BAŞKAN - Sayın Türeli, buyurun lütfen.

Arkadaşlar, Sayın Türeli bir şey söyleyecek de anlayamıyoruz.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Sükûneti sağlayın Sayın Başkan, ondan sonra konuşayım ben.

BAŞKAN - Arkadaşlar, lütfen biraz sessizlik.

Evet, Sayın Türeli, buyurun. (AK PARTİ ve CHP sıraları arasında karşılıklı laf atmalar)

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Şimdi, arkadaşlar, Sayın Başkan; bakın, bu konu hep basınla ilgili, basının çalışma koşullarına ilişkin olan... Divan müdahale etsin diye hep söyledik biz bunu, daha önce de söyledi arkadaşlarımız, bugün artık bu noktaya geldi.

BAŞKAN - Ama yani, bakın, her bakanlığa aynı sayıda kamera gelmiyor ki ne yapabilirim ben yani? Yapabileceğim bir şey yok ki.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Anladım ama o zaman, Divan olarak çözün.

BAŞKAN - Ben Divan olarak, bakın, Komisyonun çalışmalarını düzgün bir şekilde yapacak ortamını temin etmekle zorunluyum.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Edin o zaman, kaçıncı keredir söylüyoruz, ilk baştan itibaren söylüyoruz.

BAŞKAN - Kameraman arkadaşlar, lütfen...

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Yani bizden gelmesi ya da şey grubundan, ne fark eder?

BAŞKAN - Lütfen çıkalım, buyurun.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Şimdi arkadaşlar istiyor diye... Burada arkadaşlar görevlerini yapıyorlar.

Şimdi, bakın...

BAŞKAN - Sayın Türeli, söz istediniz, cevap verin.

MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - Sizin önünüzde yapsınlar o zaman.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Daha önce yapıyordu önünüzde, itiraz ediyorduk, konuşmuyorduk arkadaşlar.

MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - Hayır, benim önümde niye yapıyor? 5 kişi benim önümde ya! Ben göremiyorum.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Aynı, ben de seni göremiyorum.

MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - Ben Komisyonu göremiyorum.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Ya, tamam, ben de seni göremiyorum. Biz de söyledik daha önce bu konuyu. Şimdi mi geldi aklınıza arkadaşlar!

BAŞKAN - Evet, Sayın Türeli, buyurun.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Arkadaşlar, tabii...

BAŞKAN - Kameraman arkadaşlar, ya bir yerinizi alın ya koyun kameralarınızı bu ayakların üzerine ya da lütfen dışarıya çıkın.

BAŞKAN - Buyurun Sayın Türeli.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Basınımız...

BAŞKAN - Sayın Türeli...

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Şimdi, bir dakika arkadaşlar. Burada esas söyleyeceğim konu basınımızın...

BAŞKAN - Sayın Türeli...

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Tabii, söyleyeceğim şimdi Sayın Başkan.

Şimdi, bakın, Sayın Zozani biraz önce düşüncelerini anlatırken -bu artık sık sık HDP Grubunda bir alışkanlık hâline geldi- dönüp muhalefet ne yaptı diye Cumhuriyet Halk Partisine ve diğer muhalefet partilerine de "Siz ne yaptınız? Böyle bir konu var" diye bize bir anlamda, baktığınız zaman, suçlama getiriyor. Böyle bir şeyi kabul etmiyoruz.

Bakın, bu bize bunu yeniden, tekrar kendimizi, düşüncelerimizi netleştirme ihtiyacı var, bunu söyleyelim. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak her zaman demokrasiden ve hukuk devletinden yanayız. Türkiye'nin sadece bir bölgesi için, bir taraf için, bir yer için, bir il için değil; Türkiye'nin neresinde bir olay varsa Cumhuriyet Halk Partisi orada. Uludere'deyiz, Gezi Parkı'ndayız, nerede bir olay varsa Cumhuriyet Halk Partisi olarak içindeyiz. Genel Başkanımız Sayın Kılıçdaroğlu bizzat gidiyor.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sıkıntı orada zaten.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Ya, ne demek sıkıntı var! Sorunlara gitmeyelim mi, olur mu öyle şey! Yapma böyle, Sayın Aydemir, yapma. Böyle bir şey yok.

BAŞKAN - Sayın Aydemir...

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Bakın, tabii, yani Suriye sorunu, Hatay'da yaşanan sorunlara bakın. Sayın Güneş burada, gene aynı şekilde, komisyonlarımız oluşuyor, milletvekilleri her yere gidiyoruz, her zaman her sorunda varız.

İnsan hakları ihlallerinin sonuna kadar takipçisiyiz. Orantısız güç kullanımını hep söyledik, tekrar söylüyoruz.

BAŞKAN - Sayın Türeli, siz söz hakkınızı mı kullanıyorsunuz?

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Bir dakika, bitireceğim Sayın Başkan.

Şimdi, biz söylüyoruz bunu, güvenlik ve demokrasi, özgürlük arasındaki dengede özgürlük önemlidir. Özgürlükten güvenliğe doğru giden, onu yok eden, bir hakkın kullanılmasının özünü zedeleyen her türlü uygulamanın karşısındayız. Orantısız güç kullanımına karşıyız güvenlik güçlerinin. Bunları her yerde görüyoruz, her olayda görüyoruz. Tekel işçilerine karşı da uygulandığını görüyoruz...

BAŞKAN - Sayın Türeli, bunları konuşmanızın içinde söylersiniz.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Bir dakika yahu Sayın Başkan, bir dakika. Burada arkadaşımız bir şey söyledi, ben de söyleyeyim.

O açıdan burada...

BAŞKAN - O zaman konuşmanızda söyleyin yani.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Bir dakika ya Sayın Başkan! Lütfen... Ya, bir şey var karşılıklı.

Burada ayrıca demokrasi manifestomuz var, size de onu gönderelim. Orada da tek tek Türkiye'nin nasıl demokrasinin geliştirileceğini, öz ve içerik kazanacağını da söylüyoruz. Bu açıdan böyle bir suçlamayı hiçbir şekilde kabul etmiyoruz.

Ayrıca Türkiye Büyük Millet Meclisinin gündemi önceden belirlenen bir gündem, bunu biz belirlemiyoruz ayrıca Cumhuriyet Halk Partisi olarak. Onun için de var olan konularda da bizler de düşüncemizi söylüyoruz. O yüzden lütfen buradaki şeyi doğru belirtin, varsa Hükûmete yönelik yapın eleştirilerinizi.

BAŞKAN - Sayın Türeli, teşekkür ediyorum.