KOMİSYON KONUŞMASI

MEHMET TAYTAK (Afyonkarahisar) - Sayın Başkanım, Sayın Bakanım, değerli Komisyon üyesi arkadaşlarım; Türkiye'miz son yıllarda küresel ekonomik zorluklara rağmen üreten, ihraç eden bir ülke konumundadır. Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak küresel ve bölgesel zorlukların farkındayız ancak aynı zamanda, sahip olduğumuz yüksek potansiyeli de biliyoruz. Millî ekonomimizi tehdit eden unsurlara karşı dururken onu güçlü ve sürdürülebilir kılacak her türlü adımı desteklemeyi millî bir görev addediyoruz.

Sayın Bakanım, Afyonkarahisar, mermeriyle, gastronomisiyle, tarımıyla, sanayisiyle ve girişimci ruhuyla ülkemizin ekonomik yapısında önemli bir yer tutmaktadır. Özellikle doğal taş ve mermer sektörü Afyonkarahisar'ın öncü sektörüdür. Binlerce aile bu sektörden geçimini sağlamakta, ihracatımızın önemli bir bölümü bu alandan gelmektedir. Son dönemde ithal doğal taş ürünlerin iç piyasada yoğun şekilde yer alması, yerli üreticiler üzerinde ciddi bir rekabet baskısı oluşturmuştur. Düşük maliyet ithal ürünler, yerli üreticilerin pazar payını daraltmakta, fiyat dengelerini bozmakta, işletmelerin üretim, istihdam ve yatırım kapasitesini zayıflatmaktadır. Bu kapsamda 19 Temmuz 2025 tarihinde yürürlüğe giren düzenlemeyle Mısır menşeli granit ürünlere getirilen ithalat kotası sektörde büyük bir memnuniyetle karşılanmıştır. Ancak ithalat kaynaklı rekabet baskısı yalnızca granit ürünlerle sınırlı değildir. Sektör temsilcilerimizden gelen bildirimlerde Mısır menşeli mermer, traverten ve bej taşların yanı sıra İran menşeli doğal taşların da iç pazarda önemli fiyat baskısı yarattığı ifade edilmektedir. Bu nedenle Mısır menşeli mermer, traverten ve bej ürünleri ile İran menşeli doğal taşlarda da ithalat kotası uygulanması yönünde güçlü bir talebimiz vardır. Bu talep yalnızca bir sektörün değil, binlerce işçinin, üreticinin ve sanayicinin sesidir. Bu adım atılırsa yerli üreticimiz korunacak, ithalat baskısı azalacak, Türk taşının değeri yeniden yükselecektir.

Sayın Bakanım, üretim kadar finansman da erişimle ilgili ticari hayatın en temel unsurudur. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası politika faizini yüzde 39,5 seviyesine düşürmüş olmasına rağmen özel bankaların ticari kredi faiz oranları hâlâ yüzde 42-45 aralığında seyretmektedir. Üstelik birçok banka KOBİ'lerin talep ettiği miktarlarda kredi vermemekte, işletmeler finansman bulmakta zorlanmaktadır. Bu nedenle, finansmana erişim konusunda KOBİ'lere daha fazla destek olunmalıdır ve politika faizi indirimlerinin ticari kredi faizlerine süratle yansıtılması büyük bir önem taşımaktadır. Kredi faizlerinin düşmesi sadece üreticiyi değil, işçiyi, esnafı, ihracatçıyı dolayısıyla tüm ekonomiyi doğrudan rahatlatacaktır. Ticaretin geliştiği yerde istihdam artar, üretim güçlenir ve Türkiye kazanır.

Bu vesileyle, Ticaret Bakanlığımızın 2026 yılı bütçesinin ülkemize ve milletimize hayırlara vesile olmasını diliyorum. Başta Sayın Bakanımız ve emek veren tüm kardeşlerimi saygıyla selamlıyorum.

Bütçemiz hayırlı olsun efendim.