| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/280) ve 2024 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/279) ile Sayıştay tezkereleri |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 05 .11.2025 |
TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Sayın Başkan, Sayın Bakan, Değerli Komisyon üyeleri, kıymetli bürokratlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Bakan, dün Sanayi Bakanına söyledim, bugün size de söylemeliyim: Şirketler çok sıkıntılı günler geçiriyor, siz ortalıkta yoksunuz. Davul sizin elinizde ama tokmak Mehmet Şimşek'in elinde. Enflasyonu düşürmek önemlidir ama keramet bunu şirketleri batırmadan, işsizliği artırmadan yapmaktadır. Maalesef bu tür yaklaşımları göremiyoruz. Şirketlerin finansmana erişimi son derece kısıtlı hâle geldi, tahsil edilemeyen kredi borçları hızla artıyor. Toplam kredi bakiyesi içinde büyük bir oran olmamasına rağmen ancak son bir yılda ticari krediler, takipte alacaklar yüzde 109 arttı. Geçen yıl 40 milyar lira olan tutar 84 milyar liraya ulaştı.
Sayın Bakan, Türkiye ekonomisinin en büyük sorunlarından biri de kayıt dışıdır. Bakanlığınızın bu sorunla yeterince mücadele etmediği bütçe rakamlardan maalesef belli oluyor. 2025 bütçesinde kayıt dışıyla mücadele için 6,4 milyar lira ödenek koymuşsunuz. İlk altı ayda harcama 1,5 milyar lira. Bunun sebebi nedir? Tasarrufu, kayıt dışı ekonomiyle mücadele ödeneklerini harcamayarak mı yapıyorsunuz, yoksa kayıt dışı ekonomi iktidarın bilinçli bir şekilde göz yumduğu bir alan mı? Türkiye'de kayıt dışı ekonominin büyüklüğüne dair resmî bilgi bulmak çok zor ama TÜİK kayıt dışı istihdamı tahmin edebiliyor. Toplam istihdamın yüzde 27'si kadar kayıt dışı çalışan var. Bu kadar büyük bir oran dünyada çok az ülkede vardır.
Bir diğer konu da ihracat meselesi; tekstil sektörü, hazır giyim gibi birçok sektör, ülkenin çok köklü firmaları feryat ediyor, seslerini duyuramayınca ülkeyi terk ediyorlar. Mehmet Şimşek sanki bilinçli bir şekilde, sıcak paracılara garanti vermiş gibi, TL'yi yüksek faizle belirli bir seviyede tutmak için kullanıyor, sizden çıt çıkmıyor. Ne sektörel bir destek var ne de bir planlama. "Ölen ölür, kalan sağlar bizimdir." diyerek Bakanlık yapılmaz.
Sayın Bakan, her ay düzenli ihracat artışları rekorlarını açıklıyorsunuz. Rekor açıklamaları maalesef ihracatta iyi bir noktaya gelindiği anlamına gelmiyor. Herkesle ihracat artıyor, dünyada pazar, ihracat pazarı artmakta. İhracat pazarına da farklı bir gözle bakalım: Türkiye 1980 yılında ihracata dayalı büyümeye geçti. O zaman dünya ticaretinden aldığı pay yüzde 0,86; 2024 yılında, kırk dört yıl geçmiş, Bakanlığın kendi verilerinde rakam yüzde 0,98. Bir arpa boyu yol almamışız. 2028'in hedefi de yüzde 1,3; inandırıcı mı? Değil. Dünya ekonomisinden aldığımız payı yeterince artıramıyorsak bu kırk dört yılın yirmi dört senesi mevcut iktidardandır. Dolayısıyla Bakanın övündüğü bir tablo önümüzde yok.
Sayın Bakan, ekim ayı dış ticaret rakamlarını daha dün siz açıkladınız. Dış ticaret açığımız yine 90 milyarı aştı. İhracatın ithalatı karşılama oranı sizin Bakanlığınız döneminde yüzde 77 ile 76 seviyelerinde devam ediyor. Ülke ekonomisinin dış bağımlılığının kırılmasına yönelik herhangi bir ilerleme bir türlü gerçekleşmiyor.
Sayın Bakan, gıda enflasyonuyla etkin mücadele de gerçekleştiremiyoruz. Gıda enflasyonunda OECD, G20 ve Avrupa ülkeleri arasında açık ara lideriz. Fahiş fiyatlara yönelik dönem dönem kampanyalar başlatıyorsunuz. Rekabet Kurumu da dönem dönem firmalara ceza kesiyor ancak etiketlere etkisi oluyor mu? Maalesef olmuyor. Bu firmalara etkin denetim olmadığı sürece cezaların caydırıcılığı yok. Cezaların bedelini de tüketiciye ödeten, etkin olmayan bir sistem kurdunuz.
Sözün özü, şirketler çok ciddi sorunlar yaşıyor, ihracatçımız hızla pazarlarını kaybediyor. Gelinen nokta, ülke ekonomisi yüksek faiz, yüksek enflasyon sarmalına girmiş vaziyette. Bu sorunların çözülmesine dair en ufak bir mesaj vermiyorsunuz. TSO Başkanlığı da yapmış bir Vekil olarak maalesef ne ben ne iş dünyası tünelin sonunda ışık görebiliyoruz. Umarım, bir an önce, üretken sektörlere gelen yardım taleplerine kulaklarınızı açarsınız.
Teşekkür ediyorum.