RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Teşekkür ederim.

Şimdi, tabii, sonradan geldiği için bir etki analizi olmadı, ben etki analizini hesapladım. 14.469 lira 16.881 lira oldu değil mi? Artış 2.212 lira. Altı aylık artış yapalım, altı aylık artış 13.272 lira. 4 milyon kişi olduğu söyleniyor, 4 milyon en düşük emekli aylığı alan. Bütçeye olan yükün toplamı 53,1 milyar, 53 milyar. Bütçe büyüklüğü ne kadar 2025'te? 14 trilyon 731 milyar. Bütçenin ne kadarı biliyor musunuz? Binde 3,6'sı. Bu gelen zammın, artışın bütçeye payı yüzde 1 değil, yüzde 2 değil, yüzde 5 değil, binde 3,6 yani bütçe içinde bir payı da yok. Yani bu rakamlar olmaz arkadaşlar. Bakın, yüzde 1, bunları... Bizim başka şeyleri konuşmamız lazım. Yani hep buradaki mantık şuradan gidiyor: Eğer enflasyonun nedenini ücret artışlarında bulan bir yaklaşım içindeyseniz, "Aman ücretleri kısalım, talebi düşürelim, toplamda yurt içi talep düşsün, ona dayalı enflasyon düşsün." diyorsanız böyle bir uygulama yapar.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Buna benim itirazım var.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Hayır, rakam, hesap...

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Buna benim itirazım var.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Ne itirazınız var?

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Ben sadece asgari emekli aylığını çok yüksek oranda artırmaya karşıyım, tümünü artıralım.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Ben de zaten onu söyledim.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - O hâlde...

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Şimdi, bir dakika... Bakın, şunu demek istiyorum Sayın Kalaycı: Bu gelmiş olsaydı bize öncesinde ne olacaktı? Etki analizi olacaktı. Bunun bütçeye yükü olmadığı için ben hesapladım. Bunun bütçeye etkisi 53 milyar yani bütçenin içindeki toplam pay binde 3,6 yani arkadaşlar, rakam değil bu, bu rakamları konuşuyoruz. Bu rakamı yüzde 1'e çıkaralım, yüzde 2'ye çıkaralım. Ne var yani? 53 milyar yerine 150 milyar versek ne olacak?

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Sayın Türeli...

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Hayır ama bir dakika... Burada zaten enflasyon farkı var. Burada önümüze gelen en düşük emekli aylığı. Ben konuşurken ne dedim? Bütün ücretler seviyesinin artması lazım çünkü eğer Türkiye rekabet edecekse dünyayla, ileri gidecekse, yüksek katma değerli mal ve hizmet üretimi, yüksek teknolojili bir imalat sanayi yapısı yaratacaksa buna dayalı olarak emeğin nitelikli bir emek olması gerekiyor, eğitim seviyesi artmalı, ücret seviyeleri artmalı, verimlilik ile ücret artışları arasında ilişki kurulmalı. Hiç bunlar yok. Refah payından bir şey verilmesi yani büyümeden pay verilmesi, verimlilik ile ücret artışı arasındaki ilişkiyi kurmaktır ve iktisat açısından önemlidir. Hiçbiri yok bunların yani bunun yükü 53 milyar. Gelin, artıralım, bunu hiç olmazsa yüzde 1 yapalım, 150 milyar yapalım. Ne var yani bunun içinde? Ama onun emekli olan etkisi olur. Bu hesabı da yapmak istedim onun için.

Teşekkür ederim.