KOMİSYON KONUŞMASI

MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (İstanbul) - Sayın Başkan, Sayın Bakan, Bakanlığın değerli yetkilileri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının 2026 yılı bütçesi için İYİ PARTİ grubu adına söz almış bulunuyorum.

Enerji gelecek dönem için, çocuklarımız için, ülkemizin geleceği için çok stratejik ve önemli bir alan, enerji güvenliği çok çok önemli. Bütçe kalemlerine bakıp Enerji Bakanlığının bu konuyla, enerjinin, enerji stratejimizin önemiyle ilgili neler yaptığını tabii bütçe rakamları üzerinden anlamak mümkün değil. Merak ettiğimiz, dinlediğimiz sunumdan tatmin olamadığımız, verilere baktığımız zaman endişe duyduğumuz bazı konu başlıkları var, ben bunları sizinle paylaşmak istiyorum.

Tabii, dünya yeni bir sürece giriyor, yapay zekâ enerjisiz olmuyor, nadir toprak elementleri ve gene çip krizi vesaire bütün bunlar enerji arz güvenliğinin sadece enerjinin arzı değil, eğer gelişmek istiyorsanız buralarda da birtakım ilave tedbirler almanız gerekliliğinin altını çiziyor. Ancak, dediğim gibi, biz bu önemi bize hissettirecek adımlar atıldığına maalesef şahit olamıyoruz. Niye söylüyorum bunu? Bir kere, enerji sağlanması konusunda elektrik iletim ve dağıtım sistemleriyle ilgili çok ciddi bir zafiyet var. Böyle bir dağıtım sistemi olamaz. OECD ülkeleri arasında en yüksek kayıp oranına sahip ilk 5 ülkeden biri Türkiye ve İrlanda'nın yıllık enerji üretiminden çok daha fazla kaybımız var bizim. Bu kayıp nasıl telafi ediliyor? Vatandaşa yüksek faturalar, ağır zamlarla telafi ediliyor. Bırakın evlerimize gelen faturalardaki miktarı, sanayiye baktığımız zaman da korkunç bir maliyet yükü var enerjiden dolayı. Geçenlerde uluslararası bir lojistik firmasının Türkiye yöneticisi 2025 yılında en fazla taşıdığı mal kalemi olarak neyi söyledi biliyor musunuz? Makina ve teçhizat yani insanlar, sanayicimiz, Türkiye'den fabrikalarını başka yere taşıyor; yüzde 85, artık eskisi gibi kıyafet, tarım ürünü falan değil, makina ve teçhizat taşıyoruz dedi. Kur politikası, enerji maliyetleri sanayicimizin belini bükmüş durumda. Bakın, bu iletim ve dağıtım sorunu, denetim mekanizması çok ciddi sıkıntılara da yol açıyor. Yangın, bu geçtiğimiz yaz yoğun miktarlarda bir yangın faciasıyla karşı karşıya kaldık ve bunun yüzde 95 insan eliyle, insan hatasından kaynaklandığını hepimiz biliyoruz. Zaten ya sabotaj dendi ya da elektrik hatlarındaki kaçaktan kaynaklandığı söylendi ki İzmir'deki yangının asıl sebebi de elektrik hatlarındaki kaçak. Hatlar bakımsız, altyapı ve yenileme çalışmaları yetersiz. Bu yetersizlik, bu bakımsızlık, maalesef bu tür faciaları da yol açıyor.

Eurostat 2024 verilerine göre Türkiye nüfusunun yüzde 15'i yani yaklaşık 13 milyon insan, her yedi kişiden 1'i evini ısıtmakta zorlanıyor, Avrupa Birliği üyesi Belçika'nın, Çekya'nın ve Portekiz'in nüfusundan çok daha fazla sayıya tekabül ediyor bu, ki Avrupa Birliğinde ortalama yüzde 9. Yoksulluğun her türlüsünü gördük; barınma krizini, gıda krizini, işsizlik krizini her şeyi görüyoruz, enerji krizi artık maalesef Türkiye'de yoksullaştırma politikalarının neredeyse ana unsuru hâline gelmiş durumda. Tabii, bütün bunlar olurken biz her yerden gaz fışkırdığını, her yerden enerji aktığını... İşte, mutluyuz tabii, ülkemizin çok zengin olduğunu duyuyoruz. Her anlamıyla elbette çok zengin bir ülkeyiz ancak bu zenginliği istismar edip arka kapılardan, Birleşik Arap Emirlikleri'yle, Amerika Birleşik Devletleri'yle enerji anlaşmaları imzalamanın da açıklanabilir hiçbir tarafı yok. Seçim zamanları "Karadeniz'de, Trakya'da gaz bulduk, petrol bulduk. Açın manaları Türkiye kışın ortasında yanacak." dendi mi bize? Ya, bunu ne vatandaş ne sanayici hissedebiliyor, bu bulunan doğal gazla ilgili, işte o mutlu bir şekilde müjde diye verilen mesajdır...

Tarım... "Enerji faturalarında devlet desteği sağlıyoruz." diyorsunuz, tarımdaki bu destek daha yeni çıkarıldı. Ve bu destek de nasıl sağlanıyor? Sanki kendi cebinizden sağlıyorsunuz ya, bu destek de vatandaşın sırtına binip verilen ilave vergiden toplanan parayla... Ondan sonra işte "Şurada şu kadar indirim yapıldı." deniliyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (İstanbul) -

Dolayısıyla, biz, dediğim gibi bütçe rakamlarını anlamak çok zor ama enerjinin stratejik önemi olduğu duygusunu ve somut olarak bunu hissedemiyoruz diyor, teşekkür ediyorum.