UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Tekrar sizi, tüm arkadaşlarımı saygıyla selamlıyorum. Sayın Bakan Yardımcımıza ve Dışişleri Bakanlığından gelen Değerli Bakanlık mensuplarına hoş geldiniz diyorum.

Sayın Oğuz Kaan Salıcı "İtirazımız yok." dedi, benim var hani o alınmasın, benim var, benim var. Şu anlamda var Sayın milletvekilleri, şimdi, öyle bir ortamdayız ki yani Türkiye'de emeklisine zam veremeyen, asgari ücretlisine on aydır zam yapamayan bir iktidar var. Emekli istediğinde, emekçi istediğinde para yok -anlatabiliyor muyum- tabii ki ben önce tabii şeyi kayda geçireyim, Kırgızistan, Orta Asya'daki kardeşlerimiz, bizim canımız, ciğerimiz; onda hiçbir tereddüt yok ama bahsettiğimiz işte borç silme noktasında hani bu kadar rahat davranırken bu memleketin milyonlarca yurttaşının dertlerine bu kadar da bigane kalınmasına da doğrusu insanın içine sinmiyor; bunu da kayda geçirmek durumundayım.

Ben şunu da söylemek için söz aldım Sayın Başkanım, Sayın Bakan Yardımcımız da belki bilmediğim noktalar varsa eğer hepimize ortak yanıt verirken belki bu konuya da değinir. Kırgızistan'ın da aralarında bulunduğu Türki Cumhuriyetler geçtiğimiz günlerde Avrupa Birliğiyle bir anlaşma imzaladılar, tam adına belki benim aklım ermez ama AB Orta Asya Cumhuriyetleri Anlaşması, bunun karşılığında onlar finansal bir paketle sanırım Avrupa Birliği yardımcı olacak ancak benim basından okuduğum, tabii ki daha doğru detaylarına Sayın Ekinci vâkıftır, bu anlaşma kapsamında doğal olarak Avrupa Birliğinin bazı hususlarını da kabul ettiklerini okudum yani işte, özellikle Güney Kıbrıs Rum kesimi bağlamında ya da Kıbrıs meselesinde bir pozisyona gelmek noktasında olduklarını okudum yani doğru mu, yanlış mı bilemiyorum. Yine, geçtiğimiz günlerde biz Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan, Kırgızistan, Tacikistan işte Rum tezlerini kabul eden bu bildiriye imza atarken Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan da Rum kesimiyle ilişkilerini en üst seviyeye çıkardılar, büyükelçilikler açıldı, bu komisyonda yine konuşmuştuk. Buralarda biz Türkiye Cumhuriyeti olarak bizim ayrılmaz parçamız Kıbrıs Türkü için, KKTC için... Yani şunu anlayabiliyorum, ülkeler, doğrudur, Avrupa Birliğiyle ilişki kurmak isterken bazı şeylere, evet, boyun eğebilir ama sonra döndüğünde Türkiye Cumhuriyeti'ne, KKTC'ye hangi adımları attılar, attılar mı ya da hangi adımları atmaları noktasında ilişkileriniz sürmekte? Kırgızistan'ın mesela bu AB'yle anlaşmaya imza attığını ben görüyorum, attı mı, atmadı mı? Yani mesela şerh koyabiliyorlar mı, "Ya, biz KKTC'yi ayrı tutuyoruz bundan." gibi koydular mı? Şimdi, bunlar ortadayken yani bizim, evet, canımız dediğimiz cumhuriyetler reel politikanın gereğini yaparken biz yani hakkımız olan bir borcu silme noktasında niye daha cömert davranıyoruz? Yani tabii, bunu sormanın hakkımız olduğunu düşünüyorum, hani bütçeyi geçiren milletvekilleri olarak da hakkımız olduğunu düşünüyorum. Yani bu noktada bizlere ikna edici hangi yanıtlarınız olabilir? Bu, bir önceki ya da iki önceki oturumumuzda benzer bir şeyi, işte -kim için- Somali için yaptık diye hatırlıyorum yani arsa verdik, dediniz ki "Ya, işte onlar da bize vermişti." falan, işte ama biz onun işte şeyiyle birlikte verdik -neydi- mimarisiyle, inşaatıyla birlikte verdik mesela. Orada da biz sorduk, cevaplar geldi, sağ olsun, yardımcı oluyor. Yani bu noktalarda biz, evet, yapalım, yardım yapalım, Oğuz Bey'in söylediği gibi yani bu güzel bir şey, evet, yapalım ama sorgulayalım da yaptığımız bu yardımlar bu milletin, 86 milyonun emeklisine, emekçisine veremediği bütçeden veriliyor. O yüzden hepimizin sadece ben Cumhuriyet Halk Partiliyim diye değil, AK PARTİ'li, MHP'li, DEM'li arkadaşlarımızın, İYİ Partili, hepimizin sorması gerekiyor; ya bunun karşılığında ne aldık, verdik de ne aldık? Bu noktada Kırgızistan'a biz bu jesti yaparken KKTC için karşılığında ne aldık? Şu varsa anlayabilirim, şu varsa, "Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan Rum kesimiyle ilişkilerini en üst seviyeye çıkarırken Kırgızistan fren yaptı, bunu yapmadı." diyorsanız yani 50 küsur milyon dolar karşılığında bu yapılıyorsa, 60 milyon dolar karşılığında anlayabilirim bedeli buysa ki yani zaten bedeli ölçülmez yani KKTC için bir kazanım sağlanmışsa bunun bedeli yoktur, onu söyleyeyim ama varsa bunları bizimle paylaşın yoksa da hani bu cömertliğin nasıl izah edileceğini merak ediyorum.

Bir konuyu da hatırlatarak Sayın Başkanımıza... Ben sözlerimi çok da uzattım. Biz bu komisyonda Bakanlıktan bir söz almıştık. Ne sözü? Hatırlatayım: Rumlar, biliyorsunuz, Rum kesimi KKTC'de yani emlak... Nasıl anlatacağım onu?

SEDA GÖREN BÖLÜK (İstanbul) - Taşınmaz mal komisyonu mu?

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Taşınmaz mal komisyonunu yok sayarak eskiden Rumlara ait olan mallar üzerinde, ev sahibi olan, işte, yatırım yapan Türkiye Cumhuriyeti kökenli ve hatta yabancılara yönelik uluslararası kararlar çıkarttılar, kendi mahkemelerinde mahkûm ettirdiler, bazılarını cezaevine koydurdular, aralarında bizim yurttaşlarımızın da olduğu, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının da olduğu ama yabancıların da olduğu galiba onlarca, belki yüzlerce ismin de aleyhlerinde INTERPOL kararları çıkarttılar yani bir havaalanına gittiğinde, bir ülkede bunlar derdest edilecekler ve doğrudan Rum mahkemesine çıkarılacaklar. Ben bu konuyu konuştuğumuzu hatırlıyorum. Nereden hatırlıyorum? Yanılmıyorsam bir KKTC heyeti geldi, Sayın Oktay Başkanlığında ben de o heyette yer aldığım için hasbelkader, orada öğrendik aslında bunun vahametini. Sayın Oktay inisiyatif alarak ilk Dışişleri Komisyonu toplantısında gelen Bakan Yardımcısına "Biz bu konuda bir sunum istiyoruz." dedi, söz verildi bize. Sonraki hafta toplandığımızda Bakanlık, yanılmıyorsam, "Biz Birleşmiş Milletlere, önemli görüşmelere gidiyoruz, New York görüşmelerine, şimdi bu görüşmelere bu gölge düşürmesin." ya da ona benzer bir şeyle izin istediler. Aralık mıydı, bilmiyorum, hangi aydı?

BAŞKAN FUAT OKTAY - Daha sonraydı sanıyorum, bu yıl diye hatırlıyorum.

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Ha, bu yıldı. Ben bu konudaki Sayın Başkanımızın hepimizin hislerine tercüman olan talebini Bakanlığımıza hatırlatmak istiyorum, bu konunun daha da ağırlaştığını da tahmin ediyorum. KKTC'de de seçimler herhâlde bitti, bitecek.

BAŞKAN FUAT OKTAY - Onunla ilgili ben hemen kısa bir şey yapabilirim müsaade edersen, açıklama yapabilirim.

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Tabii, tabii, onu hatırlatmak istedim. Ben teşekkür ediyorum, bu Türki Cumhuriyetlerin özellikle KKTC konusunda, attıkları, atacakları adımlar konusunda ve bu işte borcun silinmesi konusundaki gerekçeyi bizimle paylaşırsanız sevinirim.

Çok teşekkür ederim Sayın Başkanım.