Komisyon Adı | : | (10/2262,2263,2264,2265,2266,2267) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
Konu | : | Komisyon raporunda yer verilebilecek hususlara, görüş ve önerilere ilişkin görüşme |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 12 .06.2025 |
SÜREYYA ÖNEŞ DERİCİ (Muğla) - Teşekkür ederim.
Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri, değerli uzmanlar, sayın basın mensupları; öncelikle hepinize çok teşekkür ederim. Dört aydır burada gerçekten tarafsız, insani ve vicdani olarak hep birlikte çalışmaya ve katkı sunmaya çalıştık. Hepimiz uzmanlıklarımız çerçevesinde, olaylara değişik açılardan bakmaya gayret ederek katkı sunmaya özen gösterdik. Başkanım, sizin söylediğiniz gibi önümüzdeki bir ay içinde de yazılı olarak tespit ettiğimiz eksiklikleri, önerilerimizi mutlaka bildireceğiz.
Sizin bugün söylediniz, "Devlet olmanın en büyük gereği denetlemektir." dediniz, ben çok teşekkür ederim bu sözünüze. Ben de sizin gibi devletten gelen biri olarak olaylara hep o açıdan bakmaya gayret ediyorum. Öyle bakıyorum, bakış açım o yönde. Zira, özel sektörden gelen ya da diğer iş gruplarından gelen milletvekili arkadaşlarım da bizlerin göremediği birçok detayı görüyorlar ve bize katkı sunuyorlar. Ama burada, insan hayatından, insan canından ve malından sorumlu olanın devlet olması sebebiyle, sanıyorum nihayetinde devletimize düşüyor bu iş. Biz, özellikle bu Kartalkaya konusunda devlet kurumlarının eksikliklerini tespit ettik; dediğim gibi, önerilerimizde de yazacağız. Örneğin, Kartalkaya konusunda otel sahibinin yaklaşımı, otel çalışanlarının eksiklikleri değil benim ilgimi çeken; o otele o yıldızı veren, o ruhsatı veren, o oteli denetlemeyen kurumlar daha ziyade beni ilgilendiriyor. Çünkü insan olmanın gereği nedir? Benim canım ve malım Türkiye Cumhuriyeti devletinde güvendedir. Bu hissiyatın zedelenmesi hepimiz için çok üzücü olur. Evet, deprem felaketi, yangın felaketi, bütün bu felaketler belki öngörülemez olabilir ama tedbir alınamaz değildir. Büyük devlet olmanın gereği budur. Sizin de söylediğiniz gibi, yurt dışındaki oteller çok mu daha iyi? Yurt dışındaki otel sahipleri bizim otel sahiplerimizden daha mı donanımlı, daha mı az kâr odaklı? Hayır, değil ama oradaki fark şu: Biz bir ülkeye toplantıya ya da tatile gittiğimizde o devletin o binayı denetlediğine güvenerek rahatlamamız gerekiyor. Örneğin, bir Almanya'ya, bir İtalya'ya gittiğinizde otel çok eski olabiliyor ama biz o otelin denetlendiğini biliyoruz çünkü o otel başka türlü ruhsat almıyor. Dolayısıyla, bütün kamu kurum ve kuruluşlarının sorumluluğunun net olmasına çalışmamız lazım, cezai yaptırımların keskin olmasına çalışmamız lazım; önerilerimde ben bunları da yazacağım, dile getireceğim mutlaka. Nihayetinde, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının canının ve malının güvenliği Türkiye Cumhuriyeti devletinin görevidir. Devlet bu görevi delege edemez. Ben akredite kurumlara verilmemesi gerektiğini düşünüyorum çünkü bu, can sağlığıyla ilgili; başka her konuda akredite kurumlara delege edebilirsiniz ama bu görev devlet kurumlarımızındır. Liyakate ve sorumluluğa özen gösterilecek bir yapı, bir sistem, bir mekanizma oluşturmak zorundayız. Sizin de söylediğiniz gibi, öyle bir sistem kurmak zorundayız ki biz bunu bir daha yaşamayalım.
Çok teşekkür ediyorum, tekrar saygılarımı sunuyorum.