KOMİSYON KONUŞMASI

ÖZNUR BARTİN (Hakkâri) - Sayın Başkan, Değerli Komisyon üyeleri; sizleri saygıyla selamlıyorum.

Önümüzdeki bu bütçe teklifi Hakkâri'nin potansiyelini kalkınma aracı olarak görmeyi reddeden, aksine onu güvenlik bariyeriyle çevreleyen bir zihniyetin devamını teklif etmektedir. Hakkâri, İran ve Irak pazarlarına açılan 3 hayati kapının; Esendere, Derecik Umurlu ve Çukurca Üzümlü'nün anahtarına sahiptir ancak iktidarınız bu kapıları işlevsiz kılarak bölgeye ekonomik ambargo uygulamaktadır. Sınır kapılarımızdaki kronik altyapı eksiklikleri, kapılara ulaşan stabilize yollar, kış aylarındaki kesintiler ve Esendere'de yıllardır bitirilemeyen modernizasyon vaadi artık bir lojistik hata değil merkezî idarenin kasıtlı vizyonsuzluğudur. Tır kuyruklarında eriyen saatler esnafın alın terinin bürokratik hantallık cenderesinde yitip gidişidir Esendere Sınır Kapısı'nda yaşanan hak ihlalleri, kapılardaki hapishaneleri aratmayan kafes sistemi ve kolluk kuvvetlerinin yurttaşlara yönelik onur kırıcı muamelesiyle kabul edilemez bir boyuta ulaşmıştır, daha da vahimi İran tarafında on beş gündür keyfî olarak bekletilen yaklaşık 100-150 tır şoförünün yaşadığı hukuksuzluk insani bir utançtır. Şoförler, İran plakalarına ve Türkmen plakalarına kolaylıkla geçiş izni verilirken kendilerine kasıtlı sorun çıkarıldığını, İran askerleri tarafından hakaret ve kötü muameleye maruz bırakıldıklarını, araçlarına zarar verildiğini ve sebze meyve ürünlerinin bozulmaya yüz tuttuğunu aktarmışlardır. "Bakanlığınız bundan haberdar mıdır?" diye soruyorum. Derecik Umurlu Sınır Kapısı'nın Kürt bölgesel yönetimi tarafından hazırlığına rağmen araç geçişine kasten açılmaması ve kapıların hafta sonları kapatılması ise ticari değil siyasi bir izolasyon kararıdır.

Sayın Bakan, sınır tecridi yetmezmiş gibi Hakkâri'nin iç dinamikleri de kurumsal bir tasfiyeyle karşı karşıyadır. Elimizdeki veriler ekonomik çöküşü belgeliyor; 2024'te 247, 2025'in ilk dokuz ayında ise 140 esnaf fahiş faiz ve yüksek kiralar nedeniyle kepenk kapatmıştır.

Bir diğer önemli husus ise hukukun ayaklar altına alınmasıdır. Esnafın faturalı ve yasal ticari mallarına el konuluyor. Mahkeme iade kararı verse bile mallar gümrük depolarında kayboluyor. Mahkeme kararlarının gümrük ambarlarında buharlaşması yalnızca bir yolsuzluk değil, bu, hukukun kolluk gücü tarafından pasivize edilmesidir. Sayın Bakan, bu ağır tablonun muhatabı olarak sizlerden somut yanıtlar bekliyoruz. İran sınırında on beş gündür keyfî olarak bekletilen, İran askerleri tarafından hakarete ve kötü muameleye maruz bırakılan, araçlarına zarar verilen yaklaşık 100-150 tır şoförünün can güvenliği, hakları ve ekonomik zararlarıyla ilgili olarak Bakanlığınız İran makamları nezdinde hangi düzeyde diplomatik girişimde bulunmuştur ve bu yurttaşların mağduriyetini gidermek için derhâl atılacak somut adım nedir? Hakkâri'de mahkeme kararıyla iadesine hükmedilen yasal ticari malların gümrük depolarında kaybolması iddiaları hakkında Ticaret Bakanlığı olarak bir iç soruşturma başlatılmış mıdır? Bu, hukuku hiçe sayan bir cezasızlık zinciri değil midir? Hakkâri'deki 3 sınır kapısının kronik altyapı eksiklikleri ve siyasi kısıtlamalar nedeniyle tam kapasite çalışmamasıyla ilgili Bakanlığınızın somut takvimlendirilmiş bir eylem planı mevcut mudur? Özellikle Derecik Umurlu'nun araç geçişine açılması ve hafta sonu kısıtlamalarının kaldırılması için atılacak adımlar nelerdir?

Bakanlık bütçesine Hakkâri'ye ilişkin bu önerilerimiz dâhil edilmelidir diyoruz. Hakkâri'deki keyfî yasaklar kaldırılmalı, Esendere'deki ambargoya son verilmeli ve Umurlu Kapısı 7/24 açık olmalıdır, sınırlar engel değil ticaretin köprüsü olmalıdır. Esnafın kaybolan malları soruşturulmalı, zararları tazmin edilmeli ve sorumlular hesap vermelidir. Gümrük gelirlerinden Hakkâri için özel bir fon ayrılarak esnaf desteklenmeli, kapılarının modernizasyonu hızla tamamlanarak güçlü bir ticaret altyapısı kurulmalıdır.

Sayın Başkan, Hakkâri halkı dilenmiyor; halkımız üretmek, çalışmak, ticaret yapmak ve insanca yaşamak istiyor. Halkın ekonomik hakkını gasbeden bu zihniyetle hesaplaşmak sadece bir bütçe meselesi değil demokrasi, adalet ve eşit yurttaşlık ilkelerinin bir gereğidir.

Teşekkür ediyorum.