KOMİSYON KONUŞMASI

RESUL KURT (Adıyaman) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Değerli milletvekilleri, Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcım, kıymetli bürokratlar, çok değerli basın mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Kapsamlı sunumları için Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımıza ve bütçenin hazırlanmasında emeği geçen bürokratlara teşekkür ediyorum.

Dünya ekonomisi 2023 yılında yüksek enflasyon, pandemi sonrası yaşanan finansal sektördeki dalgalanmalar ve süregelen jeopolitik gerilimlerle belirsizliklerin arttığı bir döneme girmiştir. Buna rağmen, küresel iktisadi faaliyet, beklentilere kıyasla daha dayanıklı bir seyir izlemiştir. 2024 yılına gelindiğinde küresel büyüme istikrarlı ancak daha zayıf bir görünüm sergilemiş, enflasyonda kademeli bir düşüş eğilimi gözlenirken, ticaret politikalarındaki belirsizlikler ve finansal koşullardaki sıkılık küresel iktisadi faaliyet üzerinde baskı oluşturmaya devam etmiştir. 2025 yılındaysa ticari gerilimlerden kaynaklanan politika belirsizliklerine rağmen IMF'nin Ekim ayında yayınladığı Dünya Ekonomik Görünüm Raporu'na göre dünya ekonomisinin yüzde 3,2 oranında büyümesi bekleniyor. Bu oran bir önceki yılın yüzde 3,3'lük büyümesine yakın, dirençli bir büyümeyi ifade ediyor ancak küresel büyümenin salgın öncesi yirmi yıllık ortalama olan yüzde 3,7'nin altında seyretmesi öngörülmektedir.

Küresel ölçekte süren enflasyonla mücadele politikalarının etkilediği zayıf dış talep ve devam eden jeopolitik gerilimlere karşın, Türkiye ekonomisi 2024 yılında yüzde 3,3 oranında büyüyerek ılımlı ve dayanıklı bir performans göstermiştir. Deprem bölgesinde devam eden yeniden yapılanma çalışmaları iktisadi faaliyeti desteklemiş, millî gelire önemli katkı sağlamıştır. Yıl genelinde hizmetler sektörü büyümenin temel itici gücü olurken sanayi sektörü küresel koşullar nedeniyle ortalamanın altında kalmasına rağmen pozitif büyümesini sürdürmüştür. Tarım sektörü ise uzun dönem ortalamasının üzerinde büyüme göstererek gayrisafi yurt içi hasılaya katkı vermiştir. 2025 yılında dış talepteki yavaşlamaya rağmen ihracattaki artış eğilimi sürmektedir. Yılın ilk sekiz ayında ihracat yüzde 4,3 oranında artarak 178 milyar dolara ulaşmıştır. Yıl genelinde ise yüzde 4,6 artışla 273,8 milyar dolar seviyesine ulaşması bekleniyor.

CAVİT ARI (Antalya) - İthalat?

RESUL KURT (Adıyaman) - 2025 Ocak-Eylül döneminde birikimli TÜFE artış oranı yüzde 25,4 olmuştur. Hizmet fiyatlarındaki yüksek seyir, ücret gelişmeleri, fiyat katılıkları bu artışta belirleyici olmuştur. Gıda fiyatları da olumsuz iklim koşulları nedeniyle bu eğilimi desteklemiştir. Bildiğiniz üzere, özellikle 2025 yılı Nisan ayında yaşanan donlar bazı ürünlerde ciddi hasara sebebiyet vermiştir. Yine, döviz kurundaki istikrar ise temel mal fiyatlarındaki artışı sınırlamıştır. Eylül ayında TÜFE'nin yıllık artış hızı yüzde 33,3 olarak gerçekleşmiştir. Yıl sonundaysa para ve maliye politikalarındaki kararlı duruşla TÜFE'nin yüzde 28,5 seviyesine gerilemesi öngörülmektedir.

2024 yılında toplam istihdam 988 bin kişi, tarım dışı istihdam ise 856 bin kişi artmıştır. İş gücüne katılma oranı yüzde 0,9 puan artarak işsizlik oranı 0,7 puan düşmüş, yüzde 8,7'ye gerilemiştir. Genç işsizlik oranı 1,1 puan azalarak yüzde 16,3 seviyesinde gerçekleşmiştir. 2026 yılında istihdamın 730 bin kişi artması, iş gücüne katılım oranının yüzde 54,4'e ulaşması, işsizlik oranının yüzde 8,4'e gerilemesi beklenmektedir. Bu tablo Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız ile İŞKUR'un istihdamı destekleyici uygulamalarının somut bir sonucudur.

Türkiye'de hem hane halkı hem de finansal kesim dışı firmaların borçluluk oranı uluslararası karşılaştırmalara göre oldukça düşük bir düzeydedir. BİST verilerine göre Türkiye'de hane halkı borcunun gayrisafi yurt içi hasılaya oranı 2025'in ilk çeyreğinde yüzde 9,7 olmuştur. Bu oran gelişmekte olan ülkelerde yüzde 47,2, küresel ortalamadaysa yüzde 59,5'tir. Dolayısıyla Türkiye, hane halkı borçluluğu açısından pozitif ayrışmakta bu da makroekonomik istikrar açısından önemli bir avantaj sunmaktadır.

Sosyal sigorta kapsamındaki nüfus oranı 2024 yılında yüzde 89,7'ye ulaşmıştır. Kayıt dışı istihdamla mücadele, sosyal sigorta prim teşvikleri ve veri tabanı iyileştirmeleriyle sosyal güvenlik kapsamı genişlemektedir. Bununla birlikte aktif pasif oranı 2022 yılında 2 iken 2023 yılında 1,66'ya, 2024 yılında ise 1,61'e gerilemiştir. Bu durum emeklilik koşullarında yapılan değişikliğin doğal bir sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. Sistem uzun vadede mali sürdürülebilirliğin güçlendirilmesine yönelik adımlarla desteklenmelidir.

Deprem bölgesinde, biliyorsunuz, Şubat 2023'te büyük bir yıkım oldu. Depremlerin yaralarını sarmak için 2025 yılında 493 milyar TL harcama yapılması planlanıyor. Deprem harcamaları hariç bütçe açığının gayrisafi yurt içi hasılaya oranının yüzde 2,8'e gerilemesi bekleniyor.

Deprem sonrası mikro, küçük ve orta ölçekli işletmelerin desteklenmesi amacıyla 20,5 milyar TL destek sağlanmış, 60 bini aşkın işletmeye ödeme yapılmıştır. 41 milyar TL'yi aşan kira yardımı yapılmış; taşınma, vefat ve tahliye destekleriyle toplam ödeme 74 milyar TL'ye ulaşmıştır. Ayrıca, 14 acil durum hastanesi yatırım programına alınmış, 707 bin kişiye geçici barınma hizmeti sağlanmıştır. Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremler sonrasında 452.983 konutun ihalesi yapılmış, 304.836'sı hak sahiplerine teslim edilmiştir. Yıl sonuna kadar 452.983 konutun da teslim edilmesi planlanmaktadır. Böylece tüm vatandaşlarımız güvenli, sağlam konutlarına, sıcak yuvalarına kavuşmuş olacaktır.

Kadim şehrimiz Adıyaman'da 6 Şubat depremleri sonrasında toplam bağımsız bölüm sayısı 74.900 olup il geneli kentsel konut toplamı 31.272, kırsal konut sayısı 8.874, yerinde dönüşüm toplam ruhsat alan bağımsız bölüm sayısı ise 31.500 ve iş yeri sayısı da 3.263'tür. Yerinde dönüşümde 23 bin bağımsız bölüme de hibe kredi desteği verilmiştir.

Adıyaman'ımızda başta sağlık tesisleri, ulaşım ve altyapı, turizm, tarım, sanayi, eğitim ve spor tesislerine pozitif ayrımcılık yapılması bizim en büyük arzu ve talebimizdir. Bu konuyla ilgili desteklerinizi bekliyoruz.

Adıyaman, depremlerden en fazla etkilenen illerden biri olup tarihî ve kültürel mirasın korunması bakımından yeniden imar sürecinin önemli bir parçası; bu anlamda karşımıza kültürel ve tarihî yapılar da çıkıyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığımız, Vakıflar Genel Müdürlüğümüz ve ilgili kurumlarla koordinasyon içinde taşınmaz kültür varlıklarının hasar tespitleri tamamlanmış, restorasyon projeleri hazırlanmış, uygulama aşamasına geçilmiştir. Ulu Camisi, Kap Camisi, Besni Kurşunlu Camisi, Çarşı Camisi, Eskisaray Camisi, Yenipınar Camisi, Mahmut Ensari Türbesi, Abuzer Gaffari Türbesi, Musalla Camisi gibi şehrimizin önemli varlıkları restorasyon ve güçlendirilme konusunda titiz bir çalışmayla ayağa kaldırılmaya çalışılıyor. Bu kapsamda Adıyaman merkezde yer alan tarihî ve kültürel yapıların özgün mimarisine uygun olarak restore edilmesi ve yeniden ibadete açılması yönündeki çalışmalar büyük bir hassasiyetle sürdürülüyor. Kadim şehrimizin önemli değerlerinden Mahmut Ensari Türbesi restorasyonu ve onarımı da tamamlanmıştır. Bu çalışmalar sadece yapıların onarımını değil, aynı zamanda şehrimizin bin yıllık kültürel mirasının korunmasını, gelecek nesillere aktarılmasını, Adıyaman'ın kültürel kimliğinin yeniden ihyasını amaçlamaktadır.

Afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi çalışmaları hızla devam etmektedir. Bu bağlamda, Türkiye genelinde 59 ilde 291 riskli alan, 39 ilde 191 kentsel dönüşüm projesi, 11 ilde 20 yenileme alanı ilan edilmiştir. Toplamda 2 milyon 350 bin bağımsız birim dönüşüm kapsamına alınmıştır.

Deprem bölgesindeki şehirlerin tarihî, sosyal ve kültürel dokuları korunarak iklim değişikliğine dayanıklı, yaşam kalitesi yüksek yeni yerleşim alanları oluşturulmaktadır. Deprem, Türkiye'nin bir gerçeğidir, tüm toplum olarak depreme hazırlıklı olmak zorundayız.

2025 yılının Şubat, Mart ve Nisan aylarında meydana gelen zirai donlardan 65 ilde 16 ürün zarar görmüş olup bununla ilgili destekleme ödemesi yapılmıştır.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Yapılmadı, yapılmadı; yarısı yapılmadı.

RESUL KURT (Adıyaman) - Bu kapsamda sigortası olmayan veya teminat dışı kalan çiftçilere 23,6 milyar TL ödeme yapılmıştır. TARSİM kapsamında sigortalı üreticilere ise 23 milyar TL hasar tazminatı ödenmektedir.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - ÇKS'si olmayana yapılmadı, perişan oldu millet.

RESUL KURT (Adıyaman) - KÖYDES yatırımları, iskân projeleri ve barajlardan etkilenen alanların yeniden yerleşimi için 7,9 milyar TL kaynak ayrılmıştır.

2025 yılında faiz dışı harcamaların 12,6 trilyon TL düzeyinde gerçekleşmesi, bütçe ödeneğinin 159,6 milyar TL altında kalması beklenmektedir.

Personel giderleri ve sosyal güvenlik primleri toplamıysa 4,1 trilyon TL'ye ulaşacaktır. Memur maaş artışları ocak ayında yüzde 11,54 temmuzda 15,57 olarak gerçekleşmiştir. 4/A kapsamında SSK'lı çalışan işçiler için ise ocak ayında yüzde 24, yine temmuzda yüzde 11 oranında artış uygulanmıştır kamu çalışanları yönünden.

Sayın Başkan, Türkiye ekonomisi küresel belirsizliklerin arttığı bir dönemde dahi istikrarlı büyüme, güçlü istihdam artışı ve mali disiplin çizgisini sürdürmektedir. Deprem bölgesindeki yeniden imar ve kültürel restorasyon çalışmaları, ihracatta devam eden artış, hane halkı borçluluğundaki düşük oranlar, sosyal güvenlik kapsamındaki genişleme ülkemizin dayanıklılığını açıkça ortaya koymaktadır.

2026 yılına giderken Türkiye Yüzyılı vizyonu doğrultusunda üretimi, istihdamı, kültürü, adil bölüşümü ve sürdürülebilir kalkınmayı esas alan politikalarla güçlü bir ekonomik ve toplumsal yapıyı Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde hep birlikte inşa edeceğimize inanıyor, sözlerime son verirken 2026 bütçesinin hayırlı olmasını diliyor, herkesi saygıyla selamlıyorum.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Sayın Kurt, teşekkür ederim.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Bu zirai donla ilgili ödemelerin tamamı yapılmadı, o yanlış bir bilgi.

RESUL KURT (Adıyaman) - Yapıldı Ağabey, hepsi yapıldı. Ağabey, son şey sırasına göre...

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Bu hafta eylem yaptı köylüler, ödeseydiniz yapmazlardı belki.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Çiftçi Kayıt Sistemi'ne dahil olmayana hiçbir ödeme yapılmıyor.

RESUL KURT (Adıyaman) - Ağabey, kayıt sisteminde olmayan çiftçi değil zaten.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - O da üretici değil mi, onun da bahçesi var, onun da ağacı var, onun da ürünü var?

RESUL KURT (Adıyaman) - Niye kayıt olmamış?