Komisyon Adı | : | SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU |
Konu | : | Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/3159) münasebetiyle |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 19 .06.2025 |
RIDVAN UZ (Çanakkale) - Şimdi, bu, 1'inci maddeyle ilgili olarak, hem Sayın Bakan Yardımcımız hem arkadaşlarımız bu konuda açıklama yaptı ama burada atlanılan noktanın şu olduğunu düşünüyoruz: Şimdi bu "ÇED Olumlu" kararı olmadan teşvik, onay, izin veya ruhsatlama süreçleri başlatılıyor. Yani bu süreç başlatıldığında ilgili kurumlardan olumlu raporlar döndüğünde, bu sefer, bu ÇED'i verecek arkadaşlar üzerinde firma sahipleri, yani orada işletmeyle ilgili müracaat eden kişiler, dönecek diyecekler ki: "Biz buralardan olumlu rapor alıyoruz. Dolayısıyla, bu bağlamda da bizim ÇED'imizi bir an önce verin." diye bir psikolojik baskı da olacak. Dolayısıyla, bu düzenlemede aynı zamanda projelerin çevresel etkileri tam olarak da anlaşılmayacak. Bu durum, projelere yönelik bir oldubitti algısı yaratacak. Sonradan olumsuz bir çevresel etki tespit edilse bile projenin iptali zorlaşabilecek. Yani artık "Bayağı yol aldı." denecek. ÇED sürecinin, projenin en başından bir ön kontrol mekanizması vardı. Bunu da bu işlevi de ortadan kaldırıyoruz. Bu teklifin kanunlaşması hâlinde "İşlemler başladı, durdurulması yatırımı engeller." gibi argümanlarla da karşılaşılması olağan hâle gelecek. Zamanla ÇED, bir formaliteye dönüşecek yani iş böyle olunca bu sefer "Ben ilgili yerlerden izinleri bu bağlamda aldım, ÇED de artık verilmek zorunda." gibi bürokrasi üzerinde de baskı oluşturacak. Yatırım kaçmasın diye bu gerekçelerde ÇED lehine değil yatırım lehine karar alınması baskısı oluşacak.
Bu uygulama "Önce değerlendir, sonra izin ver." uygulamasına aykırı olacaktır. Bu sebepten ötürü bu maddenin kanundan çıkarılmasını talep ediyoruz.
Bu maddeyle ilgili söyleyeceklerim bunlar.