AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Şimdi, bu, tartıştığımız teklifin 6'ncı maddesi. Bu 6'ncı maddesinde ne yapılıyor? Yükseköğretim Kurulunun ne şekilde oluşturulacağından bahsediliyor. "Cumhurbaşkanı tarafından; rektörlük ve öğretim üyeliğinde başarılı hizmet yapmış profesörlere öncelik vermek suretiyle seçilen yedi, temayüz etmiş üst düzeydeki Devlet görevlileri veya emeklileri arasından seçilen yedi -yani 14'ünü Cumhurbaşkanı seçiyor- Üniversitelerarası Kurulca, Kurul üyesi olmayan profesör öğretim üyelerinden seçilip Cumhurbaşkanı tarafından atanan yedi olmak üzere toplam yirmibir kişiden oluşur. Üniversitelerarası Kurulca seçilenlerden bir ay içinde Cumhurbaşkanı tarafından atanmayanların yerine yeni adayların seçimleri iki hafta içinde yapılmadığı takdirde, Cumhurbaşkanınca doğrudan atama yapılır." diyor. Yani, esasında bakıldığı zaman, buradan anladığımız şey Yükseköğretim Kurulunda olan 21 üyenin 21'ini de Cumhurbaşkanı atıyor yani bu işin öz Türkçesi baktığımız zaman bu. Bir kere, biz buna karşıyız.

İki: Yani sizin bir önergeniz var elimizde, fotokopisi var. Burada bir maddi hata var, sizi uyarmak istiyorum. Şöyle diyor: "Yükseköğretim Kurulu, Cumhurbaşkanı tarafından rektörlük ve öğretim üyeliğinde başarılı hizmet yapmış profesörlere öncelik vermek suretiyle seçilen yedi, temayüz etmiş üst düzeydeki devlet görevlileri veya emekliler arasında seçilen yedi." Şimdi "Veya emekliler" dediğin zaman bir BAĞ-KUR emeklisini de Cumhurbaşkanı bu kurula atayabilir yani burada bir mantık hatası var.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - İ harfi düşmüş. Emeklileri, düşmüş ama...

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Var, var.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Burada yok, yazmıyor, burada "emekliler" yazıyor arkadaşlar.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Buradaki önergede "emekliler" olmuş, "emeklileri" olması gerekiyor, onu söylüyor...

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Yani sizin verdiğiniz önerge eğer kabul edilirse 4A...

RESUL KURT (Adıyaman) - Redaksiyon yetkisiyle...

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Nasıl?

Yani 4A emeklisi, 4B emeklisi herhangi birisi Cumhurbaşkanının takdirinde...

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Kanun teklifinde doğru, önergenizde yanlış yazılmış; bunu düzeltin.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Bunun düzeltilmesi lazım, onu size bir uyarı... Hani "Muhalefet ne yapıyor?" diyorsunuz, bak, işte, uyardık sizi.

RESUL KURT (Adıyaman) - Teşekkür ediyoruz...

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Muhalefet bazı işlere yarıyor yani baktığınız zaman. Keşke hep bizi dinleseniz, hep dikkate alsanız, nazara alsanız. Şimdi, burada 6'ncı maddeyle ilgili söyleyeceklerim bu.

7'nci maddeye baktığımız zaman da "Devlet ve vakıf üniversitelerine rektör, Cumhurbaşkanınca atanır." diyor. Şimdi geneli üzerine yapmış olduğumuz konuşmalarda da ben bunu söyledim, daha önceki uygulamalarda, hatta 80 darbesi sonrasındaki uygulamayla bugünkü uygulamayı karşılaştırdığım zaman şu anki uygulamanın darbe dönemine rahmet okutur şeklinde olduğunu da belirtmiştim. Burada yani Cumhurbaşkanı...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Lütfen tamamlayın.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Hadi seçimi falan geçtik yani seçim konusundaki düşüncelerinizi iyi kötü biliyoruz. Seçimi geçtik de hiç değilse daha önceki uygulamalarda 1980 darbesinden sonra YÖK kuruluyor, YÖK'ün önerdiği on beş yıl boyunca görev yapmış dört profesör arasından Cumhurbaşkanı atama yaparken burada "Rektör cumhurbaşkanınca atanır." diyor, herhangi bir kriter yok, herhangi bir dönem... Kaç dönem yapar bu rektör? Öyle bir şey yok. Kaç yıl yapar bu? Öyle bir ibare de yok. Veyahut da şunu söyleyeyim: Yani mesela Cumhurbaşkanı uygun görürse beni Celal Bayar Üniversitesine rektör atayabilir mi? Akademisyen değilim, akademiyle alakam yok ancak benim buradan anladığım Cumhurbaşkanı şayet isterse Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu'nu Celal Bayar Üniversitesine rektör atayabilir. Yani bu, esasında, bakıldığı zaman neresinden tutarsanız tutun elde kalan bir kanun maddesi. Bu kanun maddesinin mutlaka mutlaka kanun teklifinden çıkarılması gerekli ve yani bu uygulamadan sonra anlattım size... Yani öylesine 2016 yılından sonra 68 -Veli Ağabeyin söylediğine göre- rektör ataması yapılmış, benim tespit ettiğim 19'u ya Adalet ve Kalkınma Partisinden milletvekili ya adayı ya aday adayı ya yöneticisi... Mutlaka yöneticilik vasfında olan insanlar atanmış. Yani burada liyakat ortadan kalkıyor, tamamıyla itaat ortaya çıkıyor. Süreç böyle olduğu zaman da nepotizmin, Türkiye'nin her tarafında kayırmacılık, eş dost, akraba kayırmacılığı, nepotizm her kurumda var; ancak en fazla bulaştığı kurum ne yazık ki hiç olmaması gereken yerlerden bir tanesi üniversitelerimiz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Lütfen tamamlayın.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Öğlen bahsettim, rektör, dekan, akademisyenlerden 27'sinin akraba olduğu bir üniversiteden siz nasıl bilim üretmesini bekleyebilirsiniz; bu, olmaz arkadaşlar. Zaten rakamlar da ortada. Şu anda 200'ün üzerinde üniversite var ama ne yazık ki bilim üretemiyoruz. Bu maddenin kanun teklifinden çıkarılmasını talep ediyoruz.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Teşekkür ederim.

Sayın Kaçmaz Sayyiğit, buyurun.

GÜLCAN KAÇMAZ SAYYİĞİT (Van) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

EJDER AÇIKKAPI (Elâzığ) - Zaten eskiden bilim vardı da...

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Nasıl Ağabey?

HÜSEYİN ALTINSOY (Aksaray) - 1 oy alan üniversiteye rektör oluyordu ya.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Ben onu da savunmuyorum ki bana kalırsa YÖK kalksın, var mıyız onu kaldırmaya?