| Komisyon Adı | : | SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL İŞLER KOMİSYONU |
| Konu | : | Bayburt Milletvekili Orhan Ateş ve İstanbul Milletvekili Müşerref Pervin Tuba Durgut ile 110 Milletvekilinin Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin (2/3174) |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 26 .06.2025 |
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Önce sizin Bakanlığınız döneminde çok gündeme gelen ve kısmen çözüme erişilen taşeron konusuyla ben konuya girmek istiyorum. Özellikle sağlıkta hastane bilgi işlem çalışanları, görüntüleme merkez çalışanları, yemekhane çalışanları, sosyal tesis çalışanları şu anda taşerondalar. Hizmet alım sözleşmesine takıldığı için sağlık hizmetinde taşeron sistemi hem ayrıcalık yaratıyor hem de hakkaniyetli değil. Sağlıkta taşeron uygulamasının mutlaka sonlandırılması gerekiyor bunu ifade etmek istiyorum.
Şimdi, doktorlar üzerinde, doktor arkadaşlarımızın anlatılarına kalkıp da farklı bir ekleme yapacak değilim ama ben bir hastaneden hizmet alıcıyım. Örneğin, annemin hastalığı boyunca özel hastanelere gittiğimde şunu düşündüm: Türkiye'de şehir hastaneleriyle övünülürken özel hastanelerin kent merkezlerinde, trafiğin en yoğun olduğu yerde yapılıp ayrıca valeye arabayı teslim ederek hastane masrafı kadar da vale masrafının çıkarıldığı bir süreci "Nasıl olsa parası var, ödesin." anlayışıyla değerlendirdiğimde ne kadar yanlış olduğunu yaşayarak gördüm. Biraz evvel söylendi, 90'lar ama ben de Devlet Demir Yolları Hastanesinde... Babamın mesleğinden dolayı doğum yerim de oradır, Etimesgut'tur. Öyle hastaneler nereye yapılırdı? Ormanların olduğu yerlere, doğayla iç içe, sağlık anlamında gürültünün en az olduğu yerlere. Şimdi bakıyorsunuz, hastaneler özelse şehrin orta yerine yapılıyor, diğer hastanelerse şehrin dışına.
Şimdi, şehir hastaneleri güzel, onu tartışmıyoruz ama son dönemde Sayın Başhekimimiz, Milletvekilimiz gitti mi bilmiyorum, temizlik sorununun asansörden başlayarak ne olduğunu yerinde görürse, yeterli elemanın olmaması, o konuda yeterli düzenlemelerin yapılmaması, bahçesindeki ağacı dahi kuruyan hastanelerin olduğu görülürse bu anlamda eksiklikler saptanır. Ama hastane güzel, içinde doktor yok. Örneğin, bizim Niğde ilinde çoğu yerde 1 doktor var. Orada da yazıyor, diyor ki: "Doktor seçme hakkınız var." Ya, 1 doktor var, neyini seçecek? O yazı niye orada var onu da bir türlü anlamıyorum. Zaten olana muhtaç, olan da üç aya süre veriyor. Ben bir milletvekili olarak her gün 2-3 hasta için "Hastanede sırasını öne alabilir miyiz?" diye arıyorum, arkadaşlar sağ olsun yardımcı oluyorlar ama biraz evvel Aylin Hanım'ın da söylediği gibi, diğerinin hakkının ortadan kalktığı bir süreç olunca o da düşündürücü oluyor.
Şimdi, hastanelerin yer seçimi, hastanelerin içindeki hizmet kalitesi bölgeye göre de değişiyor, hastaların hastalık sorununa göre de değişiyor. Yine, biraz evvel Sayın Vekil dedi ki: "Hastaneye ben gidiyorum diye yanımda komşum da geliyor, 'Ben de bir muayene olayım.' diye." Bu cümleyi yanlış anladıysam açıklama getirsin ama ben "Hadi komşu gezmesine gidiyoruz." gibi "Hadi hastaneye ben de görüneyim." diye giden de ne duydum ne de tanık oldum, ilk defa duyuyorum. Bir başhekimden böyle bir ifadenin çıkması da enteresan.
Şimdi, Türkiye'nin bir de gıda sorunu var Sayın Bakanım, bu da pestisit, aflatoksin gibi. Yalnızca bizim gönderdiğimiz ürünler konuşuluyor da Türkiye'ye giren ürünlerin de yarattığı sorunlar var. Dünyada bundan etkilenen milyonlarca insan var. Önerge veriyoruz "Bu konuda Bakanlığa başvuru nedir?" diyoruz, genel bir tanımlama yapılıyor. Bir de hayvanlardan insanlara bulaşan hastalıklarla ilgili de bir genel tanımlama yapılıyor. Bu, insan sağlığı için önemli.
Bakın, Türkiye'de 2004 yılında belediyelerle ilgili bir yetki ortadan kaldırıldı. Bu neydi? Eğer gıda grubunda çalışıyorsa, sağlık priminden akciğer filmi ve mutlaka portör muayenesi yapılması zorunluluğu vardı, belediye takibindeydi. Şimdi ne oldu? İşverene bırakıldı. Bugün Türkiye'de kayıt dışı sağlık ürünleri üreten çoğu yerde oradaki işverenin tercihiyle bu iş yürüyor, bu da insan sağlığı açısından önemli bir olgu. Burada gıda takviyeleriyle ilgili de gelen maddenin içeriğinde düzenlemeler var ama bakınız, çok gencimiz, nasıl obezite deniyor ya, şu gidip spor salonlarında bu karaciğeri, akciğeri etkileyen bir şey var, onu alıyor, protein tuzu, onu sordum, sağlık açısından sorunlu olduğunu Bakanlık bana bildirmişti de yani kullanımının ne olduğu açısından. Şimdi, bu bulaş hastalıkların ya da bu tür olumsuzlukların var olduğu bir süreci de takip etmek gerekir.
Birazcık sağlık hizmetlerinde öngörü eksikliğinin yarattığı problemleri değerlendirmek gerekir. Bir GATA'mız vardı, yok edildi. Bugün dünyada üçüncü dünya savaşının varlığında o hastanelerin ne kadar ihtiyaç olduğu çok tartışılıyor. Bununla ilgili bir şeylerin yapılması gerekiyor yani yanığında, nükleer sızıntıda, bunlarla ilgili ihtisaslaşmada. Bunun için de sürecin doğru yönetilmesi gerekiyor.
Bir de size bir örnek vereceğim şimdi, sağlıkta işlerin nasıl yürüdüğüne dair. Bor Fizik Tedavi Merkezi vardı, rahmetli Doğan Baran bu işi Sağlık Bakanıyken başlattı, sonradan yapıldı. "Bina depremde hasar gördü." dediler, binayı yıktılar, kabul. Peki, yanında devlet hastanesi var. Şimdi, o devlet hastanesinin yanına bu yeni hastane için çukur açıldı, 70 milyon da para ödendi. Fizik tedavi merkezi 2025 yılının şubat ayında açılacaktı, baktık, ne çukur duruyor ne temel var ne hastane açıldı. "Ne oldu?" dedik "Buradan fay hattı geçiyor." dediler. Ya "Fay hattı geçiyor." dedikleri yerin 100 metre kenarında devlet hastanesi var. Şimdi, devlet hastanesi o faydan etkilenmiyor da öbür hastane mi etkileniyor? Yerini değiştiriyorlar. Bu tür uygulamalarda, en azından orada o iş yapılacaksa bununla ilgili doğru değerlendirmeler içinde olmak gerektiğini düşünüyorum.
Ben doktorların çoğunun fedakarlığına da tanığım, onlara da teşekkür ediyoruz çünkü sayısal olarak az, verilen süre sınırlı, kapasite olarak kullanım alanlarına makine var, o makineyi kullanacak eleman yok. Böylesine bir düzenekle yürüyen sistemde biz bu tarafını anlatalım, doğal olarak iktidar da yaptığını anlatacak, ondan yana bir sorun yok. Ama sunumda anlatırken söyledikleri bugün sağlıkta var mı derseniz o yok diyor, teşekkür ediyorum.