KOMİSYON KONUŞMASI

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Bugünkü toplantımızda Komisyonumuzun çalışma usulü ve takvimini görüşeceğiz. Herhangi bir karar almayacağız, oylamamız yok, sadece bundan sonraki bu Komisyon sürecini nasıl yürüteceğimiz konusunda yaptığımız bir taslak çalışma var. Bu çalışma üzerinden istişare ederek bundan sonraki yapacağımız çalışmanın çerçevesini belirleyip hızlı bir şekilde de çalışmalarımızı sonlandırmak gerekiyor çünkü millet açısından da yani üreticiler açısından da kamuoyu açısından da -çünkü çok hızlı ilerliyor zaman- bu sebeple bir an önce sahayı toparlayıp daha sonraki çalışmaların nasıl yapılacağını istişare edeceğiz. Bu konuda da yine ilgili kurum ve kuruluşlarımızı, sivil toplum örgütlerimizi, kamu kurum ve kuruluşlarımızı, akademisyenleri davet ederek çalışmamızın nasıl yürütüleceğini de ayrıca konuşacağız.

Ben bu noktada şunu söyleyeyim: Şöyle bir usul güdelim arzu ettik, saha ziyaretleri, hızlı bir saha ziyareti yapalım ve bir ön rapor hazırlayalım çünkü şu anda bu konuda Hükûmetimiz de bir çalışma yürütüyor, onların çalışmalarına da belki katkı verecek bir ön rapor hazırlayalım. Bunun için bu hafta 22 Mayısta yani perşembe günü Tarım Reformu Genel Müdürlüğümüzden küçük bir sunum isteyeceğiz, sonraki sürece de karar vereceğiz.

Evet, bizim bugünkü toplantımıza ilişkin genel bilgilendirmemiz bu şekildedir. Bundan sonraki kısma yazılı basınımızla devam edebiliriz diye düşünüyorum.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Yalnız, Başkan, süreç on gün geçti. Ben bölgeye gittim, gerçek anlamda... Şimdi, bu zirai donun etkisi bölgelerde gerçekten üreticiyi hem psikolojik hem ekonomik hem de diğer kesimleri de etkileyecek biçimde olumsuz bir noktada. Onun için süreci biraz hızlandırmamız gerekiyor, bir hafta öyle geçti.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - İşte onu konuşacağız.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Şimdi, Tarım Reformu gelecek dedik, bir hafta da öyle geçecek.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Takvimi eğer...

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Yani çünkü şöyle bir beklenti de oluşmuş: Sanki Meclis tarafından bu işler çözümlenecekmiş gibi bakılıyor. Biz tespitlerimizi yapalım.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Taslak takvimini sunduğumda zaten aynı şeye katıldığımızı görüşeceğiz, böyle hafta hafta gitmeyeceğiz, bu hafta belki 3...

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Yani bir de gerekirse bölgelere; 3 vekil bir bölgeye, 3 vekil bir bölgeye dağılalım, bir an önce yerinde görelim, şu Komisyon raporunu oluşturalım çünkü buradan görünmeyen sorunlar var. Örneğin, Sayın Bakan bizim Çamardı bölgesine gitmiş. Şimdi orada yetişen misket elması bu yıl yoksa gelecek yıl da yok. Nedeni şu: Bu yıl verim yılı örneğin. Çok ciddi anlamda bir kayıp var.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Bunlar tartışacağımız konular, isterseniz ben...

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Onun için hızlandıralım biraz, çok yavaş gidiyoruz.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Evet, biz de aynı şeyi söylüyoruz.

Ben görsel basınımıza teşekkür ediyorum. Bundan sonraki konuyu yazılı basınımızla...

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Ben her Komisyonda söylerim, görsel basını çıkarma, video çekimi olduğu yerde, don gibi bir konuda, siyaseten bir şey de olmayacağı için çok manalı olmuyor yani niye yapılıyor, ben de onu anlamıyorum. Şimdi, zaten biz videoyu kendimiz çekip paylaşmıyor muyuz? O da görsel basına girmiyor mu? Aynı iş değil mi?

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Evet.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Arkadaşlarımızın burada kalması... Bir de zaten kalan Anadolu Ajansı, İHA, Bengü Türk, Meclis TV; bunlar da komisyonlarda...

BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Bir şey olmaz, kalabilir de; bu kadar da şey değil yani sıkıntı yok.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Genel usul olduğu için ben söyledim, sıkıntı yok.

BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Genel usul olduğu için Başkan öyle söyledi yoksa konuşacağımız şeyler kamuoyundan gizli veya çok şeyler değil.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Bir de tarım stratejik bir alan, siyaset yapılacak bir yer de değil.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - İsterseniz taslağı ben bir anlatayım, ondan sonra görüşlere geçelim. Böylelikle zamanı ve usulü de doğru ilerletmiş oluruz.

Şimdi hedefimiz şu: Saha ziyaretlerinin ardından hızlı tespitleri içeren bir ara raporu hazırlamak. Yasama tatili öncesinde hem saha ziyaretlerinin hem de kurum ve kuruluşların, görüşlerin tamamının dinlenerek artık yaz döneminde rapor aşamasına geçilmesi ve eğer sarkarsa bir ya da iki konuda ki bu da özellikle TARSİM ve iklim değişikliği gibi iki konuda da daha teknik ve akademik düzeyde kurum, kuruluşların katılacağı bir çalıştay planlamak. Bu, büyük ihtimalle ekime kalabilir. Bu, biraz daha yapısal değişimleri içerdiği için bir üretici açısından da bir aciliyeti yok bunun çünkü bu ciddi bir çalışmayı gerektiriyor yani üç etaplı bir çalışma niyetimiz var. Şöyle söyleyeyim: Çünkü şu ana kadar Bakanlığımızın sahada yaptığı çok ciddi çalışmalar var, bu olay olduğu andan itibaren, nisan ayından beri, neredeyse bir ayı geçti. Şu anda Genel Müdürlüğümüzle görüşmeleri yaptık. Bu hafta 22 Mayısta Komisyonumuzda bir sunum yapma noktasında anlaştık. Bugün de işte netleştirirsek hemen perşembe günü başlayacağız ve mümkünse hemen takip eden 25-26 Mayıs tarihinde Malatya, 30-31 Mayıs tarihinde Mersin-Adana ve takip eden hafta da 13-14 Haziran tarihinde de Manisa-Denizli gibi bir bölge ziyareti yapalım, sonra...

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Niğde'yi de katalım, Niğde en çok darbe yiyen yerlerden.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Geleceğim.

Sonra, hızlıca bir ara rapor hazırlayalım, bir ara rapor toplantısı yapalım. Bu toplantıda acil alınması gereken önlemlerle ilgili bir rapor hazırladıktan sonra bunu ilgili Meclis Başkanlığımıza sunarak, Bakanlığımıza iletilmesini sağladıktan sonra da kamu kurum ve kuruluşlarımızın, ilgili kuruluşları, TARSİM'i, ilgili Genel Müdürlükleri, Türkiye Ziraat Odaları Birliğini, Odalar ve Borsalar Birliğini, Tarım Kurulunu, en çok dondan zarar gören belki oda başkanlarını Komisyonumuza davet edelim. Bu arada da ikinci bir saha ziyareti yapalım yani bu da... Hani herkes kendi iline gitmek istiyor yani bunu da Komisyonun tamamını...

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Sayın Başkan, bakın...

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Ben sunumumu yapayım, sonra...

Komisyonun tamamını, bütün illeri dolaşalım dersek bu sefer bitiremeyiz çünkü 34 tane şu anda birinci derece il var. Üç bölgeyi diyorum öncelikle, donun en etkili olduğu Malatya, Manisa ve Adana-Mersin çünkü Adana-Mersin de birinci ve ikinci donda biliyorsunuz hasar gördü. Bu planlamalar yapılırken şöyle yapılabilir: Buradan Ankara'dan çıkılır, Niğde'den yapılabilir...

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Şimdi şuna göre... Bir ürünün kaybolduğu yer değil piyasayı belirlediği yer öncelikli. Niğde elmada 5 il adına fiyat belirlenen bölgedir. 610 bin ton elma yetişen yerde 570 bin ton elmada bu yıl kayıp bekleniyor. Türkiye'deki piyasa da Niğde'den belirleniyor. Böyle noktalara gitmek lazım. Şimdi, Karaman, Konya, Antalya, bir de Niğde elma olgusunda en önemli darbe yiyen yerler ama elmanın Türkiye piyasası ile yurt dışı piyasası da Niğde'den belirleniyor. Şimdi onun için Niğde'ye bu konuda gidilmesi lazım. Kiraz da aynı durumda ama kirazın ötesinde piyasa belirleyen illere gitmek lazım.

HÜSEYİN ÖZHAN (Adıyaman) - Başkanım, bu şekilde ilerleyemeyeceğiz gibi geliyor bana.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Evet, ben...

HÜSEYİN ÖZHAN (Adıyaman) - Bölgesel analizlerde isterseniz somut illere gideceksek hasarları bir görelim, ona göre bölge belirleyelim yani herkes "Benim elmam, benim armudum..."

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Hayır, bak, bir şey söyleyeyim...

HÜSEYİN ÖZHAN (Adıyaman) - Özür dilerim...

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Ama söylediğim laf anlaşılsın diye söylüyorum.

HÜSEYİN ÖZHAN (Adıyaman) - Ben de sizinle hemfikirim, farklı bir şey söylemiyorum.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Ben diyorum ki piyasayı belirleyen iller var, hem yurt dışını hem yurt içini. Mesela Ermenistan'a, Kazakistan'a, yurt dışına elmayı gönderen il Niğde. Şimdi, burada ihracatçının yaşadığı sorun var, yurt dışı pazarı var, tarım işçisi sorunu var, bunların bütününe bakabileceğimiz bir yer, onun için söylüyorum.

HÜSEYİN ÖZHAN (Adıyaman) - Sonuç olarak söylediğiniz her şey hasarın büyüklüğüne göre değişecek bir olay, doğru mu?

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Şöyle yapalım, ben...

HÜSEYİN ÖZHAN (Adıyaman) - Özür dilerim.

Hasarın olduğu ürün neyse, nerede olmuşsa koyalım önümüze, analiz, herkes fikrini söylesin. Niğde'de elma...

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Perşembe günü Genel Müdürlüğümüz bize detaylı bir bilgilendirme yaptıktan sonra bu tartışma biraz daha makul olur. Bizimki bir...

HÜSEYİN ÖZHAN (Adıyaman) - Bölge belirlemeden gitsek daha iyi, önce bir görelim ne olduğunu.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Bizimki...

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Sayın Başkan, tespiti ne üzerinden yapıyorlar? ÇKS'si olana gitmişler, orada Çamardı'da -ben daha dün oradaydım- ÇKS'si olmayan bahçelere gidilmemiş. Şimdi, o tespiti neye göre yapacak? Biz Komisyon olarak Bakanlığın yaptığının üzerinden gideceksek zaten bize niye gerek var?

HÜSEYİN ÖZHAN (Adıyaman) - Tespitler şöyle yapıldı: Her ilçe dilekçeyle il ve ilçe müdürlüklerine başvurdu, uzmanlar...

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Bizde öyle değil, bizde yok öyle bir şey.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Bakanlığımızdan alacağımız bir ön bilgilendirme, şu anda bu don sürecinde ne aşamadayız, Bakanlığımızın tespitleri nedir, TARSİM'in tespitleri nedir? Nereden bileceğiz şimdi? Tek tek bütün ilçeleri gezerek... Önce bir Bakanlıktan fotoğraf çekeriz, orada büyüklük belli, veriler var, ondan sonra, otururuz...

CÜNEYT ALDEMİR (Tokat) - Ürün bazlı bakalım, ona göre.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Evet, evet, tabii.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Bak bir şey söyleyeyim, Elma Birliği var, raporunu hazırlamış, Bakanlığa da sunmuş. Birliğe gideriz, birlik bizimle o verileri paylaşır.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Yok, ona gitmeyelim.

Şu anda, bakın, yanlış bir yerden gidiyor. Yani "Niğde'ye gitmeyelim, başka bir yere gidelim." diye tartışma açılmadı ki şu anda. Sadece ben bir taslak...

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - İsim okudunuz, onların dışında yokmuş gibi.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Hayır, hayır, var.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Hayır, öyle şey olur mu?

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Okumadı mı? "Adana, Manisa..."

BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - O Başkanın önerisi.

Evet, şimdi, benim anladığım, Başkanım burada sadece öneri olarak söyledi, arkadaşlarımız da o önerileri söyleyebilir; bu Niğde'ye veya bir başka ile gidilmemesi anlamında değil. Biz, öncelikle yüzde 100 zarara uğrayan veya yüzde 50'nin üzerinde zarara uğrayan ürünleri belirleyip o ürünlerin en fazla piyasa ve üretildiği bölge... Zaten geçen toplantıda şunu konuştuk, dedik ki: "Biz, don olan 7 bölgeye de gidelim."

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Aynen öyle.

BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - "Karadeniz'e de gidelim, Ege'ye de gidelim." Orada diyelim ki İç Anadolu'da Niğde elma pazarında etkin, kiraz da var ama oraya gitmişken kirazı da görelim, onlara da bakalım yani neler... Yani bunun çalışmasını Başkanlık bir programlasın.

Başkanımın söylediği şu, geçen toplantıda arkadaşlar şunu önermişlerdi: Bir ön rapor verelim, bu çok şey oluyor. Biz, bu Komisyon olarak neler önerebiliriz, bu o rapora kavuşması için böyle biraz hızlandırılmış şey ama araya bayram girdiği için de biraz sarkıyor.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Evet, iki hafta sarkıyor.

BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Ama biraz daha arkadaşlar şey yaparsa yoğun çalışılır, iki günü ayırırız; Niğde, Adana, Mersin yaparız.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Tabii, tabii, bu planlama meselesi.

BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Belki Denizli, Burdur yaparız ya da başka orada don olduğu... İşte, Güneydoğu'da Malatya'ya gittiğimizde Elâzığ'a da gideriz yani bunlar yakın iller, şey yaparız.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Tabii ki.