BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Arkadaşlar, şimdi, Sayın Grup Başkan Vekili "Nedir bu maden sevdası, maden sevgisi?" diye bir cümle kullandı. Şimdi, kim madenleri seviyor, bilmiyorum ama madencilik olmasa şu anda ağzınıza götürdüğünüz su şişesi, kayıt yaptığınız telefon, üstüne yerleştirdiğiniz tripot, konuştuğunuz mikrofon ve önünüzdeki çay bardağı dâhil, onların sizin önünüze gelme şansı yok. Dolayısıyla, burada madencilikle ilgili konuşurken...

ORHAN SARIBAL (Bursa) - Her gün yemiyoruz ama onları, her gün yemiyoruz onları, onları her gün yemiyoruz. Günde üç kez yediğiniz yemeğe bakın.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Müsaade eder misiniz.

ORHAN SARIBAL (Bursa) - Ediyoruz zaten.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Dolayısıyla, burada "sevda"dan neyi kastettiğinizi bilmiyorum ama bir dünya gerçeği ve hayat gerçeği var ve madenler bunun bir parçası.

İkinci husus: Ben Gabar'daki petrol üretim tesislerine gittim. Arkadaşlarımıza sorular sorduk. Buradaki, Komisyondaki muhalefetten bütün arkadaşlarımızı da davet ettik ve oraya DEM PARTİ'den hiçbir arkadaşımız gelmedi. Cumhuriyet Halk Partisinden de Komisyon üyesi olmayan bir arkadaşımız geldi. Rıdvan Bey "Geleceğim." dedi, o da gelmedi ama keşke oraya gelseydiniz de gerçekten doğa kirleniyor mu, kirlenmiyor mu, nasıl çıkarılıyor, görseydiniz.

ORHAN SARIBAL (Bursa) - Bursa'nın Nilüfer deresine bakılsın, nasıl kirlendiği görülsün. Gabar'a gitmene gerek yok; sen Bursa'ya git, bak, pislikten geçilmiyor.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Ben orada bir doğa katliamı görmedim, gelip de arkadaşlarımız onu görebilirlerdi.

Evet, değerli arkadaşlar, şimdi yarım saat ara veriyorum.