KOMİSYON KONUŞMASI

DURMUŞ ALİ KESKİNKILIÇ (Karabük) - Sayın Başkanım, Türkiye Taşkömürü Kurumunun değerli çalışanları; sözlerime başlamadan önce ben de bütün maden şehitlerimizi şükranla, minnetle yâd ediyorum, ruhları şad olsun.

Gerçekten, madencilik sektöründe çalışan insanlarımızın ne kadar zor şartlarda çalıştığı herkes tarafından malumdur. Az önce sayın vekilimiz biraz izah etti. Özellikle bu Türkiye Taşkömürü sahasını görmeden o çalışma şartlarını göz önünde hayal etmek mümkün değil. Yerin 500 metre altına iniyorsunuz, 400 metre altına iniyorsunuz hatta deniz seviyesinin altına -TTK'nin havza sahasının 3 bin kilometrekaresi denizin altında olan bir saha- iniyorsunuz. Orada, indikten sonra da kilometrelerce yürüyorsunuz ve yaklaşık -2.750 metre ayak boyumuz şu anda bildiğim kadarıyla- 2.750 metrede yürüyorsunuz içeride. 2.200 metrenin üzerinde yürüyorsunuz. Şimdi, tabii, burada en önemli iş şu...

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Çalışılan panoların uzunluğu mu?

DURMUŞ ALİ KESKİNKILIÇ (Karabük) - Evet, evet, ayak boyutları.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Yoksa 300 metre mi?

DURMUŞ ALİ KESKİNKILIÇ (Karabük) - Yok, toplamında öyle.

Şimdi, tabii, mutlaka ve mutlaka buradaki çalışma şartları gereği de yoğun işçilik yapmak zorundasınız yani emek yoğun bir şekilde çalışıyorsunuz. Türkiye Taşkömürü Kurumu da mutlaka gerekli olan işçi miktarında alım yapmak zorundadır ve buna baktığımızda da aşağı yukarı 2019'dan beri defaten alımlar yapıldı Türkiye Taşkömürü Kurumunda. Ben en son rakamlara baktığımda, 2024 ve 2025'e baktığımda, 1.439 kişinin emekli olduğunu görüyorum ama bu emekliliğin yoğun yaşandığı zaman da 2025'in ilk ayları yani 960 kişisi 2025'in ilk aylarında olmuş vaziyette. Mutlaka, mutlaka emekli olan işçilerimiz kadar işçinin temin edilmesi gerektiğine inanıyorum ve Sayın Bakanımızın bu konudaki hassasiyetine çok teşekkür ediyorum. Bu seneki yatırım programında Türkiye Taşkömürü Kurumunun emekli olan işçisi kadar işçi alması zaten yer aldı. Tabii, bunun üzerinde de bir alım olursa son derece memnuniyetle karşılarız çünkü bizim bölgemizdir, biz TTK'ye işçi alınmasını, Türkiye Taşkömürü Kurumuna işçi alınmasını özellikle arzu ediyoruz ve istiyoruz.

Yalnız, burada bir şeye dikkat etmek lazım; bir norm kadrodan bahsediliyor. Şimdi, bu norm kadroyla ilgili 2003'te yapılan bir çalışma var. Buradaki çalışma işte "14 bin kişi" diyor; daha sonra 2014'te yapılan bir çalışma var, buradaki çalışmada 13 bin civarında bir rakam gözüküyor; en son 2020'deki çalışma var, 10.750. Şimdi, hedeflediğimiz 3 milyon ton kömür için gerekli olan toplam norm kadro bu ama bu normun tamamını birden alma şansımız yok. Neden? Şimdi, bir hazırlık çalışması yapıyorsunuz arkadaşlar, hazırlığı yapmadan o işçiyi oraya sokamazsınız; kuyunuzu açarsınız, galeriyi sürersiniz, daha sonra bu işlemleri yaptıktan sonra da orası için gerekli olan işçiliği hesaplarsınız ve o işçiliği alırsınız.

Bizim burada çok dikkat etmemiz gereken bir şey var: İşçilik maliyetlerimiz açısından, Kurumun da mevcut finansal yapısına baktığımız vakit, biz ihtiyacımız kadar işçiyi mutlaka almak zorundayız ama şurada da şöyle bir hesap asla yapılmaz yani "Şu kadar ton üretim, şu kadar işçi." gibi bir hesap yapılmaz. Bunun bir hesabı vardır, bu hesap konusunda da ben Kurumun çok titiz bir çalışma yürüttüğünü biliyorum; ihtiyacımız olan işçiliği hesap etmeye çalıştıklarını biliyorum, bu işçilerin mutlaka alınacağını da biliyorum. İnşallah, biz bugünlerde de bir müjdeyi bekliyoruz halisane ama şu konuda çok dikkatli olalım yani şu hesabı bir şey hesabı gibi yapmayalım: "3 milyon ton üretim için şu kadar adam, ton başına şu." gibi bir hesap yanlışlığı... Bu işçiliğin bir hesabı var, ona göre oradaki sürdüğünüz galeride sizin ne kadar işçiye ihtiyacınız varsa o kadar işçiyi indirirsiniz, ondan daha fazla işçi indirirseniz iş güvenliği sıkıntınız orada oluşmaya başlar; bu da son derece dikkat etmemiz gereken bir iş.

Sayıştayın bu hesapları yaparken nasıl yaptığını, ellerindeki hazırlık safhalarını ben çok bilmiyorum yani detaylı bir rapor göremedim, onu da görmek isterim aslında; hangi galeride ne kadar eksiğimiz var yani o neye göre hesaplanmış, onu da bir görmek lazım. Nedir bu hesap yani bu kadar işçi açığından bahsediliyor ama bu işçi açığını neye göre hesapladı? Ama ben şu anda emeklilik de görüyorum.

Bir başka konu şu -sayın milletvekilim de ifade etti- bu kura yöntemine ben de karşıyım çünkü kura yönteminde hiçbir şekilde madencilik sektöründe çalışmamış, daha önce tecrübesi olmayan insanlar kuradan çıkıyorlar, orada işbaşı yapıyorlar; adam 500 metre yerin altına indiği vakit oradaki çalışma şartlarını gördüğünde bir bakıyorsunuz ki bir haftada, iki haftada hemen işi bırakıp ayrılıyor çünkü buranın çalışma şartları ağır. Ben mutlaka ve mutlaka alınacak olan işçilerde bu kura yönteminin dışında fiziki mülakat taraftarıyım yani fiziki mülakatın yapılması, teknik mülakatın yapılması taraftarıyım çünkü buradaki işçilerin daha önce de çalışmış olması, madenciliği bilmiş olması, tecrübeli olması hem Kurumun verimliliği açısından önemlidir hem de bu arkadaşlarımızın oradaki can güvenlikleri açısından önemlidir. Bu sektörde çalışmamış, en azından özel sektörde vesaire bir gayreti olmamış olanların da girmesinin kendi açımızdan da Kurum açısından da bir sıkıntı oluşturacağı kanaatindeyim.

Ben çok teşekkür ediyorum, çalışmalarınızda başarılar diliyorum efendim.