ÖMER ÖCALAN (Şanlıurfa) - Teklifin 19'uncu maddesiyle 2004 yılı sonuna kadar yapı ruhsatı ve yapı kullanma izni olmadan faaliyete geçmiş elektrik üretim tesislerine yönelik af düzenlemesi getirilmekte. Söz konusu kaçak yapıların statik uygunluk ve fennî mesuliyet raporlarıyla yasalaştırılması öngörülmektedir.

Ayrıca, İmar Kanunu'nun 32'nci ve 42'nci maddeleri uyarınca verilmiş yıkım kararları ve idari para cezaları iptal edilmekte. Hâlihazırda açılmış davalar hakkında da karar verilmesine yer olmadığına da hükmedilmektedir. Bu madde hukuka aykırı yapılaşmayı meşrulaştırmakta, şehircilik ilkeleri, çevresel güvenlik ve planlı kalkınma anlayışını açıkça ihlal etmektedir. Hukuk dışı tesislerin yalnızca bedeli mukabilinde uygunluk belgesiyle ruhsatlı hâle getirilmesi, yargı denetiminin ve idari yaptırımın devre dışı bırakılması anlamına gelmektedir. Bu yaklaşım bir yandan hukuk devleti ilkesine, diğer yandan da çevresel denetim sistemine ciddi zararlar vermektedir. Bu tür düzenlemeler yalnızca bugüne kadar mevzuata uygun davranmış yatırımcıları cezalandırmakla kalmamakta, aynı zamanda gelecekte ruhsatsız yapılaşmanın önünü açan, teşvik edici bir emsal yaratmaktadır.

(Uğultular)

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Arkadaşlar, uğultu var.

ÖMER ÖCALAN (Şanlıurfa) - Kaçak yapılar için af çıkarılması, kent suçu, çevre suçu ve yargının etkisizleştirilmesi gibi çok boyutlu sorunlara neden olmaktadır. Toplumsal kaynakların planlı, adil ve çevreye duyarlı bir biçimde kullanımının esas alınması, gereken kamusal bir yükümlülüktür. Hukukun sermaye lehine esnetilmesine karşı durmak ve herkes için eşit uygulanmasını sağlamak temel bir ilkedir. Özellikle kırsal ve dezavantajlı bölgelerde yaşayan yurttaşların yaşam alanları ile ekolojik bütünlüğün korunması ise kamu otoritesinin vazgeçilmez bir sorumluluğudur. Toplumsal kaynakların kullanımında planlama, adalet ve çevresel duyarlılık esas alınmalıdır. Kamu yararını gözetmeyen, sermaye odaklı ve keyfî tasarruflara karşı durulmalıdır. Hukukun ekonomik ayrıcalıklar lehine esnetilmesi meşru görülemez. Kırsal alanlarda ve dezavantajlı bölgelerde yaşayan yurttaşların yaşam alanlarını korumak, ekolojik bütünlüğü güvence altına almak ise siyasal ve toplumsal sorumluluğumuzun bir gereği olarak değerlendirilmelidir.

Bu bağlamda, teklifin 19'uncu maddesi kaçak yapılaşmaya af getirmesi, yargı denetimini işlevsizleştirmesi ve hukuki eşitsizliğe neden olması gerekçesiyle sakıncalıdır. Söz konusu maddenin teklif metninden çıkarılması gerekmektedir.

Saygılar.