| Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası Anonim Şirketinin 2021 ve 2022 yıllarına ait bilanço ve netice hesaplarının görüşmeleri |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 09 .07.2025 |
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Başkanım, çok teşekkür ediyorum.
Efendim, Ziraat Bankamızın Yönetim Kurulu Başkanı, Yönetim Kurulu üyeleri, Genel Müdürü ve üst düzey yöneticileri, kamu kurum ve kuruluşlarımızın değerli temsilcileri, Değerli Komisyon üyeleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Tabii, Ziraat Bankasının alt komisyonunda da yer aldım. Yıllardır da Ziraat Bankasını yakından takip ediyorum, on-on beş, belki daha uzun bir süre, hatta daha öteye gidebiliriz, akademisyen olarak da Ziraat Bankasının şube müdürlerinin eğitiminde Bankalar Birliği üzerinden ya da daha önce yapılan yapılandırmalarda da yer aldım. Bankalarda on iki yıl yüksek lisans dersi, risk yönetimi dersi veren birisi olarak da özellikle kamu bankalarının durumlarını yakından takip ediyoruz buradaki görevimiz gereğiyle de.
Öncelikle ben şunu söyleyeyim ki Ziraat Bankasının finansal durumu ve faaliyet durumu itibarıyla değerlendirilmesinde sağlıklı bir yapıda olduğunu biraz önce Sayın Genel Müdürün verdiği makro birtakım veriler de bunu gösteriyor. Yapı itibarıyla baktığımızda, özellikle pasif tarafın fonlamasının bankalarda aradığımız, beklediğimiz şekliyle ağırlıklı olarak mevduata dayanması önemli bir yapı. İşin diğer tarafına, kullanım tarafına geldiğimizde aktif tarafında da bu fonların ağırlıklı olarak olması gerektiği gibi kredilere yönlendirildiği, kanalize edildiği de yine beklediğimiz bir durumdur, sağlıklı bir yapıdır. Yani makro açıdan diğer verilerden de belki bahsedebiliriz, çok uzatmak istemiyorum.
Sermaye yeterlilik rasyosu itibarıyla baktığımızda, kredi özeline girdiğimizde, kredilerin takip oranlarına baktığımızda, sektör ortalamalarıyla mukayese edildiğinde gerçekten sağlıklı bir yapı görüyoruz. Elbette bireysel olarak verilen, kullandırılan kredilerin geri dönüşüyle ilgili zaman zaman sorunlar yaşanıyor, ben bunu hep ifade etmeye çalışıyorum. Bunca devasa yani ekonominin de ticaretin de ve finansal sistemimizin de amiral gemisi konumunda olan bir kurumun onca faaliyetleri, aktiviteleri içerisinde zaman zaman hatalı işlemler olabilir, hileye de giden işlemler olabilir. Dolayısıyla burada bizim bakmamız gereken, mevzuatlar çerçevesinde bunlarla ilgili gerekli önlemler, tedbirler alınmış mıdır, buna rağmen gerçekleşen bu tür beklenmedik ya da istenmedik durumların sonrasında yapılması gerekenler yapılmış mıdır; bizim açımızdan en önemli husus bu. Tabii ki kimseyi ortada bir şey yokken suçlayacak da değiliz, yanlış da yapılmış olabilir ve önemli olan, bunların burada gereğinin yapılmasıyla ilgili işlemleri sormak bizim önemli bir şeyimiz.
Kusura bakmasın bazı arkadaşlarımız ama ben defaten bunu söylüyorum: Özellikle büyük kurumlarımızda, birçoğu halka açık şirketlerimiz, KİT'lerimiz var. Ziraat Bankası bu anlamda bir itibar kurumu diğer bankalar gibi elbette. Buralarla ilgili aslı astarı olmayan birtakım iddiaların buralarda kullanılıp daha sonra bunun da sosyal medya platformlarında, basın, medya üzerinde kullanılması bu kurumlarımıza olan güveni, itibarı sarsar ki bu, yasal olarak da bir suçtur aslında. Yani bizler milletvekilleri olarak, milletin temsilcileri olarak kamu kaynaklarının kullanılmasının denetiminde görevliyiz, bu bizim gerçekten vebalimizdir. Bu noktada hiç kimsenin böyle bir denetimi ne engellemesi mümkündür ne önüne geçmesi mümkündür. Ayrıca, buranın dışında da birçok platformlar var, oralarda da biz bu haklarımızı milletvekili olarak elbette kullanabiliriz, kullanıyoruz da. Ama dediğim gibi, KİT Komisyonu teknik bir komisyondur değerli arkadaşlar. Dolayısıyla teknik komisyona da genellikle siyasi partiler bu konulardan anlayan teknik elemanlarını gönderirler ki bu KİT'lerin denetiminde, diğer alanların denetiminde Anayasa’nın da bir ayrıcalığıyla belirlenmiş bir yapısı var. Sayıştayın getirdiği raporlar burada ibra ediliyor. Dolayısıyla aslı astarı olmayacak... Yani herkes dilediği gibi her platformda konuşabilir, deli saçması da olabilir, onları yani ciddiye alıp buraya getirmek bence çok doğru bir yaklaşım değil. Bunu eleştirme maksatlı söylemiyorum yani biz burada bir fayda elde etmenin derdindeyiz; kamu kaynaklarının etkin, verimli kullanılmasıyla ilgili bir çaba içerisindeyiz ama bunu yaparken de tersi etkiler yapacak eylem, söylemden kaçınmamız lazım. Elbette böyle bir şey kafamıza takılabilir, sorabiliriz; burada Sayıştayımızın mensupları var, arada da sorabiliriz "Ya, böyle bir şey olabilir mi, böyle bir iddia?", Genel Müdüre de sorabiliriz, dolayısıyla yani bir merakımız var, yazılı olarak da sorabiliriz yani deriz ki "Bununla ilgili nedir durum?" diye. Yani ben, tabii, bu noktada böyle bir şeyin olması mümkün olabilir mi yani Sayın Cumhurbaşkanı bu ülkenin Cumhurbaşkanıdır. Elbette, sonuç itibarıyla bakıldığında Sayın Cumhurbaşkanının birçok konunun altında imzası vardır ama "Bir banka kredilerinin oradan onaylanıyor." denmesi, bunu diyenin başka bir sıkıntısının olmasıyla alakalıdır ya da şu vardır, bu bir realitedir, hepimiz de bu tür taleplerle bazen karşılaşıyoruz, banka reddetmiştir, dolayısıyla kendisi bir şeyler aramıştır, bir şeyler yapmaya çalışmıştır ve sonuç alamayınca da böyle bir şeyi söylemiş olabilir. Bakın, ben de yorum yapıyorum, doğru olmayan bir şeyleri söylüyorum. Onun için, ben, hakikaten risk yönetimi açısından da bakıldığında... Ziraat Bankasını hep eleştirdiğim bir konu var yani tutarlılık açısından bu sefer de tekrar edeceğim. Gerçi Sayın Genel Müdür, öyle çok fazla o kısmıyla övünmedi, övünülecek tarafları çoktu. İşte, efendim "Tarım kredilerinde biz lideriz." sübvansiyonlu krediler... E, tabii ki yani Ziraat Bankası üzerinden kullandırıldığı için tarımsal krediler doğal olarak birinci olacak. Hangi bankaya verirlerse o banka tarımsal kredilerde birinci olacak. Dolayısıyla, bu noktada sübvansiyonlu kredilerin dışındakileri belki diğerleriyle mukayese etmek işin en doğru "benchmarking" açısından da bakıldığında daha mantıklı, doğru olacaktır diye düşünüyorum. Dolayısıyla, bazı notlarım vardı, onlara hızlı bir şekilde bakıyorum ama genel olarak söyleyeceğim -zaman sıkıntısı da olduğundan dolayı- bu kadar. Tabii, buradaki mesele sıfır icraat, sıfır hatadır. Ne kadar çok icraatta bulunursanız hata da olacaktır. Dolayısıyla, önemli olan, bunların da yine mevzuat ve hukuk içerisinde denetimlerinin, gerekli işlemlerin yapılmasıdır.
Ben, emeği geçen herkese tekrar teşekkür ediyorum. Bankamız açısından, ülkemiz açısından faydalı, daha aktif, kârlı işlemler yapılması ama aslolan da -Başkanım bunu ekleyeceğim- buradaki sadece finansal yapı değil. Yani bu bankanın bizim genel ekonomi içerisindeki, mali sistem içerisindeki mali tablolara yansımayan, parayla ölçülemeyen iş ve işlemleri dolayısıyla oluşturulmuş olan, belki adına "entelektüel sermaye" diyebileceğimiz görünürde burada bilançoda olmayan ama gerçekten ciddi bir şekilde bu ülkenin kalkınmasına, ekonomisine, ticaretine, mali yapısına verilen destekler vardır. En basit bir şeyini söyleyeyim: Yıllardır bankacılıkta, mali sistemde bir okul olmuştur, ciddi bir insan kaynağı yetiştirilmesine katkısı olmuştur, olmaya da devam ediyor. Bunun da dışında birçok şeyler var.
Ben tekrar teşekkür ediyorum, hayırlı olsun diyorum.