SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Sayın Komisyon Başkanım, Komisyonun kıymetli milletvekilleri, değerli milletvekili arkadaşlarım, Sayın Başkanım, değerli bürokratlar; hepinizi sevgi ve saygılarımla selamlıyorum.

Hukukun üstünlüğü ve yargı bağımsızlığı sadece bireysel hak ve özgürlüklerin teminatı değildir, aynı zamanda ekonomik istikrar ve toplumsal refahın da teminatıdır. Özellikle son bir yıldır ülkemizde yaşanan hukuka aykırı süreç, Anayasa'mızın 2'nci maddesindeki hukuk devleti ilkesinin fiilen ortadan kaldırılması nedeniyle yaşadığımız sürecin ekonomik refah getirmesi mümkün değildir. Bu durumun ekonomik işleyiş açısından çok büyük riskler taşıdığı da ortadadır. Bu durum yani hukuki güvenilirliğin olmaması, hukuki öngörünün olmaması yatırımların kaçmasına, yapısal güvenin bozulmasına, kurumsal işleyişin olumsuz yönde etkilenmesine neden olan bir husustur. Yatırımcılar, hepimiz biliyoruz ki eğer bir hukuk devleti varsa orada yatırım yaparlar. Dolayısıyla, hukuk dışılık, Türkiye'nin risk algısını arttırmakta, kredi notunu olumsuz etkilemekte, dış finansman olanaklarını azaltmakta ve açıkça yatırımların kaçmasına da neden olmaktadır.

Bu açıdan bakınca, 19 Mart operasyonunun Merkez Bankası rezervlerine maliyetinin ne olduğunu açıklar mısınız? Bizim tespitlerimize göre rezervlerin maliyeti 60 milyar dolar. Üstelik biz bu rezervleri dünyanın en yüksek dolar faizini "carry trade"le ülkemize kısa vadeli sıcak paraya en yüksek dolar faizini ödeyerek biriktirmiştik. 19 Mart süreci olmasaydı, şu anda politika faizi yüzde 35 seviyesinde olabilirdi diye düşünüyoruz; vatandaşın, sanayicinin, tüccarın borçlanma maliyeti çok düşmüş olacaktı. Tüm bu olanağı bir kişinin çıkarı uğruna feda ettik. Sizin bu konuda değerlendirmeniz nedir?

KKM'nin Merkez Bankamıza ve hazine maliyemize toplam maliyeti nedir? KKM'yi sonlandırmayı olumlu bulup başarılı veri olarak burada gösterdiniz. Peki, o zaman KKM'nin başlamasını nasıl nitelendiriyorsunuz? Bundan sorumlu kimlerdir?

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası son iki yılda net 180 ton altın satın aldı. Son bir haftada 1,4 ton altın rezervi artırarak 799 ton altın rezervine sahip oldu. 2025 yılında 36,7 ton altın alınmıştı. Bu da toplam rezervin zaten yüzde 53'ünü oluşturmaktadır. Buna rağmen vatandaşın parasının değerini korumak için yastıkaltında muhafaza ettiği 500 milyar dolarlık altına göz koymanızın, bunu talep etmenizin nedeni nedir?

Gıda fiyatları altmış beş aydır artarken eylül ayındaki artışı zirai donla ilişkilendirmek hatalı ve sığ bir değerlendirme değil midir?

Ziraat Bankasının enflasyon hedeflerini tutturamaması, piyasanın ve halkın ekonomi yönetimine güvenini her seferinde daha da azaltmaktadır. Enflasyonun düşeceğine halkı inandıramazsanız nasıl düşmesini bekleyebiliyorsunuz? Hane halkının on iki ay sonrası enflasyon beklentisi yüzde 53 iken enflasyonu kalıcı bir şekilde nasıl düşüreceksiniz?

2024 yılı sonu enflasyonu yüzde 45 olurken "2025 yılı asgari ücret artışı için yüzde 25 zam tutarlı." demektesiniz. Vatandaşın cebinden yüzde 15'ini ta o zaman almıştınız. Şimdi 2025 yılı sonu enflasyonu yüzde 31 şeklinde gerçekleşirse asgari ücrete yüzde kaç zam yapılırsa sizin nezdinizde bu tutarlı olacaktır?

Merkez Bankası Kanunu'nda yazan Merkez Bankası Başkan Yardımcısı sayısı 4. Neden 2 üye hâlâ atanmadı? 3'üncü üyenin de görev süresi sona erecek.

Merkez Bankası sadece para politikasıyla enflasyonu düşürebileceğini mi düşünmektedir? Böyle düşünülmüyorsa Hükûmete önerileriniz nedir?

Ücretlerin daha yılın şubat ayından itibaren açlık sınırının altında kalmasını nasıl açıklıyorsunuz?

Gıda ve kira enflasyonuna karşı ne tür önlemler almayı düşünüyorsunuz?

Yirmi sekiz aydır rasyonel ekonomi politikasını ve dezenflasyon programını uyguluyorsunuz. Göreve geldiğiniz Haziran 2023'te enflasyon yüzde 38,21; dolar kuru 20,79; euro kuru 22,23; benzin litre fiyatı 21,26. Bugün toplantıya geldiğiniz tarih itibarıyla enflasyon yüzde 33,29; dolar kuru 41,70; euro kuru 48,85; benzinin litre fiyatı 53,29. Rasyonel ekonomi politikası ve dezenflasyon programı bu mudur? Bunun bu şekilde başarılı olabileceğini düşünüyor musunuz?

Sermaye girişimini istikrarlı bulduğunuzu belirttiniz. Gelen sermayenin sadece sıcak para olduğunu, kısa vadeli vurkaç faiz lobilerinin parası olduğunu hepimiz biliyoruz. Boyumuz bir arpa boyu uzamıyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Hemen bitiriyorum Başkanım.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Buyurun.

SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - İstihdam yok, üretim yok; sadece ödediğimiz faizlerle kalıyoruz. Bu parayla yani faiz lobilerine ödediğimiz parayla kaç okul yapabileceğimizi, kaç çocuğun karnını doyurabileceğimizi hesaba katıyor musunuz?

Daha fazla sabrınızı zorlamadan ben teşekkürlerimi sunuyorum