KOMİSYON KONUŞMASI

NAİL ÇİLER (Kocaeli) - Sayın Başkan, Değerli Bakanım, sevgili milletvekilleri; ben de hepinizi sevgi, saygıyla selamlıyorum.

İlk önce, Kocaeli Milletvekiliyim, Dilovası'na 10 kilometre uzakta bir yerde oturmaktayım. Sayın Bakanım, ben size biraz Darıca'yı, Gebze'yi, Dilovası'nı atacağım. Biliyorsunuz, geçen sene hem Gebze'de hem Darıca'da doğal gaz patlamaları oldu. Sizler ya da yetkililer geldi, geçmiş olsun dileklerini iletti "Bu yaralar sarılacak, hiç merak etmeyin en büyük devlet, bizim devletimiz." dediniz, alkışları alıp gittiniz. 29 Ekimde Gebze Darıca metrosu üzerindeki binalarda çöküntü oldu, aynı aileden 4 kişi hayatını kaybetti, on dört gün oldu bugüne kadar, kamuya bir açıklama yapılmadı. Bizzat kendim cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulundum. Daha iki gün önce Dilovası. Şimdi, değerli milletvekilleri, yaşadığımız ülkede refahın olmasını istiyorsak her yerin Dilovası gibi olmasını isteyeceğiz. Dilovası bu ülkenin kalbi ekonomik olarak. Neden nüfusu 54.664, 6 tane organize sanayi bölgesi var, 3'ü ihtisas OSB. Türkiye'de tek başına kimya ihtisas OSB'si olan yerlerden biri. 10 tane limanı var ve OSB'lerde çalışanların sayısı yerleşik nüfustan fazla yani 62 bin çalışan var sadece OSB'lerde. Siz, 10 limanı olan, 6 tane organize sanayi bölgesinde ikamet edenlerden çok çalışan insanın olduğu bir yerde şehrin göbeğinde Sayın Kaymakamım, Sayın Belediye Başkanım, Sayın İŞKUR Müdürüm, Sayın Sosyal Sigortalar Kurumu Müdürüm, manava bile giderken, 500 metrelik yere makam arabalarını kullanırken orayı hiç ziyarete gittiniz mi? İçiniz yanıyor mu? Sanayi ve liman şehri bir Dilovası'ndan bahsediyorum, Türkiye'nin ilk 500'üne giren büyük sanayi kuruluşlarının yaklaşık 20 üretim merkezinin olduğu bir yerden bahsediyorum. Eğer böyle bir yerde bir denetleme yapılamıyorsa Türkiye'nin Hakkari'sini, Kars'ını küçümsemiyorum ama oraları hiç düşünemiyorum arkadaşlar.

Sevgili Bakanım, yüreğimiz yanıyor, 2 şişe parfüm için 6 canımızı yitirdik. Kaçak bir binada, güvencesiz şekilde kadın ve çocuk demeden çalıştırılan 6 canımız gitti. Siz oraya gittiniz Sayın Bakanım, bunu kabul etmelisiniz. Cenazeye gidiyorsunuz ama hiçbir konuşmada "Bizim hatamız var." diyebildiniz mi, bunu özellikle sormak istiyorum. Dilovası'nda yaşanan, yüreğimizi yakan bir olay aslında Türkiye'nin bir gerçeğini önümüze serdi. 2025 yılının ilk on ayında 1.737 iş cinayeti yaşandı. Ekim ayında 169 işçi iş cinayetinde yaşamını yitirdi, bunlardan 8'i çocuk.

Evet, Bakanlık yetkilileri dinliyor herhâlde arkadan.

Dilovası'nda yetkili kurumlarınız en son ne zaman teftişe gitti? İŞKUR'un yanı başında olan bir binada nasıl olur böyle bir şey? Siz en açık yürekle bir cevap istiyoruz. Bir anne "Kızımın kokusundan tanırım." diyordu "Maalesef kızımı kokusundan tanıyamadım." diye feryat etti. O anneye ne diyeceksiniz? O çığlık hepimizin vicdanında yankılanıyor. Şehrin göbeğinde böyle bir iş yeri var, öğrenciler, cumartesi, pazar nasılsa denetleme yapılmaz diye orada kaçak çalıştırılıyor. Sayın Kaymakam vali olacağım diye başka yerleri geziyor, başkalarının koluna giriyor, neden haberi yok? Özellikle sormak istiyorum. CİMER'e yapılan başvurular var, Sayın Sosyal Sigortalar Kurumu İl Müdürü neden tenezzül edip oraya kadar gitmiyor? 37 kilometre uzaklıkta oturuyor. Neden gereği yapılmıyor? Elimizde belgeleri var, Sabah Veli Bey de bahsetti konuşmasında "Bize kanıtlayın, çocuk işçinin adını verin." diye yazı yazıyor kurum. Arkadaşlar, cezayı yazan siz, müfettişlik yapacak olan siz. O zaman biz eğer bu işleri yapabiliyorsak Sosyal Sigortalar Kurumuna ne gerek var İş Kurumuna ne gerek var? Tabii, liyakatsiz adamlar iş başında olunca bize düşüyor iş. Şimdi, burada ölen canlar kazayla ölmedi Sayın Bakanım, ihmalden öldü, ihmalden, göz göre göre öldü. Orada sigortasız işçi ve çocuklar çalıştırılıyordu. Çalışanlar kimyasal maddelerin, bidonların arasında hayata tutunmaya çalışıyordu. Ben o yeri çok iyi biliyorum, 4 dönem Gebze Ticaret Odası Başkanlığı yaptım. Oradaki dönen dolapları da biliyorum, orada fason iş yapılıyordu, vergisiz satışları da biliyorum fakat bizim öyle bir yaptırım gücümüz yoktu.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Teşekkür ediyoruz.

ALİ KARAOBA (Uşak) - Bir dakika daha istesenize siz bölge vekilisiniz.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Uzatma yapmıyoruz. Bitirin hemen, usulü bozmuyoruz.

NAİL ÇİLER (Kocaeli) - "Bu insanlar kırılan şişenin parasını ceza olarak maaşlarından kesilen bir düzen yüzünden öldü." O yüzden "kaza" kadar lütfen böyle sözler de söylemeyin. Bu cinayetin tüm sorumlularının ortaya çıkarılması için önce kendinizden başlayın, kurumu sorgulayın. Sayın Bakan, Soma'da yapmadığınızı, İliç'te yapamadığınızı, Ermenek'te yapamadığınızı, Çorlu'da yapamadığınızı, Pamukova'da yapamadığınızı, Darıca'da yapamadığınızı Gebze'de yapamadığınızı lütfen Dilovası'nda yapın.

Teşekkür ediyorum.