MUSTAFA SARIGÜL (Erzincan) - Sayın Başkanım, çok teşekkür ediyorum.

Olimpiyatları konuşmadan önce Türkiye'de olimpiyat fikrini gerçekten destekleyen, ortaya atan Sayın Sinan Erdem'i saygıyla, sevgiyle, rahmetle anıyorum. Sayın Şenes Erzik'e de hayatında muvaffakiyetler ve uzun ömürler diliyorum. Sayın Başkanım, Sinan Erdem çok kıymetli, çok değerli muazzam çalışmalar yaptı.

Olimpiyatları konuşurken bizim siyasetin dışında, gerçekten devletimizi ilgilendiren bir konuyu konuştuğumuzu bilmemiz lazım, burada iş birliği yapmamız lazım ve burada el ele, kol kola ve inşallah, omuz omuza olmamız lazım.

Olimpiyatlar, Türkiye Cumhuriyeti'nin önemli bir geleceğidir. Sayın Bünyamin Bozgeyik'i dikkatle dinledim. Olimpiyat köyünün nasıl olması gerektiğini, özellikle bir şehrin olimpiyatları sahiplenmesi gerektiğini... Olimpiyat fikrinin ilkokuldan üniversiteye kadar iyi bir şekilde gerçekten değerlendirilmesi lazım; ülkenin gelişmesine, güçlenmesine önemli bir katkı.

Sayın Ahmet Gülüm'ün Olimpiyat Komitesi Başkanı olması son derece değerlidir; uluslararası alanda son derece başarılı olan değerli bir spor adamıdır, efendime söyleyeyim, bütün konulara hâkim olan bir arkadaşımızdır; ona destek vermemiz lazım, iyi bir noktaya getirmemiz lazım.

Olimpiyatlar, ülkenin tanıtımına ekonomik açıdan, kültürel açıdan muazzam bir şekilde değer katacaktır ama şu Paris Olimpiyatları gerçekten bizi üzdü, ona daha önceden bakmamız lazım, planlamamız lazım, lobi yapmamız lazım. Bakıyoruz, Türkiye geçiyor, tek gemide geçmesi lazım, yanımızda bir başka ülke var, ismini vermeyeyim. Gerçekten, kıyafet seçimi neden öyle oldu, nasıl öyle oldu? Orada iyi bir şey yapılsın diye gidildi ama o kıyafetler gerçekten bizim ruhumuzu, bizim enerjimizi yeteri kadar yansıtmadı; bundan sonra bunlara dikkat etmemiz gerektiğine inanıyorum. Olimpiyat ruhunun birleştirici bir ruh olmasına gerçekten önem vermemiz lazım.

Bakıyorsunuz, bir şehir düşünelim. Başkanım, o şehirde 10 bin kişilik stat olması lazım, 12 bin kişilik... Bu, İngiltere'de böyle, fazlasını yapmıyor çünkü büyük maçların dışında dolmuyor, bomboş kalıyor, atıl bir hadise, üretim dışı bir hadise, bir millî servet ve bakıyorsunuz ki o koca statta 500 kişi var, 1.000 kişi var; bunu kesinlikle doğru bulmayız, onu daha birlikte bir planlamamız lazım. O şehrin 10 bin kişi olması hatta 7 bin kişi olması daha kıymetli, "full" seyirciye oynamak başka bir şey, boş tribüne oynamak başka bir şey.

2032 son derece önemli, gerçekten Bünyamin Milletvekilimiz bahsetti. Futbol organizasyonunun Türkiye'de yapılması son derece kıymetli, bunu son derece değerli buluyorum ve burada el birliği yapmamız lazım. Canım Bakanım, bu Sayın Bakanımızla da lütfen bir konuşursanız, Osman Bey'le...

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Başkanım...

MUSTAFA SARIGÜL (Erzincan) - Evet.

Sayın Bakanımıza diyelim ki: "Tavuk su içer, Allah'a bakar." Gözünü seveyim, bu konularda bir şey yaparken şu KİT Komisyonu üyelerini bir al, bir toparla, bir bak bakalım ne oluyor, nereye gidiyoruz, nasıl bir hadise oluyor?

Efendim, futbolun ve sporun birleştirici gücünün olimpiyatlara en güzel şekilde yansımasını temenni ediyorum. Güçlü bir altyapıyla birlikte çok zor bir işi başarabiliriz çünkü bunu başarmak için de Paris'e çıkarma yapıp da diğer ülkelerle konuşmanın bir anlamı yok, öncesinden bu çalışmayı yapmak lazım.

Ben Sayın Ahmet Gülüm'e başarılar diliyorum.

1953 yılında olimpiyatlarda büyük başarı sağlayan ve Türkiye'yi gururlandıran sevgili Ahmet Ayık'ı da saygıyla sevgiyle bir kere daha buradan selamlıyorum.

Teşekkür ederim Sayın Başkanım.