NECMETTİN ERKAN (Kırşehir) - Sayın Komisyon Başkanım, Sayın Bakanım, Komisyonumuzun değerli üyeleri, Bakanlığımızın kıymetli yöneticileri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

2026 yılı Millî Eğitim Bakanlığı bütçemizin ülkemize, milletimize ve geleceğimizin teminatı evlatlarımıza hayırlı olmasını diliyorum.

Bugün burada sadece bir bütçe değil, bir milletin istikbalini, bir medeniyetin eğitimle yeniden inşasını konuştuğumuzu bilmenizi isterim. Çünkü eğitimin bütçesi bir ülkenin geleceğine dair iradesinin aynasıdır. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde başlatılan "Türkiye Yüzyılı" vizyonu bu iradenin en somut yansımasıdır.

Türkiye'nin eğitim seferberliğinin omurgasını Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli oluşturmaktadır. Bu model sadece yeni bir müfredat değil, medeniyetimizin köklerinden beslenen bir değerler sistemi, çağın ihtiyaçlarına cevap veren bir bilgi ve beceri düzenidir. Bu model; bilgiyle ahlak, teknolojiyle hikmet, eğitimle irfanı yeniden buluşturmaktadır. Bu modelde çocuklarımızın sadece meslek sahibi değil, aynı zamanda iyi birer insan, iyi birer vatandaş yetişmesi hedeflenmektedir. Unutmayalım ki bu hedefler, memlekete sevdalı herkesin, ortak medeniyetin tasavvurudur.

Değerli milletvekilleri, AK PARTİ iktidarları döneminde eğitime yapılan yatırımlar, cumhuriyet tarihimizin en kapsamlı eğitim yatırımlarıdır. Derslik sayısından öğretmen kadrosuna, okul öncesinden yükseköğretimine kadar her alanda büyük mesafeler katedilmiştir. Öyle ki 2002 yılında 40'lara varan derslik başına düşen öğrenci sayısı, bugün ülke ortalamasında 16'lara gerilemiştir. Kırşehir'de de 2002 yılında 2.731 olan öğretmen sayısı, bugün 4.300'ü aşmıştır. Derslik sayısı 1.663'ten 2.534'e, derslik başına düşen öğrenci sayısı ise ilköğretimde 25'ten 18'e, ortaöğretimde 33'ten 15'e düşmüştür. Bu anlamda, Türkiye, uluslararası normları yakalamış, çağın gereklerine uygun birer eğitim altyapısına ulaşmıştır. Bu gelişme sadece fiziki yatırımların değil, aynı zamanda insan kaynağına, öğretmen emeğine ve çocuklarımızın geleceğine yapılan yatırımların da göstergesidir. Bugün Türkiye'nin her köşesinde çocuklarımız daha modern binalarda, daha donanımlı öğretmenlerle, daha güçlü bir eğitim altyapısına sahip şekilde öğrenim görmektedir. Bu güçlü tablo inanıyorum ki Türkiye'yi muasır medeniyet seviyesine taşıyacaktır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün 21'inci yüzyılın dünyasında ülkeler arası rekabet artık sadece ekonomik değil, aynı zamanda eğitim odaklı bir rekabettir. Bu rekabette güçlü bir şekilde var olabilmek için eğitimin bir beka meselesi, bir kalkınma stratejisi, bir millî güvenlik unsuru olarak görülmesi elzemdir. Bu anlayışın tezahürü olarak hazırlanan Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'yle bilgiyi üretime dönüştüren, değerleriyle bağ kuran dijital çağı yönetecek nesiller yetiştirilmesi hedeflenmektedir. Bu amaçla; kodlama, yapay zekâ, uzay teknolojileri, tarım, enerji, sanayi gibi alanlarda da yeni nesil müfredatlar hazırlanmış, okullarımız bilim, sanat, üretim merkezleri hâline getirilmeye çalışılmaktadır. Elbette eğitim alanında biraz önce saydığım adımlar atılırken sürecin toplumun tüm paydaşları tarafından da sahiplenilmesi, desteklenmesi gerekmektedir. Topyekûn bir başarı ancak böyle bir bakış açısıyla sağlanabilir. Bu anlamda, Millî Eğitim Bakanlığının toplumsal iş birliği için Şule Yüksel Şenler Vakfı gibi vakıflarla yürüttüğü projeleri önemsiyor ve destekliyorum. Özellikle de okuma kültürünün gelişimi adına bu yöndeki iş birliklerinin toplumun tüm kesimini kapsayacak biçimde geliştirilmesi sadece eğitim camiası için değil ülkemizin kültürel zenginliği ve geleceği açısından da hayati bir öneme sahiptir. Özellikle okul kütüphanelerinin sayısının artırılması, yenilikçi, modern, fiziki ortamlar ile eğitim ve öğretim faaliyetlerini destekleyecek niteliğe erişmesi gerekmektedir. Bu sayede çocuklarımızın okuma kültürü desteklenirken kütüphane deneyiminin kazanılmasıyla hayat boyu bilgi edinme, anlama, hayal kurma ve bilgi kullanılma deneyimi kazandırılacaktır. Böylelikle, çocuklarımız sadece eğitimleri boyunca değil yaşamları boyunca kütüphane kullanma alışkanlığını kazanmalarını sağlayacaktır. Son yıllarda başta Cumhurbaşkanının Millet Kütüphanesi olmak üzere şehirlerimizde inşa edilen kütüphanelere olan ilgi bunun en güzel göstergesi niteliğindedir. Eğitim altyapısı konusunda önemsenen bir diğer husus ise çalışma atölyeleridir. Bu atölyelerin artırılması ve desteklenmesi çocuklarımızın yeteneklerinin keşfedilmesini sağlarken becerilerinin artırılmasını sağlayacaktır. Elbette, başta okul kütüphaneler olmak üzere belirttiğim husustaki tüm yükü Millî Eğitim Bakanlığımızın üstlenmesi beklenmemelidir. Zira eğitim alanı pek çok paydaşı olan bir memleket meselesidir. Hayırseverlerimiz başta olmak üzere gerçek ve tüzel kişilerin bu meselede sorumluluk almaları ve seferberliğe omuz vermeleri gerekmektedir.

Değerli milletvekilleri, daha önce de belirttiğim gibi, 21'inci yüzyıl dünyasında rekabet sadece ekonomik değil aynı zamanda eğitim odaklı bir rekabettir. Bu noktada, Millî Eğitim Bakanlığımız küresel dinamikleri dikkatle takip etmekte ve eğitim teknolojilerinin dönüşümü çağın gereklerine uygun biçimde büyük bir titizlikle yürütülmektedir. Bu vizyonla, yurt genelinde tüm okulların teknolojik altyapıları güçlendirirken öğretmenlerin ve öğrencilerin dijital becerileri çeşitli uygulamalarla artırılması hedeflenmektedir. EBA gibi uygulamalar, güçlü internet altyapısına entegre etkileşimli tahtalar ve yürütülen dijital iş birlikleri bu vizyoner bakış açısı niteliğindedir. Dijital dönüşümde son yıllarda öne çıkan bir diğer husus ise yapay zekâ uygulamalarıdır. Millî Eğitim Bakanlığı Yapay Zekâ Eylem Planı ve Politika Belgesi'ni hazırlayan ilk Bakanlıktır. Yine, bu noktada, Millî Eğitim Bakanlığı bünyesinde Yapay Zekâ ve Büyük Veri Uygulamaları Daire Başkanlığı kurulmuştur. Bu Başkanlık tüm verileri bünyesinde analiz etmekte, modeller ve simülasyonlarla Türkiye'nin eğitim altyapısını çok daha hızlı güçlendirmektedir. Kurulan bu birimin geliştirdiği yapay zekâ uygulamaları ve verileri analiz ederek eğitime yaptığı katkının önümüzdeki yıllarda daha da anlaşılacağı kanaatindeyim.

Sözlerime son verirken Sayın Bakanımıza Kırşehir'e gösterdiği ilgi ve eğitim altyapısının güçlenmesi için verdiği kıymetli desteklere teşekkür ediyorum.

Millî Eğitim Bakanlığımızın 2026 bütçesinin ülkemize, milletimize ve geleceğimizin teminatı evlatlarımıza hayırlı olmasını temenni ediyorum.

Hepinizi saygılarımla selamlıyorum.