamız, aktif olmamız gerektiğine inanıyorum.

Dolayısıyla bu vesileyle ben önergeyi oylarınıza sunuyorum...

NAMIK TAN (İstanbul) - Sayın Başkanım, bu vesileyle eğer müsaade ederseniz, arkadaşımız gözlemlerini aktarırsa -siz de altını çizdiniz ama- yine de bizim tarafımızda nasıl beklentiler içinde olduğumuzu görebilirsiniz.

BAŞKAN FUAT OKTAY - Memnuniyetle.

Buyurun lütfen.