| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 14 .11.2025 |
ŞENOL SUNAT (Manisa) - Teşekkür ediyorum Başkan.
Evet, saygıdeğer Komisyon üyeleri, Sayın Bakan ve değerli bürokratlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Evet, ülkemizin en büyük döviz kazandıran sektörü, en stratejik alanı turizm konusuyla konuşmama başlamak istiyorum. Evet, turizm bu ülkenin nefes borusu, cari açığı azaltan, istihdam yaratan, hizmet sektörünün lokomotifi durumuna geçmiş ama biz hâlâ turizmi gerçek bir ihracat sektörü gibi desteklemeyi sağlayamıyoruz Sayın Bakan. Diyorum ki: Turizm işletmelerini neden ihracatçı statüsüne almıyoruz, alamıyoruz? KDV iadesi verilebilir, yurt dışı tanıtım destekleri sağlanabilir, fuar teşvikleri ve EXIMBANK kredileri uygulanabilir. Peki, neden yapılmıyor? Bu kadar basit bir adım bu kadar önemli bir sektöre neden çok görülüyor? Zaman zaman turizm işletmecileriyle görüştüğümde bunlar onların da sıkıntıları olduğu için dile getirmeyi uygun görüyorum. Evet, turizm sektöründe sürdürülebilir bir istihdam için neler yapılabilir? Ki siz turizmcisiniz, gayet iyi biliyorsunuz. En azından her yıl sezon bitince on binlerce emekçi kapının önüne konuluyor bildiğiniz gibi. Kış aylarında tesislerin ayakta kalabilmesi için Sosyal Güvenlik Kurumu teşvikleri neden uygulanmıyor? Yani işveren payına bir indirim veya destek olmak gibi. Enerji maliyetlerinde indirim sağlansa, işletmeler kışın da açık kalsa kötü olmaz. Çalışanını bütün yıl istihdam eden işletmenin desteklenmesi bu kadar zor mu Sayın Bakan? Başta Antalya gibi illerimizde, bölgelerimizde, pek çok bölgede nitelikli personel bulunmasında sıkıntı yaşanıyor çünkü barınma yok. Lojman alanlarını planlara koymak bu kadar güç mü? Bu yatırımlara düşük faizli kredi sağlamak neden aklınıza gelmiyor? Turizmde nitelikli iş gücü tutamıyoruz çünkü çalışan kalacak yer bulamıyor. Sayın Bakan, Ege'de, Bodrum'da, Dalaman gibi sezon olarak üç ayla sınırlı olan yerlerde kış aylarında uçuş destekleri verilemez mi? Hat açan hava yolu şirketlerine garanti teşvik indirimi uygulamak çok mu zor? Bu adımları atsak ne olur? Oteller daha uzun süre açık kalır, istihdam korunur, bölge ekonomisi de canlanır. Peki, bunu herkes görüyorken iktidar neden görmüyor? Bu ülkenin turizmi potansiyelinin yarısını bile kullanamıyor. Çok basit, uygulanabilir, kaynak gerektirmeyen, sadece akıl ve irade gerektiren adımlar bunlar.
Evet, biraz önce ifade ettiniz, "2024 yılında 57 milyon turistle dünyada 4'üncü sırada ama gelirde 7'nci sıradayız." dediniz çünkü kişi başı harcama yıllardır artmıyor, gecelik harcama neredeyse yerinde sayıyor. Turizmde hacmi büyütmüşsünüz ama değeri büyütememişsiniz. Bu ülkeyi ucuz tatil ülkesi kimliğine mahkûm eden kim? Turizm politikası diye ortaya koyduğunuz şey düşük gelirli, yoğun trafik yaratan, çevreyi zorlayan, esnafı kazandırmayan bir model. Bu mudur sizin turizm vizyonunuz? Ülkemizde, raporlara göre, 10 kişiden 6'sı tatil yapamıyor ama herhâlde bundan sonra 10 kişiden 8'i tatil yapamıyor durumuna düşecek. Tatil yapamayanların yüzde 91'i ekonomik sebeplerle tatil yapamıyor Sayın Bakan. Bizim tatil yapabilecek olanlarımızın ekseriyeti Yunan adaları ve Yunanistan'a gidiyor. Ha, siz de zaten Yunanistan'ı bu yıl tercih etmiştiniz, değil mi Sayın Bakan? Ama ne gariptir ki işçi, emekli yabancı turist beş yıldızlı otellerimizde her şey dâhil keyif çatarken bu ülkenin emeklisi aynı otelde temizlik görevlisi olarak çalışacak duruma düştü Hükûmetinizin uygulamış olduğu ekonomik yöntemlerden.
Sayın Bakan, size soruyorum: Bu mu turizm başarınız? Kültür yolu festivalleri düzenliyorsunuz; güzel, takdire şayan ama kültür yolu festivalleri şeffaf değil. Yerel aktörleri dışlıyor, ihale süreçleri belirsiz, sanatçı ödemeleri açıklanmıyor. Bu festival bir kültür projesi midir, yoksa belli şirketlere aktarılan bir para mekanizması mıdır, öğrenmek isteriz.
Evet, Bakanlık tarafından Sürdürülebilir Turizm Sertifikası verilmiş Kartalkaya Grand Otelden hem Sayın Rıdvan Uz hem de diğer hatipler bahsetti ama sormak istiyorum: Yani bu konuda hiç mi sorumluluğunuz yok ve daha önce ETS'de çalışan, mevcut durumda Yatırım ve İşletme Genel Müdürü olan Neşe Çıldık'ın bunda hiçbir sorumluluğu yok mu, ne yaptınız, bir soruşturma açmadınız mı?
Kültürel mirası katleden bir yönetimden bahsediyorum. Galata Kulesi'nde hiltiyle duvar söken siz, Kız Kulesi'nde beton döken siz, Ayasofya'da imparator kapısını tahrip eden yönetim siz, Diyarbakır surlarında UNESCO'nun bile durdurduğu hatalı restorasyonlara imza atan da siz, Bodrum Kalesi'nde özgün duvarları yıktıran siz, Selimiye Camisi'nde bilimsel heyetlerin reddettiği projeyi, yargı tarafından durdurulan uygulamayı zorla geçiren siz. Kültürü korumakla görevli Bakanlık nasıl olur da kültür varlıklarının en büyük tahripçisi hâline gelir Sayın Bakan? Evet, program dışı gelirler bütçenin yüzde 27,36'sı bize bu program dışı giderleri açıklayın Sayın Bakan yani bürokratik, karanlık bir alan, denetim dışı bir harcama, hesap veremeyiz demektir bu.
Sayın Bakan, hatırlar mısınız bilmem, 27'nci Dönemde bir komisyon toplantısında size sormuştum. Bodrum'un Kissebükü Adalıyalı koyunda yapmak istediğimiz Maxx Royal Bodrum oteli ne durumda, milletçe merak içindeyiz, ilerleme kaydettiniz mi Sayın Bakan? Evet, sizi ve şirketinizi Bodrumlular çok uğraştırıyor, biliyorum, bir de İYİ PARTİ'li milletvekilleri. Konuyla ilgili Grup Başkan Vekilimiz Sayın Turhan Çömez'i mahkemeye vermişsiniz. Ben buradan sorayım, sormak durumundayız, millet adına sormak durumundayız: Bakın, yani bu kadar güzel bir koy Sayın Bakan...
KÜLTÜR VE TURİZM BAKANI MEHMET NURİ ERSOY - Orası neresi?
ŞENOL SUNAT (Manisa) - Evet, Kissebükü. Kissebükü burada, burada bir şey var ama koy bu; değil mi?
KÜLTÜR VE TURİZM BAKANI MEHMET NURİ ERSOY - Orası değil.
ŞENOL SUNAT (Manisa) - Efendim, bakın, o zaman şöyle göstereyim size. Şimdi, daha önce şirketinize 2005'te tahsis edilen 95 bin metrekarelik dev orman arazisi ile 2018 yılında 3.819 metrekarelik arazi alımınız bu parselle birleşiyor mu? Ben ikisini de Bakanlık öncesi aldım yani şirketim Bakanlık öncesi aldı diyebilirsiniz ama o bölgede Orman Bakanlığı, Turizm Bakanlığı arasında 25 bin metrekarelik arazi devri yapıldı mı, bu devir şirket lehine mi kullanıldı? Bunu soracağız. Kissebükü Antik Şehri kazılarını hızlandırdınız, onu biliyoruz. 800 milyon liralık ek ödenekli kazılar kime yarıyor Sayın Bakan? Arkeolojik kazılar gerçekten... Bunlar ister istemez aklımıza geliyor. Tabii ki orada, o antik kentin ortaya çıkmasını kim istemez, turizm açısından da çok önemli ama acaba bu arkeolojik kazılar gerçekten otel için romantik bir fon mu oluşturuyor Sayın Bakan? Bölgeye otel yapılırsa yol yapılacak ve 50 bin ağaç kesilecek iddiası var, bunlar doğru mu? Kanalizasyon, su, elektrik altyapısının belediye borçlandırılarak ve kamunun cebinden şirket projesine göre hazırlanması iddiası var, buna da cevap vermenizi rica ediyoruz.
"ÇED gerekli değildir" kararını kim verdi? Ne güzel zaten çıkardınız onu, istediğinize "ÇED gerekli" istemediğinize de... Hükûmet olarak söylüyorum, Çevre Bakanlığına söylüyorum bunu, istediğinize istediğinizi yaptırabiliyorsunuz. Sizin bu bölgeyle ilgili size "ÇED gerekli değildir" kararını kim verdi? Bu ülkede en küçük işletme ahırına bile tadilat yapmak için rapor alırken Bakanın şirketine bin yataklı otel için ÇED muafiyeti tanımak nasıl açıklanabilir, gerçekten merak ediyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Bir dakika ek süre veriyorum.
ŞENOL SUNAT (Manisa) - Rica ediyorum.
Aslında soracağımız çok soru var, Devlet Tiyatrolarından RTÜK'e, Yunus Emre Enstitüsünden diğer Atatürk Kültür ve Dil Başkanlığı için soracağımız çok şeyler ama zaman yetmiyor yeteri kadar. Bugün, bu bütçe, kültürümüzü korumaya değil Sayın Bakan ihmalleri örtmeye, turizmi geliştirmeye değil günü kurtarmaya ayrılmış bir bütçe, 70 milyarlık bir bütçe. Cari transferlere bakıyoruz, yüzde 35,27 yani her 100 liranın 35 lirası hiçbir çıktısı olmayan, hiçbir performans kriteri bulunmayan, adı sanı belirsiz kalemlere gidiyor. Ne proje listesi var ne performans raporu ne de etki analizi.
Bütçeniz hayırlı olsun diyorum.