YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Çok teşekkür ediyorum Başkanım.

Çok Saygıdeğer Bakanım, kıymetli Bakan Yardımcılarımız, değerli bürokratlarımız, basınımızın saygıdeğer mensupları; ben de hepinizi saygıyla sevgiyle, muhabbetle selamlıyorum.

Sayın Bakanım, bütçeniz hayırlı ve bereketli olsun. Sunumunuzu takip ettik, gerçekten çok tafsilatlı bir sunum yaptınız. Ben hazırlayanlara ve emeği geçen herkese gerçekten çok teşekkür ediyorum.

Tabii, az önce ifade ettiniz, biz de oradaki zabıt kâtibimize ve etkilenen herkese geçmiş olsun dileklerimizi bu vesileyle iletiyoruz.

Tabii, AK PARTİ Hükûmetleri yirmi üç yılda her alanda olduğu gibi adalet alanında da çok ciddi büyük yatırımlar yaptılar, gerçekleştirdiler yani devrim niteliğinde iyileştirmeler yaptık. Bunların büyük bir kısmını sabah konuşmalarında arkadaşlar ayrıntılı bir şekilde ifade etmediler, ben de ayrıntıya girmemek için onları ifade etmiyorum.

Değerli arkadaşlar, tabii, burada yapılanları özet olarak ifade etmemiz gerekirse kamu denetçiliğinden bilgi edinme hakkına, yine kişisel verilerin korunmasından kişi mahremiyetine kadar, Anayasa Mahkemesine bireysel başvurudan Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumunun kurulmasına kadar; yine kadınlara, çocuklara, engellilere, yaşlı ve şehit yakınlarına ve gazilerimize pozitif ayrım yapılmasına kadar, adliye saraylarından yargı mensuplarının sayısının artırılmasına, adli personelimizin sayılarının artırılmasına ve şartların iyileştirilmesine kadar, lojmanlardan bölge mahkemelerine kadar, ihtisas mahkemelerinden adli tıp olanaklarındaki yeniliklere kadar, ara buluculuk mekanizmasından fiziki ve teknik altyapının iyileştirilmesine ve dijital dönüşümle ilgili yapılan alanlara kadar. Tabii, bunların ayrıntılarını anlatmaya kalkarsak burada süremiz yetmez.

Sayın Bakanım, özellikle seçim bölgemizle ilgili İzmir'de çok önemli yatırımlara imza attınız. Geçtiğimiz yıl yapımına başlanan ve teşriflerinizle yine kısa bir süre önce hizmete açılan Kemalpaşa Adliye Sarayı başta olmak üzere, temeli atılan Aliağa Adliye Sarayı, yargı mensuplarına tahsis ettiğiniz lojmanlar, yine İzmir Adli Tıp Grup Başkanlığı açıldı, bunun bölgesi ve birimleri açıldı; 3 ihtisas dairesi açıldı, bunlar Çeşme, Menemen, Torbalı, Ödemiş ve Bergama olmak üzere. Bundan dolayı ben başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere sizlere ve bütün ekibinize teşekkür ediyorum. Yine, şehrimize yeni 2 adliye binasının yapılması için de gerekli çalışmaların yapıldığını hatırlatarak ayrıca Kiraz, Bergama, Çeşme, Karşıyaka, Kınık, Menderes ve Selçuk ilçelerimizde yeni adliye binaları için hazırlıkların tamamlandığını ve bu projelerin yatırım programına alındığını buradan bir kere daha ifade etmek istiyorum. Bunun için de gerçekten sizlere ve ekibinize çok teşekkür ediyorum. İzmir'imize yapılan yatırımlardan ötürü de gerçekten emeği geçen ve özellikle on altı aylık bir süre içerisinde yapımı biten adliye saraylarımız için de ayrıca teşekkür ediyorum.

Sayın Bakanım, Türkiye Yüzyılı'nın yargı vizyonu hukukun üstünlüğünü esas alan, gecikmeyen güven veren, öngörülebilir bir adalet sistemi olarak da belirlendi. Mülkün temeli olan adaletin, sosyal barışın, refahın, istikrarın kalkınma ve büyümenin de itici gücü olduğunu bilerek çalışmalarımıza yön verdik. Türkiye Yüzyılı'nı sadece ekonomik, siyasi askeri ve diplomatik olarak değil, adaletin de yüzyılı yapmak için çalışmalarımızı bu anlamda kararlılıkla sürdürüyoruz. Güven veren ve erişilebilir bir adalet sisteminin tesisi için Anayasa'dan yasalara, kurumsal işleyişten personel yapısına ve özlük haklarına kadar pek çok reforma bu kapsamda imza atıldı. Ülkemizin demokrasi ve hukuk devleti standartlarının yükseltilmesi, insan hak ve hürriyetlerinin genişletilmesi, adaletin hızlı bir şekilde tecellisi, yargıyla ilgili her türlü sıkıntının giderilmesi amacıyla önemli reformlar gerçekleştirildi ve gerçekleştiriliyor. Hataları asgariye indirerek ve temyiz mahkemelerindeki yığılmayı engelleyecek şekilde bölge adliye ve idare mahkemeleri devreye alındı. İstinaf mahkemeleriyle birlikte Yargıtay hukuk ve ceza dairelerinin iş yükünde de büyük oranda bir düşme sağlandı. Adalet hizmetlerinde ülkeyi hak ettiği yere getirmek için yoğun gayret sarf ediyoruz. Yirmi üç yıldır güven veren ve erişilebilir adalet hedefimizden asla kopmadık. 2002 yılında 9 bin civarında olan hâkim savcı sayımız 15 Temmuzda yaşadığımız ihanette rağmen yaklaşık 3 kat artışla bugün 25 bini geçmiş durumda. Adalet sistemimizin etkin, güvenilir, tarafsız ve bağımsız olmasını teminen her alanda tarihî adımlar attık. Bu hedef doğrultusunda son yirmi üç sene yaptığımız reform düzenleme ve yatırımlara zaten sizler de vakıfsınız. Toplumlar geliştikçe, ticari uyuşmazlıklar çeşitlendikçe, teknoloji geliştikçe yeni suç tipleri de doğuyor; nüfus, çevre, göç gibi yeni toplumsal sorunlar ortaya çıkıyor. Amacımız, adaleti gerçekleştirmek olan hukukun bu amacını gerçekleştirmek için kullandığı araçlardan olan kanunlarda da yeni düzenlemeler, yeni değişiklikler kaçınılmaz olmaktadır. Bu kapsamda, yirmi üç yılda mevzuatımızda bu ihtiyaçlara cevap verecek önemli adımlar atılmıştır. Temel kanunlarımızın tamamı yenilenmiş, yapılan Anayasa reformlarıyla temel hak, özgürlükler ve hak arama yolları genişletilmiş, Anayasa’nın vesayetçi ruhunu azaltmaya yönelik büyük reformlar hayata bu kapsamda geçirilmiştir. Bu dönemde planlı bir yargı reform süreci yaşanmış, yargı reform belgeleri kapsamında güven veren bir adalet sisteminin tesisi için çok sayıda yargı paketi Meclisimiz tarafından kabul edilerek bu kapsamda yürürlüğe girmiştir.

Diğer taraftan, değerli milletvekilleri, Türkiye'nin darbe mahsulü olan mevcut Anayasa'dan kurtulma vaktinin çoktan geldiği kanaatindeyiz. Bu sürecin her adımında milletimizin muazzez iradesi yegâne rehberimiz olacaktır. Hep birlikte, hiçbir ayırım gözetmeksizin ortak değerlerimiz etrafında kenetlenerek ülkemizi geleceğe taşıyacak bir anayasa hazırlama arzusundayız. AK PARTİ, Cumhur İttifakı ve yürütme olarak biz bu konuda samimiyiz, kararlıyız. Millî iradenin temsilcisi olarak yasama çatısı altında bulunan diğer siyasi partilerin de aynı hüsnüniyet sergilemelerini de bu kapsamda tabii ki temenni ediyoruz. Sorunlarımızı kavga ederek değil ancak konuşarak çözebiliriz. Siyaset kurumunun görevi statüko bekçiliği yapmak değil ülkenin ve milletin önünü açacak işlere liderlik etmektir. Bölgemizi yine çepeçevre saran istikrarsızlık ve çatışma iklimini ortadan kaldırmak, gerilimi körükleyen, kutuplaşmayı derinleştiren 86 milyon ferdin arasına nifak duvarları ören her türlü yaklaşımı da biz bu kapsamda reddediyoruz.

Son günlerde altı harlanan, nefret ve kavga siyasetinin ne demokrasimize ne de milletimize hiçbir fayda sağlamadığını artık herkesin görmesi, kabullenmesi ve buna göre de siyaset üretmesi gerekiyor. Her zamanki gibi en büyük dayanağımız ve güven kaynağımız yüzyıllardır farklılıklarını zenginliğe dönüştürerek bu toprakları vatan kılan milletimizin o derin iradesidir, engin iradesidir. 15 Temmuz darbe girişimi gibi tarihin gördüğü en alçak saldırılardan birini dahi hukuk devleti sınırları dışına taşmadan bastırmış olan bu millet Allah'ın izniyle demokrasiden kalkınmaya her alanda daha nice zaferlere hep birlikte imza atacaktır.

Sayın Bakanım, tabii ki konuşulacak çok şey var ama süremiz kısıtlı. Ben konuşmamı burada nihayetlendirirken 2026 yılı bütçenizin hayırlı olmasını temenni ediyor, saygılar sunuyorum.