KOMİSYON KONUŞMASI

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Evet, teşekkür ediyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri ve çok Saygıdeğer Bakanım, Kıymetli Bakan Yardımcılarımız, çok değerli bürokratlar, basınımızın kıymetli mensupları, hanımefendiler, beyefendiler; ben de hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

Sayın Bakanım, bütçenizin her kuruşu hayırlı ve bereketli olsun şimdiden. Tabii, Ticaret Bakanlığı gerçekten çok önemli, çok büyük bir Bakanlığımız, âdeta her şeyin içerisinde olan, her şeyi düzenleyen bir Bakanlık.

Sunumunuzu dinledik; gerçekten çok aydınlatıcı ve özellikle gelecekle ilgili de çok umut verici verileri bizimle paylaştınız. Ben de konuşmamda bu verilerin bir kısmına bir kere daha değineceğim.

Tabii, ticaret her şeyden etkilenen bir alan. Dolayısıyla, zaman zaman ülkemiz de bu etkileşimlerin içerisinde kalabiliyor. Özellikle ulusal ve küresel etkilerin altında çok ciddi anlamda çalışma gerekiyor zaman zaman ve bu da gerçekleştiriliyor Hükûmetimiz tarafından. Burada, tabii, küresel belirsizlikler, Çin gerçeği, Trump'ın zaman zaman tutarsız davranışları, yine özellikle euro bölgesi çünkü bizim ana ticaretimizin konusu olan, özellikle ihracat yaptığımız bir bölge, buradaki talep daralması, Ukrayna-Rusya savaşı, bölgedeki İsrail terörü, başta Suriye olmak üzere bölge ve dünyadaki bütün olumsuz gelişmeler dünya ticaretini, bölge ticaretini etkilediği gibi bizim ticaretimizi de etkiliyor. Tabii, bunun yanında, ülkemiz içerisinde meydana gelen ve ticaretimizi çok ciddi anlamda etkileyen gelişmeler de oldu. Özellikle depremin etkisi, yine daha önce yaşamış olduğumuz pandeminin etkisi, EYT'nin etkisi, doğal afetler; bütün bunlar bizim ticaretimizi çok ciddi anlamda yakından etkiliyor. Dolayısıyla, bizim buna rağmen ticaretimizin artmış olması, ülkemizin yirmi çeyrektir kesintisiz bir şekilde büyümüş olması ve ihracatımız içerisinde sanayinin, sanayi ürünlerinin ve yüksek teknoloji ürünlerinin oranının artmış olması bizler için gerçekten çok önemli.

Yine, tabii, bizim Ticaret Bakanlığımızın ve Hükûmetimizin, ekonomi politikalarımızın en temelinde yatan yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla ülkemizi büyütme stratejimiz ekonomi politikamızın da Ticaret Bakanlığımızda olduğu gibi omurgasını oluşturuyor. Dünya ticaretinde artan zorluklara rağmen Türkiye üretimden ihracata uzanan güçlü altyapısı ve rekabet gücüyle bu yolda emin bir şekilde ilerliyor. 2002'de 238 milyar dolar olan millî gelirimizi geçen yılın sonunda 1 trilyon 358 milyar dolara, temmuz sonunda da 1 trilyon 474 milyar dolara yükseltmiş olduk. İnşallah, yıl sonu itibarıyla de 1,5 trilyon doları aşan bir millî gelirimiz olacak. Türkiye artık üst gelir grubu ülkeler ligine yükselmiş oldu. Tabii, bunun çok büyük bir önemi var ülke ekonomisi açısından, ülkeye gelecek dış yatırımcılar açısından ve ülkemiz insanının refahı açısından, millî gelirimiz açısından ve şükürler olsun ki yirmi üç yirmi dört yılın sonunda yüksek gelirli ülkeler grubuna ulaşmış olduk. Tabii, bunda ticaretimizin, gerçekten Ticaret Bakanlığımızın ve ihracatımızın çok büyük bir etkisi var.

2002-2024 arasındaki bu gelişmeler ülkemizde zaman zaman görmezden geliniyor ama bizler tabii rakamlarla konuşuyoruz. Küresel ticarette artan korumacılığa, jeopolitik gerginliklere ve belirsizliklere rağmen 2025 yılı Ocak-Eylül döneminde ihracat artışı yine bu süreçte kaydedilmiş oldu. 2025 yılı Ocak-Eylül döneminde ihracatımız geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4,1 artışla 200 milyar 625 milyon dolar olarak gerçekleşti. Yine, 30'un üzerinde ilimizde, vilayetimizde de 1 milyar doların üzerinde ihracat gerçekleştiriliyor. Masa başında tabii ki birtakım istatistik oyunlarıyla rakamları çarpıtma uğraşı içinde olanlar ihracatımızın başarısını ve buna benzer yollarla bunu gizlemeye çalışıyorlar ama hiçbir şekilde güneş balçıkla sıvanmıyor. Sayın Bakanımız sabahki sunumunda bu rakamlardan bahsetti. Bu açıkladığımız rakamlar, uluslararası kuruluşların verilerine göre bilimsel istatistiki yöntemlerle elde edilmiş resmî rakamlardır. Birileri bu rakamların ifade ettiği başarıdan rahatsız olsalar da biz bu hakikatleri dile getirmeye devam edeceğiz.

Türkiye, son yirmi iki yılda yıllık yüzde 5,3 reel büyüme kaydetmiş, aynı zamanda son on yılda OECD'nin en fazla büyüyen ekonomilerinden biri hâline gelmiştir. IMF Temmuz 2025'te yayımladığı raporda 2025 yılı büyüme tahminini yüzde 3 olarak yukarı yönlü revize etmiştir. 2020'den bu yana küresel krizlere rağmen yirmi çeyrektir kesintisiz olarak ülkemizin büyüdüğünü ifade etmek istiyorum.

Özellikle otomotiv ve emlak sektöründe Elektronik İlan Doğrulama Sistemi devreye alınarak sahte ilanların ve kayıt dışı faaliyetlerin önüne geçilmiştir. Bu, çok önemli bir düzenleme. Otomotiv ve emlakta sahte ilanlarla manipülasyon önlenmiş ve güvenli ödeme sistemi uygulanmaya başlanmıştır. Aldatıcı rakamlarla mücadele için denetimler hızlı bir şekilde devam ediyor. Yine, tüketicinin korunması, fahiş fiyatla ve stokçulukla mücadele, güvensiz ve zararlı ürünlerle mücadele denetimleri ve idari para cezaları da aynı şekilde uygulanmaktadır. Haksız Fiyat Artışı Şikâyet Sistemi mobil uygulamasıyla fahiş fiyat denetimi vatandaşın eline ulaşmıştır. Elektronik Ticari Defter Sistemi'yle kayıt süreçleri tamamen dijitalleştirilmiştir. Bakanlığımız iç ticarette düzeni ve adaleti tesis etmek, esnaf ve sanatkârlarımızı güçlendirmek, kooperatiflerimizi kalkındırmak ve tüketiciyi korumak amacıyla kapsamlı adımlar atmıştır. Haksız fiyatların ve yanıltıcı etkilenmelerin önüne geçmek için Haksız Fiyat Artışı Şikâyet Sistemi mobil uygulamasını vatandaşlarımızın yine hizmetine sunmuştur. Perakende ticaretten motorlu kara taşıtları satışına, stokçuluk faaliyetlerinin önlenmesinden güvenli ödeme sistemlerine kadar pek çok alanda düzenlemeler Bakanlığımız tarafından bu süreçte hayata geçirilmiştir. Esnaf ve sanatkârlara sağlanan Hazine sübvansiyonlu kredi imkânlarında hem limitler artırılmış hem de vadeleri uzatılarak ödeme kolaylığı sağlanmıştır. Yine, bu kapsamda Kooperatiflerin Desteklenmesi Programı (KOOP-DES) kapsamında ise destek limitleri yükseltilerek kooperatiflerimizin üretim ve hizmet kapasitelerinin artırılmasına katkı sağlanmıştır.

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde Türkiye Yüzyılı vizyonu adım adım hayata geçirilirken ticarette elde ettiğimiz güçlü performans ticaretin yüzyılı hedefimizin en somut göstergelerinden birisi olmuştur. Yatırım, üretim, istihdam ve ihracat alanlarında elde edilen kazanımlar yalnızca bugünkü büyüme rakamlarımızı değil, aynı zamanda geleceğe yönelik sürdürülebilir kalkınma kapasitemizi de güçlendirmektedir.

Ticaret Bakanlığımız hem mevcut pazarlarımızı derinleştirmeye hem de yeni pazarlara erişim sağlayarak ihracatımızı çeşitlendirmeye yönelik çalışmalarını da kararlılıkla sürdürmektedir. Bu kapsamda, ticari diplomasi faaliyetlerinden ihracat desteklerine, mevzuat düzenlemelerinden lojistik altyapı iyileştirmelerine kadar geniş bir yelpazede yürüttüğümüz politikalar, ülkemizin küresel ticaretteki rekabet gücünü artırmak ve milletimizin refahını yükseltmek amacıyla bütüncül bir strateji çerçevesinde şekillenmektedir.

Sayın Bakanım, biliyoruz ki orta vadeli program enflasyonla mücadele programımızın mihenk taşlarından birini oluşturmaktadır. Depremzede vilayetlerimizin ayağa kaldırılması, enflasyonla mücadeleyle birlikte çalışmalarımız da Hükûmetimizin en önemli hedefleri arasında yer almaktadır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Bir dakika ek süre veriyorum.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Enflasyonla mücadele kararlılığımızı korurken istihdam artıyor, sanayimizin rekabet gücünü kalıcı biçimde güçlendiriyor ve yüksek teknoloji üretimindeki kazanımlarımızı da koruyarak sürdürülebilir büyüme dinamiklerimizi daha da sağlamlaştırıyoruz. Bu olumlu gelişmeler sayesinde cari işlemler açığı tarihsel ortalamaların altında seyretmeye devam ediyor. Önümüzdeki dönemde bir taraftan üreticilerimizi haksız ithalat baskısına karşı korumaya, diğer taraftan da küresel ekonomideki dönüşümleri de dikkate alarak ülkemizin küresel ticaretteki konumunu sürdürülebilir bir şekilde güçlendirmeye yönelik politikalarımız devam edecek.

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde 2002'den bugüne AK PARTİ hükûmetleri Türkiye'yi her alanda olduğu gibi ekonomide ve ticarette de dünya arenasında söz sahibi bir ülke konumuna getirecektir.

Sayın Bakanım, ben bu vesileyle 2026 yılı bütçesinin tekrar hayırlı olmasını diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum.