MEHMET TAHTASIZ (Çorum) - Sayın Bakan, kıymetli milletvekilleri; az önce biz bu Millî Eğitim Bakanlığının önündeydik. Millî Eğitim Bakanlığının önünde kimler vardı? EĞİTİM İŞ Genel Başkanı ve 50 civarında öğretmenimiz vardı ve o öğretmenlerimiz ne istiyordu? Çocuklarımızın iyi eğitim almasını, okula aç gitmemesini, MESEM uygulamasının kapatılmasını, ücretli öğretmenliğin son bulmasını. 65 binlerden aldığınız atanmayan öğretmenlerin 1 milyon 200 bine çıktığını... Siz kendi öğretmenlerinizin yürüme hakkını ve kendi Millî Eğitim Bakanlığınıza girmesini engellediniz Sayın Bakan. Ve bakın, Sayın Bakan, bu tarikatlar İstanbul'da cirit atarken, rahat rahat yürürken siz bu laik Türkiye Cumhuriyetinin Atatürkçü öğretmenlerini, çocukların daha iyi eğitim almalarını isteyen, bir bardak temiz su içmesini isteyen öğretmenlerini maalesef yürütmediniz. Apar topar Güvenpark'a kadar polis eşliğinde öğretmenlerimizi maalesef derdest ettirdiniz Sayın Bakan. O talimatı kim verdiyse onu buradan kınıyorum.

Biz çağdaş eğitim olsun istiyoruz. Bakın, Sayın Bakan, kendi ilimden bir okul örneği göstereyim. Bu okulda çocuklar maalesef, masa sandalye olmadığı için, siz bir öğün yemek vermediğiniz için bu çocuklar duvar kenarlarında, koridorlarda yemek yemek zorunda kaldı. Bir tarafta bakanın oğlu, diğer tarafta da halkın çocukları var Sayın Bakan. Bu eğitimi siz özel ve paralı eğitime muhtaç ettiniz. Bu, Çorum'da yaşandı Sayın Bakan. Evet, sizin çocuklara reva gördüğünüz bu. İşte, çocuk işçi. Bu çocuk işçilerin birçoğu sizin uyguladığınız sistemden dolayı hayatını kaybediyor Sayın Bakan. Bu çocukların asıl olmaları gereken yer okullar ama sizin yaptığınız bu düzende bu çocuklar nerede? Sanayide can çekişiyor Sayın Bakan, hayatını kaybediyor.

Evet, sabah da söyledik Sayın Bakan. Bakın, bir okulda 4 tane tabela var, bir okulda dört 4 tabela var. Bu yüzden çocuklar... Az önce sayın milletvekili de söyledi, sizin uyguladığınız bu yaz saati uygulamasından dolayı sabahın köründe okula gitmek ve okuldan gelirken köpek saldırısına uğramak zorunda kalıyorlar. Sayın Bakan, aynı zamanda bizim çocuklarımız da iyi eğitim görmek, aynı o bakanların, o Cumhurbaşkanı torunlarının Amerika'da okuduğu gibi rahat temiz okullarda okumak istiyor.

Ben kendi ilimden de 81 ilde yaşanan sorunlardan da bahsetmek istiyorum. Çorum'da deprem güçlendirmesi amacıyla yıkılan okullar hâlen yapılmadı. Bu nedenle birçok okulda ikili eğitime geçilmiş; öğrenciler sabah güneş doğmadan okula gidiyor, karanlıkta gelmek zorunda kalıyor. Pek çok okul fiziki olarak hazır olmadan eğitim öğretim yılına başladı. Bazı okullarda öğrencilerin yemek yiyecekleri masa bile bulunmuyor, az önce gösterdim. 5'inci sınıf bir öğrencimizin köpek saldırısı sonucu parmağı koptu.

Liselerde sınıf birleştirmeleri yapılmış, meslek liselerinde bölümler kapatılmış. Bu nedenle Çorum'da her 10 öğretmenden 1'i norm fazlası durumuna düşmüştür.

İki yıl önce merkezdeki taşımalı eğitim kapsamındaki okullarda Millî Eğitim Bakanlığının gönderdiği yemekten öğrenciler zehirlendi.

Çorum'da hiçbir taşımalı okulda hizmetli bulunmuyor. Sobalı okullarda sobayı yakacak, tuvaletleri temizleyecek kimse yok. Bu işleri yapsınlar diye size okul aile birlikleri işçi buluyor.

Kargı ilçemizde öğretmenevini yıktınız, yenisi hâlâ yapılmadı, atanan öğretmenler konaklayacak yer bulamıyor.

Mecitözü Doğu Mahallesindeki ilkokulu yıktınız, yerine yenisi yapılmadı. Öğrenciler başka okullara gitmek zorunda kaldığı için ciddi mağduriyetler oluyor.

Alaca ilçemizde aynı branşta öğretmen olan çiftten kadın olanın Ortaköy ilçemize resen ataması yapılmış, valilik oluru ve İLMEM bilgisiyle eşler arasında becayiş görevlendirmesi yapılmış. Bu usulsüzlük derhâl düzeltilmelidir. Devlet kurumları hiçbir ailenin oyuncağı değildir.

Yine, norm fazlası olan bir öğretmen merkezden ilçeye resen atanmış, bir hafta sonra aynı okula aynı branştan norm verilmiştir. Bu tür durumlar öğretmenlerin çalışma şevkini, barışını bozmuş, eğitim ortamında huzursuzluk yaratmıştır.

Evet, okullarda kantinler gerçekten fahiş fiyatla ürün satmakta, çocuklar maalesef okuldan aç dönüyor ve Çorum'da siz Çeşmeören Yatılı Bölge Okulu acemi birliği yapılacak diye hâlâ çürüyor.

Laçin Çamlıca Çok Programlı Anadolu Lisesi çürüyor. Çorumda hiçbir yatılı bölge okulu kalmadı. En acısı da Çorum'da tıp fakültesi var ama tıp fakültesinin morfoloji binası olmadığı için öğreticiler maalesef liseden bozma bir okulda eğitim öğretim görmek zorunda kalıyorlar. Acilen Çorum Tıp Fakültesi öğrencilerinin morfoloji binası yapılmalıdır.