KOMİSYON KONUŞMASI

MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Bu şekilde getirilen bir muafiyet denetimsiz bir şekilde kamu araçlarının kullanım sayısını arttırır. Devlet malı statüsündeki araçların kişisel kullanım için riski artar; geçmiş örneklerde görüldüğü gibi artmış durumda. Bu, anayasal açıdan, eşitlik ilkesi açısından büyük bir adaletsizliktir. Anayasa’nın 10'uncu maddesi uyarınca kamu kurumları arasında dahi eşitlik ilkesi gözetilmelidir ama bu ihlal ediliyor. Kamu hizmetini yürüten kurumlar arasında birine vergi muafiyeti tanımak, diğerine tanımamak ayrımcı mali bir uygulama niteliğindedir.

Ayrıca, Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanunu'nun sistematiği gereği yalnızca belirli kamu hizmeti araçları, örneğin, ambulans, itfaiye, emniyet aracı için istisna öngörülürken buradaki araçların da bu kategoriye dâhil edilmesi kanunun amacına aykırı ve genişletici bir yorum anlamına gelmektedir. Devlet malı statüsündeki araçların kişisel riski açısından artırılmış olur ki bu, hakikaten bu kurum için ayrıcalık bir durum yaratmış olur.

6'ncı maddeyle ilgili de geldiğimiz zaman, yine bunlara bu alım satımlarda tapu harcı ödenmeyecek. Bilmiyorum analizi yapıldı mı, yapılmadı mı; gelir azaltıcı bir durum söz konusu olur. Bu durumda taşınmazların satışında saydamlık ve hesap verilebilirlik ilkeleri zedelenmiş olur. Denetimsizlik riski artar. Bu muafiyetin keyfî uygulamalara açık olması, rant yaratma veya taşınmazların düşük değerle devri riskini artırmış olur. Tapu harcı merkezî bütçeye doğrudan gelir sağlayan bir kalemdir; burada muafiyetin sağlanması, gelir kaybına sebebiyet vermiş olur. Yani bu açıdan, vergi adaletini kısacası bozar değerli arkadaşlar.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)