| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 17 .11.2025 |
SEYDİ GÜLSOY (Osmaniye) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Sayın Başkanım, Plan ve Bütçe Komisyonumuzun saygıdeğer üyeleri, Sayın Bakanım, Sayın Bakan Yardımcılarımız, kurumlarımızın saygıdeğer yöneticileri, bürokratları, değerli basın mensupları; ben de hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.
İçişleri Bakanlığımız huzur, güvenlik ve kamu düzenini sağlama görevini en yüksek sorumluluk bilinciyle yerine getirmektedir. Güvenli, huzurlu, güçlü ve dirençli bir Türkiye inşa etme vizyonuyla hareket eden Bakanlığımız, toplumun her kesimine dokunan hizmetleri etkin, şeffaf ve vatandaş odaklı bir anlayışla yürütmektedir. Göçten nüfus hizmetlerine, afet yönetiminden asayişe kadar bir alanda faaliyet gösteren İçişleri Bakanlığı, her koşulda milletin esenliğini, devletin sürekliliğini ve toplumsal dayanışmayı teminat altına alma kararlılığındadır.
Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; İçişleri Bakanlığımızın görev alanı yalnız, kolluk kuvvetlerinin sevk ve idaresinden ibaret değildir. Bakanlığımız, güvenlikten afet yönetimine, nüfus hizmetlerinden göç yönetimine kadar kapsamlı bir yönetim anlayışı yürütmektedir. Emniyet ve Jandarma teşkilatımız hem sınırlarımızın içerisinde hem de sınır ötesinde yürüttükleri kararlı operasyonlarla suç ve suç örgütleriyle mücadelede önemli başarılar elde etmiştir. Bu başarılar sayesinde şehirlerimiz daha huzurlu, vatandaşlarımızın günlük yaşamı daha güvenli hâle gelmiştir. Tüm güvenlik güçlerimize bir kez daha teşekkür ediyor, şükranlarımı sunuyorum.
Diğer bir önemli konu ise düzensiz göçle mücadelenin etkin ve kararlı bir şekilde sürdürülmesidir. Ülkemiz hem coğrafi konumunun hem de bölgesel gelişmelerin doğal bir sonucu olarak uzun yıllardır yoğun bir göç baskısına maruz kalmaktadır. Türkiye, Asya ile Avrupa arasında bir geçiş noktası olması çerçevesinde çatışmalar, ekonomik istikrarsızlıklar ve insani krizler nedeniyle yoğun bir hareketliliğin merkezinde yer almaktadır. Bu durum, göç yönetimini sadece teknik bir idari süreç olmaktan çıkararak ulusal güvenliğimizin ve toplumsal dengemizin en kritik başlıklarından biri hâline getirmiştir. Türkiye bu süreci hem insan onuruna yakışır şekilde hem de hukukun üstünlüğünden taviz vermeden yönetmektedir. Düzensiz göçle mücadele yalnız bir güvenlik meselesi değil aynı zamanda sosyal barışı ve ulusal güvenliğimizi doğrudan ilgilendiren stratejik bir konudur.
Değerli milletvekilleri, İçişleri Bakanlığımızın yürütmekte olduğu önemli çalışma alanından biri de vatandaş odaklı dijital hizmetlerdir. Günümüz dünyasında teknolojinin sunduğu imkânlardan en verimli şekilde yararlanmak, vatandaşlarımızın günlük yaşamını kolaylaştırmak ve kamu hizmetlerini daha erişilebilir kılmak artık bir zorunluluk hâline gelmiştir. Bu doğrultuda yapılan dijital dönüşüm hamleleri özellikle Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü bünyesinde büyük bir ivme kazanmıştır. Dijitalleşme sayesinde vatandaşlarımızın uzun kuyruklarda beklediği birçok işlem artık birkaç dakika içerisinde tamamlanabilmektedir. E-Devlet üzerinden sunulan hizmetler genişletilmiş, kimlik kartı başvurularından adres beyanına, pasaport işlemlerinde nüfus kayıt örneği teminine kadar pek çok işlem hızlı, güvenli ve kesintisiz bir şekilde yapılabilir hâle gelmiştir. Böylece hem vatandaşlarımızın bürokratik yükünü önemli ölçüde azaltmış hem de kamu kurumlarımız iş yükünü daha etkin bir yapıya kavuşturmuş bulunmaktayız. İçişleri Bakanlığımızın bu alanda atmış olduğu adımlar hem çağın gereklerine uyum sağlamak hem de vatandaş memnuniyetini esas alan bir hizmet anlayışının somut göstergesidir. Devletimizin kapısını vatandaşlarımızın cebine taşıyan bu çalışmalar Türkiye'nin dijital dönüşüm vizyonunun en başarılı uygulamalarından biri olmaya devam etmektedir.
Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; bugün özellikle değinmek istediğim konu, afet yönetimi ve toplumun dirençliliğidir çünkü afet dediğimiz olgu hiçbir siyasi farklılık, hiçbir coğrafi ayırım gözetmeyen her an hepimizin kapısını çalabilecek bir gerçektir. Hepimizin bildiği gibi, 6 Şubat depremleri bize bir kez daha göstermiştir ki afet yönetimi yalnızca kriz anında verilen tepkiden ibaret değildir; afet yönetimi, riski azaltmak, hazırlık, müdahale ve iyileştirme sürecinin tamamını kapsayan bütüncül bir anlayış gerektirir. İçişleri Bakanlığımıza bağlı olan Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığımız yerel yönetimler, kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları ve gönüllülerle birlikte büyük bir koordinasyon içinde çalışmaktadır. Bu çerçevede, her yatırım hayata geçirilirken, her proje güçlendirilirken her kapasite vatandaşımızın canını, malını ve geleceğini güvence altına alacak bir adımdır. Bizler bu bilinçle afetlere karşı daha dirençli bir Türkiye için üzerimize düşen tüm sorumluluğu yerine getirmeye kararlıyız.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ülkemiz coğrafi konumu gereği farklı afet riskleriyle karşı karşıya olan bir coğrafyadadır. Yaşanan depremler insan kaybı açısından dünyada 3'üncü, etkilenen insan sayısında da 8'inci sıradadır. Ortalama olarak da ülkemize her yıl büyüklüğü 5 ila 6 arasında değişen en az bir deprem meydana gelmektedir. Depremlerden sellere, yangınlardan heyelanlara kadar uzun, geniş risk yelpazesi bizlere bir gerçeği açıkça göstermektedir: Afetlere karşı daha güçlü bir hazırlık güçlü bir devletin temel göstergesidir. Bu anlayışla, AFAD yıllardır yalnızca afet anlarında değil afetlerden önce ve sonra da milletimizin yanında yer almaktadır. Afet öncesi risk azaltma çalışmaları, eğitim seferberlikleri, gönüllülük programları ve modern erken uyarı sistemleriyle ülkemizin afetlere karşı dayanıklılığını her geçen gün artırmaktadır. Özellikle 6 Şubat 2023 tarihinde yaşadığımız birçok ilimizle birlikte Osmaniye'mizi de etkileyen büyük deprem felaketi bizlere hem dayanışmanın hem de hazırlığın önemini bir kez daha hatırlatmıştır. O zor günlerde devletimizin tüm imkânları seferber edilmiş, AFAD koordinasyonunda yürütülen arama, kurtarma, barınma, gıda ve psikososyal destek faaliyetleriyle milletimizin yaraları sarılmıştır. Bugün hâlâ o illerimizde kalıcı konut projeleri, altyapı güçlendirme çalışmaları ve ekonomik destek programları kararlılıkla devam etmektedir. Bu süreçte AFAD'ın üstlendiği lojistik koordinasyonu ve barınma operasyonları küresel çapta dahi nadir görülen bir büyüklüktedir. Deprem bölgesindeki çadır kentler ve konteyner kentlerin kurulması, milyonlarca insana geçici barınma sağlanması ve gıda zincirinin kesintisiz işletilmesi devletimizin gücünü ve koordinasyon yeteneğini kanıtlamıştır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; AFAD, sadece bir kriz yönetim kurumu değil, aynı zamanda toplumsal bilinç ve dayanışma ruhunun sembolüdür. AFAD, gönüllülük sistemiyle binlerce vatandaşımızı eğitimlerden geçirerek afet anında profesyonel ekipleri omuz omuza çalışabilecek düzeye ulaştırmıştır. Bu, devlet ile milletin el ele verdiği dayanışmanın en güçlü örneklerinden biridir. Bu gönüllülük ordusu, sadece arama kurtarma değil, aynı zamanda farkındalık eğitimlerinin yaygınlaştırılmasında kritik bir rol oynamaktadır. İçişleri Bakanlığımızın Afet Eğitim Yılı kapsamında başlattığı seferberlikle on milyonlarca vatandaşımıza ulaşılmış, afet farkındalık eğitimi bilinci ülkenin en ücra köşelerine dahi taşınmıştır.
Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; bugün dünyada iklim değişiklikleriyle birlikte sel, yangın, kuraklık, fırtına gibi afet türleri de artmaktadır. Bu nedenle, şehir planlamalarımızda, altyapı yatırımlarımızda ve eğitim politikalarımızda "Afetlere dirençli Türkiye" vizyonunu merkez almak zorundayız. AFAD'ın yürüttüğü ulusal afet risk azaltma planları ve yerel dayanıklılık projeleri bu vizyonun en somut adımlarıdır. Afetlere karşı hazırlıklı olmak sadece devletin değil her bir kurumumuzun sorumluluğudur. Her evde, her kurumda bir acil durum planı olmalıdır. Her okulda afet eğitimi verilmeli çünkü biliyoruz ki afet anında değil, afet öncesinde alınan tedbirler hayat kurtarır.
Bu vesileyle, zor şartlarda, kimi zaman canı pahasına görev yapan tüm AFAD personeline, gönüllülerimize, jandarmamıza, Emniyet teşkilatımıza ve kamu kurum görevlilerimize yürekten teşekkür ediyorum. Onların gayreti milletimizin dayanışma ruhuyla birleştiğinde hiçbir felaket bizi "Türkiye Yüzyılı" hedefimizden uzaklaştıramayacaktır. Afetlere karşı hazırlıklı, dayanıklı ve bilinçli bir Türkiye için İçişleri Bakanlığımız büyük bir operasyon yürütmekte, illerimizi ve ülkemizi daha güvenli geleceğe hazırlamaktadır.
Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; bu düşüncelerle, 2026 yılı bütçemizin hazırlanmasında emeği geçen Sayın Bakanımıza, bürokratlarımıza ve tüm personellerimize teşekkür ediyorum. Bütçenin ülkemize ve milletimize, özellikle de depremden sonra yeniden inşa sürecindeki yiğit Osmaniye'mize...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
SEYDİ GÜLSOY (Osmaniye) - ....ve her zaman yanımızda olan Sayın Bakanımıza ve ekibine yürekten teşekkür ediyorum.
Bütçemiz hayırlı uğurlu olsun.
Teşekkür ederim.