KOMİSYON KONUŞMASI

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Teşekkür ederim Başkanım.

Sayın Bakan, Sayın Başkan ve değerli vekiller; hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum.

Orta sınıfı çökerten, ekonomik dengeleri altüst edip ithalattan medet uman bir iktidarla karşı karşıyayız. Orta sınıfı çökertmeye esnafla başladınız, zebani gibi, esnafın üzerine gitmeye devam ediyorsunuz. Esnafın basit usul defter hakkını kaldırdınız, bir gecede Resmî Gazete'de yayımlanan düzenlemeyle büyük şehirlerde nüfusu 30 binin üzerinde olan ilçelerde faaliyet gösteren birçok meslek grubu için basit usulde defter tutma hakkı kaldırıldı. Restoran, berber, tamirci, küçük işletme ve benzeri esnaflara getirdiğiniz yük kepenk kapatmaya yol açacak. Esnaf ve sanatkârlara kullandırılan kredinin plasmanlarının acilen artırılması gerekiyor. Tekirdağ'daki esnaf kefalet kooperatifleriyle görüştüm, hepsi sizden acil olarak plasman bekliyor. Tüm Türkiye'yi de geziyoruz, diğer illerdeki esnaf kefalet kooperatiflerinin plasmanla ilgili ihtiyaçları var, birçok vatandaşımız orada sırada bekliyor ama ortada para yok; siz sadece "Gönderiyoruz, göndereceğiz..." Yani kısacası hayal satıyorsunuz, oradaki kooperatif başkanlarımız ise sıkıntıyı çekiyorlar.

Yine, aynı şekilde, ekonomimizin belkemiği esnafa destek vermek, ekonomiye can suyu vermektir, sürekli sermayedarlara çalışıyorsunuz. Hani, esnafımızın ve çiftçimizin BAĞ-KUR'unu 7200 iş gününe düşürecektiniz? O, seçim vaadiydi; seçim meydanlarında her şey söyleniyor ama seçim yapıldıktan sonra unutuluyor, aynen unutulduğu gibi. Esnaf para çeviremiyor, o hâlde, esnaf ve sanatkârın bankalarla iş birliğini geliştirin, daha uygun faiz ve komisyon oranları verin, taksit ve öteleme esnekliği sağlayın diyorum. Mevcut borçlu esnafın borçlarını yeniden yapılandırıp aktif sistem içinde kalmasını sağlayın. KOSGEB desteği kapsamında makine ve ekipman alımında verilen desteğin yelpazesini lütfen genişletin.

Yine, seçim meydanlarında verilen, Cumhurbaşkanının Bursa Gemlik'te bir batarya fabrikasının temel atma ve açılış töreninde verdiği bir müjde vardı "Taşımacı esnafın maliyetinin yüzde 50'sini teşkil eden akaryakıttaki KDV, ÖTV'yi indirelim." ama üzerinden tam iki buçuk yıl geçti, asıl söz şuydu: Şehir içi taksi, dolmuş, minibüs gibi ticari işletmecilik yapan esnafımız yeni araçlar alırken ÖTV sıfır olacaktı Sayın Bakan ama unutuldu. ÖTV değil, verilen sözler sıfırlandı; aynen, işte gerçek ortada, tablo ortada.

"Ara eleman yok." diyorsunuz, çırakların haklarını yiyorsunuz. "Meslek lisesi, memleket meselesi." dediniz ama stajda çıraklık sigortasını dikkate almıyorsunuz; stajda geçen süre Sosyal Güvenlik Kurumu başlangıcı sayılmalıdır.

Bakana sormak istiyorum: Sayın Bakan, tarımı bitirmek için ant mı içtiniz siz? Neden çiftçimiz hasat dönemindeyken, mısır, pamuk, ceviz, buğday, çeltik ithal ediyorsunuz? Ben merak ediyorum. 3 milyon ton mısıra hasat döneminde ithalat izni vermek, Türk çiftçisini burada tamamen öldürmektir. Siz Türk çiftçisini değil Amerikan çiftçisini, Rus çiftçisini koruyorsunuz. Yine, bakınız, Amerikan Tarım Bakanlığı "2025'te Türkiye'de toplam 700 bin ton üretim olacak." diyor; ithalatı da söylüyor, sizin göremediğiniz rakamları da söylüyor "825 bin ton da pamuk ithalatı olacak." diyor ama size kalırsa sizde öyle bir şey yok. Yine, bakın, sizden önce 1 kilo pamuk 2,5 litre mazot alıyordu, bugün ise 2,5 kilo pamuk 1 litre mazot alamıyor. Ülkeyi getirdiğiniz gerçek tablo bu, Sayın Orhan, sayın arkadaşım; işte, gerçekler bunlar. Bak, çiftçi ekim yapacak, gübre fabrikasını peşkeş çektiniz yine İran'da, Türk çiftçisinin kaynaklarıyla orada fabrika alınmıştı, fabrikanın şimdi ne olduğu belirsiz. Şu anda ürenin fiyatı tam 17 liradan 25 liraya gelmiş; hasatta 17 liraydı, şimdi 25 lira. Yine 20.20 gübresi, hasat döneminde 13 lira, şimdi 23 lira olmuş. Hani, siz Türk çiftçisini koruyacaktınız ama siz ithalatı koruyorsunuz.

Bakın, ilk altı ayda tam 870 milyon dolarlık hayvan ithalatı yapılmış. Bir yıl içerisinde çiftçiye ödeyeceğiniz para, destek ise 700 milyon lira. Ya, siz kimi destekliyorsunuz, ben anlamadım gitti. Tekirdağ Limanı'nda da Mersin Limanı'nda da büyük gemiler içerisinde hayvanlar gelmiş, Türkiye'ye girmeye çalışıyor. Dün Sanayi Bakanı kalkmış, Van'da 3 milyon koyun varmış "Orada iplik fabrikası kuracağım, keçe fabrikası kuracağım da..." Hayvancılık bitmiş, hiç haberiniz yok; tarım bitmiş, haberiniz yok ama siz hayal satıyorsunuz.

Yine, bakınız, dijital ticarette de çuvalladık; türlü türlü sınırlama getirdiniz ama başaramadınız. Geçen dönem Sayın Ticaret Bakanımız zamanında, Sayın Muş'un döneminde çıkmayan kanun teklifi sizin zamanınızda çıktı. Bu toplumun, bu vatandaşların hepsinin, yetimin hakkı sizin boynunuzda kaldı; e-ticarette bir firmaya peşkeş çekildi. O firmayı buradan ben kınıyorum, sizi de kınıyorum Sayın Bakan. Bunu lütfen bir daha getirmeyin; bir firmaya değil, ülkeye hizmet edin, ülkeye, ülkeye. Ben Sayın Muş'u yapmış olduğu o duruştan dolayı burada tekrar kutluyorum ve saygı duyuyorum.

Yine, bakınız...

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Ortalığı karıştırmaya gerek yok.

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Ortalık karışmıyor, ortalık karışmıyor Sayın Vekilim; gerçekler acı.

Yine, bakınız, yabancı kartlarla Türkiye'deki e-ticaret sistemde yapılan işler yüzde 24,7 azalmış.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Bitiriyorum Sayın Başkan.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Teşekkür ederim Sayın Aygun.

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Sayın Başkan, bir dakika...

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Biliyorsunuz...

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Laf attı Başkanım.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Yok, zaten bitti.

Hemen söyleyin, açmadan söyleyin; usulü bozmuyoruz, açmadan söyleyin hemen.

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Orhan'a söz verdiniz Başkanım ama.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Beni konuşturmadı, ben ağzımı açmadım.

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Nasıl açmadın?

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Sayın Aygun, teşekkür ediyorum.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Bir de "Nasıl açmadın?" diyor ya, ağzımı açmadım.

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Değerli arkadaşlar, bakınız, e-ticarette çuvalladınız, Türk çiftçisini, Türk ekonomisini düşüneceğiz; e-ticaret sitelerinden dışarıdan ucuz mal alınıyor ama e-ticarette, bizim esnaflarımız da açmışlar, onlar artık satamıyorlar, yurt dışından, Amazon gibi birçok firmadan ucuz mallar ülkeye giriyor. Ya, siz kimi destekliyorsunuz, ben merak ediyorum; getirdiğiniz kanunlar kime, anlamış değilim. Kimi destekliyorsunuz?

ORHAN YEGİN (Ankara) - İlhami Ağabey, o kanunu Anayasa Mahkemesine kim götürdü?

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Teşekkür ediyoruz.

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Sayın Başkanım, son cümle.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Kim götürdü?

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Konkordato ilan eden firmaları kolluyorsunuz, onları her türlü şemsiye altına alıyorsunuz.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Anayasa Mahkemesine siz götürdünüz ya. Genel Kurulda geçsin diye oy verdiniz, sonra tutup Anayasa Mahkemesine götürdünüz.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Teşekkür ediyorum.

Orhan Bey, lütfen...

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Konkordatoyla ilgili çalışan firmaların tedarikçilerine de bir çözüm bulmamız lazım. Sizin Ticaret Bakanı olarak bütün esnafı korumanız gerekiyor.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Reşat Karagöz Bey'e söz vereceğim...

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Birilerini konkordato şemsiyesi altına alıyorsunuz ama onunla ticaret yapan esnaf ne yapsın? Onun çeki yok mu, onun ödemesi yok mu, onun tedarikçileri yok mu? O nasıl ödeyecek, ben merak ediyorum.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Sayın Aygun, teşekkür ediyorum.

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - O zaman onları da koruyun, birilerinin değil, bütün esnafın Bakanı olun.

Teşekkür ederim.