| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 19 .11.2025 |
ERSİN BEYAZ (İstanbul) - Sayın Başkan, Değerli Komisyon üyeleri; 30 Ekim 2023 tarihinde Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdülkadir Uraloğlu, Kayaşehir-İstanbul Havalimanı metro hattında incelemelerde bulunduğu sırada bazı açıklamalar yapmıştı. 24 kilometre uzunluğundaki bu metro hattını 2024 Mart ayından önce hizmete açacaklarını söyledi ancak metro hâlâ bitmedi. Acaba İstanbul yerel seçimini kaybetmeniz yüzünden İstanbullulara ceza mı kestiniz? "Çalışmalarımıza yedi gün yirmi dört saat esasına göre devam ediyoruz." diyen Sayın Bakan her seferinde milletimizi oyalamaktadır. "Aynı metro hattının kalan 7,5 kilometrelik kesimi kapsamındaki Olimpiyatköy, Halkalı Stadı ve Halkalı istasyonlarını da 2024 yılı sonunda açmayı hedefliyoruz." demişti. 2025 yılı bütçe görüşmelerinde de yani geçen yıl Bakan Uraloğlu "Halkalı-Başakşehir-Arnavutköy-İstanbul Havalimanı metrosu 2'nci etabı 2025 yılı içerisinde inşallah hizmete açılacaktır." dedi. Bu "İnşallah!" hiç bitmiyor. Yine aynı hat üzerinde yaptıkları test sürüşlerinde ise "Hattımızın tamamından 2026 yılının ilk çeyreğinin sonuna kalmadan hizmet almayı hedefliyoruz, şimdiden hayırlı uğurlu olsun." dedi. Özetlersek Sayın Bakan, Halkalı-Başakşehir-Arnavutköy-İstanbul Havalimanı metrosu için öncelikle 2024 Mart ve 2024 sonuna iki ayrı tarih vermiş ve hedeflerini dile getirmiştir. 2024 Mart ayında bitmesi hedeflenen proje 2025'te "İnşallah!" diyerek sallanmıştır, şimdi de "2026 yılında bitecek." denmektedir. Açıkça görüyoruz ki Ulaştırma Bakanı ya sürekli olarak yanlış bilgilendiriliyor ya da kasıtlı olarak siyasi çıkar amaçlı olarak halkımıza doğru söylemiyor. Vatandaşımız sonuca bakar, proje bitince müjdeyle açılışı yapılan işler aradaki kayıp yılları geri getirmez. Her seferinde ertelenen, geciktirilen projelerden geçen yıllar boyunca faydalanamayan vatandaşımızın zararı göz ardı ediliyor. İstanbul Havalimanı metrosu yılan hikâyesine dönmüştür. Bakanın yanlış bilgilendirmeleri, hesap verilebilirlik açısından sorunlu, kamu kaynaklarının israfı açısından milletimizin cebinden çıkan milyarlarca liranın vebaline neden olmaktadır.
Değerli milletvekilleri, 2025 yılına damgasını vuran ve vatandaşımızın ciddi anlamda canını yakan bir diğer konu da trafik cezaları meselesidir. Vatandaşımızın tabiriyle söylüyorum: "Devlet, vatandaşına tuzak veya pusu kurar mı?" diyorlar. Ülke genelinde hız limitleri kargaşası hâlâ giderilmemiştir. Sürücüler "Kaçla gidersek gidelim muhakkak ceza geliyor." diye isyan ediyorlar. 110'luk yolda birden 70'lik bir alana girildiği ve anında radarla ceza yazıldığı gibi birçok örnek, vatandaşımızın zararına olmaktadır.
Bakanlığınızın cezalarla ilgili cetvelinde 2026 yılı için idari para cezalarını 81 milyar 518 milyon olarak belirlemişsiniz, yine trafik cezalarını da 93 milyar 112 milyon olarak belirlemişsiniz. Vergileri anladık, vergiler bir parametre içinde kabul edilebilir. Ancak cezaları hangi objektif kritere hangi bilimsel gerekçeye göre belirlediğinizi açıklayamıyorsunuz. Bir de "2026, 2027, 2028" diye her geçen yıl büyüyen cezaları da cetvelinizde gösteriyorsunuz. Devletin görevi, vatandaşın kurallara uyduğu düzenli bir ulaşım ağında sağlıklı ve verimli bir sistem kurgulamak değil midir? Yoksa devlet, sizin gözünüzde sürekli ceza keserek iktidara para kaynağı oluşturmaya çalışan bir yapı mıdır?
Trafik cezalarıyla ilgili Ekim 2025'te gelen kanun teklifi aniden Genel Kurul gündeminden çekilmiştir. Kanun teklifi, trafik kazalarını önleme iddiasıyla hazırlanmıştı. Ayrıca, kanun teklifinde cezalarının artırılmasına ilişkin maddeler de vardı. Bu kanun teklifi, vatandaşımızı tabiri caizse cezayla terbiye etmeye çalışıyor. Trafik ekipleri ve ekipmanlarını, araç ve radar sayılarını artırdığını beyan eden İçişleri Bakanının sözlerinden anlıyoruz ki AK PARTİ iktidarı, öngörülen yüksek trafik cezalarıyla trafik güvenliğini tesis etmekten ziyade tükeniş bütçesine, batan ekonomiye gelir kaynağı sağlamaya çalışıyor. Ulaştırma Bakanının Küresel Ulaştırma Koridorları Forumu'na ilişkin basın toplantısında "Trafik cezası kesildi de bütçeye şu kadar kaynak sağlandı vesaire Türkiye'nin bütçesi oraları çok fazla geçti. Ülkemizin öyle bir kaynağa ihtiyacı yok." ifadeleri de bu mantıkla ve gerekçeyle uyuşmuyor. Tüm bu çelişkiler Ulaştırma ve İçişleri politikalarının plansız yürütüldüğünü gösteriyor.
Teşekkür ederim.