RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Evet, gerçekten de bu Ekonomik ve Sosyal Konsey önemli. Sonuç itibarıyla, farklı taraflarla Türkiye ekonomisine ilişkin ekonomik ve sosyal politikaları görüşmek, bir istişarede bulunmak, müzakere etmek amacıyla kurulmuş bir diyalog mekanizması bu. Ama işte biraz önce Sayın Usta da söyledi, 2001 yılında kabul edilen bir kanun var, sonra 2010 yılında Anayasa 166'ya ekleniyor, 2018 yılındaki Anayasa değişikliği sonrasında bu 703 sayılı KHK'yle de bazı maddeleri yürürlükten kaldırılıyor, ondan sonra da herhangi bir mevzuat düzenlemesi yapılmıyor. Ama ben şunu hatırlıyorum, Sayın Kalaycı da hatırlar: 24'üncü Dönemde -2011-2015 arası- Plan ve Bütçe Komisyonuna geldi kanun tasarısı ve biz burada görüştük ama ondan sonra Genel Kurul aşamasına gitmedi.

ERHAN USTA (Samsun) - 2014'te biz göndermiştik.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Tabii, geldi, görüştük üzerinde. Mesela, katılımcılar kimler, tek tek yazılmıştı ismen; işveren kuruluşları, işte işçi kuruluşları, meslek örgütleri, son derece kapsamlıydı. Hangi sıklıkta toplanacak? Sekretaryasını kim yürütecek? Bütün bu hususların hepsi konuşuldu ama ne hikmetse yukarıya doğru baktığımızda Genel Kurula gitmedi, yasalaşmadı ve bu şekilde devam ediyor. Yani en son Şubat 2009'da toplanmış, el insaf, on altı yıl geçmiş üzerinden! Türkiye'nin böyle bir kuruma ihtiyacı yok mu?

Şimdi, ben, Cumhurbaşkanı Yardımcısına 26 Nisan 2024 tarihinde bir yazılı soru önergesi yönlendirmiştim, orada, bana gelen cevapta ne kadar önemli olduğu anlatılıyor şeyin, hatta şöyle diyor: "Ekonomik istikrarın kurulması, büyümenin ve sanayileşmenin hızlandırılması; üretimin, yatırımların ve verimliliğin artırılması..."

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Buyurun.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - ...ekonomiye rekabet gücü kazandırılması, istihdamın geliştirilmesi ve işsizliğin önlenmesi, iş gücü niteliğinin yükseltilmesi, gelir dağılımının iyileştirilmesi ve sosyal adaletin sağlanması, sosyal devlet anlayışının gereği olarak kamu hizmetlerinin geliştirilmesi gibi temel sosyoekonomik amaçlar için oluşturulan Ekonomik ve Sosyal Konseyin..." Yani, bakın, bunların hepsini söylüyor, bunların hepsi gerçekten de bizim de katıldığımız hususlar. Diyor ki: "Ekonomik ve Sosyal Konseyin toplanamadığı süreçte, ekonomik ve sosyal konularda katılımcı süreçlerin etkili bir şekilde işletilmesini teminen diğer sosyal diyalog mekanizmaları Çalışma Meclisi, Üçlü Danışma Kurulu gibi çalışmaya devam etmektedir." İyi ama bunların belirleyiciliği yok. Bakın, burada anayasal bir kurum var. Yani, şimdi, burada aynı zamanda şöyle bir cevap da veriyor Cumhurbaşkanı Yardımcısı: On İkinci Kalkınma Planı'nda da Ekonomik Sosyal Konseyin etkin hâle getirilmesi var madde olarak, hüküm olarak, 2024-2028 yıllarını kapsıyor, orada da gene bundan bahsedildiğini söylüyor.

Şimdi, bir kanunla geldi buraya, kanunla geldi ama bizim beklediğimiz... "Kanun yapmak" demek, sadece bunu kanuni bir çerçeveye kavuşturmak değil. Her şeyi Cumhurbaşkanına vermişsiniz; Cumhurbaşkanı Başkan, Cumhurbaşkanı üyeleri belirliyor, Cumhurbaşkanı çalışma usul ve esasları belirliyor. Ya arkadaşlar, bakın, böyle bir şey olmaz! Yani Cumhurbaşkanı kim olursa olsun, bütün yetkilerin bir kişiye verildiği bir sistem olmaz! Yani bunun bir usulü olur, kimler katılacak, geniş bir toplantı yapılır -2014'te bize geldiği gibi- ve gerekirse Mecliste bir komisyon kurulur, ona göre kimler olmalı bunda, kimler temsil edilmeli, hangi sıklıkta toplanmalı, sekretaryayı kim yürütmeli -belki de sürekli olarak çalışacak olan Konseyin altında alt komiteler kurulabilir- bunların hepsinin konuşulması lazım.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Şimdi, ben biliyorum, inanıyorum ki buradan da bir ilerleme olmayacak, gene burada kalacak, ondan sonra biz önümüzdeki bu dönemin sonuna kadar gene bunları konuşacağız. Yani bu şekilde yasa yapılmaz. Yani Türkiye'nin en çok ihtiyacı olan, Anayasa'da var olan anayasal bir kurumu, Türkiye'nin ekonomik anlamda, ekonomik sosyal anlamda ciddi bir krizden geçtiği, uzlaşmanın, toplumdaki diyalog mekanizmalarının, toplumsal mutabakatın en çok gerekli olduğu, ihtiyaç duyulduğu bir dönemde neden çalıştırmıyoruz; çalıştıralım, herkes gelsin, fikirlerini söylesin. Ona göre burada birtakım hususlar kabul edilsin. Bunlar plana, programa, orta vadeli programa, yıllık programlara girsin; gerekirse bununla ilgili planlar, acil eylem planı gibi şeyler hazırlansın. Ne yapılması gerekiyor? Yani çünkü bunun birçok boyutu var, bunun sektörel boyutu olacak, belki bölgesel boyutu olacak.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Bitiriyorum Sayın Başkan.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Buyurun.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Bütün bu var olan ekonomide makro ekonomik amaçlara nasıl ulaşılabileceğine ilişkin belki birtakım hükümler içerecek. Yani burada, dediğim gibi, açıkçası bu kadar önemli olan bir kurum neden çalıştırılmadı ve en sonunda böyle önümüze sanki çalıştırılmış gibi bir iptal kararı üzerine Anayasa Mahkemesi tarafından 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin getirilmesini ve bütün yetkilerin Cumhurbaşkanına verilmesini hiçbir şekilde kabul etmiyoruz yani bunu son derece -dediğim gibi- gayriciddi bir iş olarak görüyoruz.

Teşekkür ederim.