KOMİSYON KONUŞMASI

CEVDET AKAY (Karabük) - Teşekkürler Başkanım.

Sayın Başkanım, değerli Komisyon üyeleri, çok kıymetli bürokratlar; ben de hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.

Bugün 29 maddelik bir kanun teklifiyle yine karşı karşıyayız. Geçen hafta Mecliste Genel Kurulda 32 maddelik bir kanun teklifi geçti, torba yasa. Bugün yine buradan çıkacağız, Mecliste geçen hafta burada görüştüğümüz 19 maddelik bir kanun teklifini tekrar görüşeceğiz.

703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'yle Anayasa'ya aykırı olduğu için 283 civarında madde iptal edilmiş ve şimdi kanun metni olarak düzenlenmesiyle ilgili olarak bugün önümüze geliyor. Bu maddeler arasında da yine Anayasa'ya aykırılığı devam eden hususlar var, az önce sözcümüz de belirtti, 4'üncü ve 13'üncü madde Anayasa’nın 128'inci ve 7'nci maddelerine aykırılık teşkil ediyor. Bu aykırılıkların da mutlaka giderilmesi gerekiyor. Buradaki bu hususla ilgili de önergelerimizi verdik.

Şimdi, kanun teklifiyle 8 kanun ve 1 kanun hükmünde kararnamede değişiklikler var. İşte, Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumuyla ilgili var, Diyanet İşleri Başkanlığıyla ilgili var. Yine burada Rekabet Kurumu, Kamu Gözetimi... Yani tek tek saymıyorum, birazdan zaten maddelerde değineceğiz. Hususlarda değişiklikler söz konusu olacak.

Burada Diyanet İşleriyle ilgili maddelerden başlayalım. Şimdi, geçen yıl bütçesi, 2024 yılı bütçesi 91 milyar 824 milyondu; 2025 yılında da bütçe 130,1 milyara çıktı yani yüzde 41'lik bir artış var. Ciddi, muazzam bir bütçeden bahsediyoruz, bir sürü bakanlıktan daha fazla bu bütçedeki rakam yani örneğin Ticaret Bakanlığının 56 milyar, Kültür ve Turizm Bakanlığının 53 milyar, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının da 124 milyarken 130 milyarlık bir bütçe. Artış da yüzde 41 oranında, az önce ifade etmiştim, buradaki rakam ciddi bir rakam. Şimdi, baktığımız zaman da 2025 yılında mesleki ve teknik eğitim kalemi 421 milyon. Bu ödenek 116 üniversiteyi geride bırakan bir ödenek yani üniversitelerde eğitim desteği açısından aktarılan tutarlarla ilgili bir tutar yani 127 üniversitenin kamu üniversitesi olduğunu varsayarsak aşağı yukarı 116'sının daha üstünde bir rakam. Aylık harcaması da 90 günlüğe, 2025 Mart sonu itibarıyla rakama baktığımız zaman bu rakam 32 milyar 540 milyon olmuş, üç aylık harcaması. Bu süre içerisinde örneğin, Dışişleri Bakanlığı 7 milyar civarında harcamış, Ticaret Bakanlığı 8 milyar civarında harcama yapmış, Kültür ve Turizm Bakanlığı 11 milyar civarında harcama yapmış. 41 kamu idaresinin 27'sinden daha fazla bir harcamadan bahsediyoruz. Yani günlük 361,5 milyona tekabül ediyor.

Şimdi, kamu kurum ve kuruluşlarında ve bakanlıklarda en önemli sorunlarımızdan biri bizim kaynakların etkin kullanılmaması ve tasarruf genelgesi olduğu hâlde tasarruf tedbirlerine de riayet edilmemesi. Sadece Diyanet İşleri Başkanlığıyla ilgili değil, bir sürü kamu kurum ve kuruluşunda maalesef bu yönde israflar var ve bunların da önüne geçilemiyor. Şimdi, ultra lüks araçların kiralanmasına devam ediliyor. Bütçe döneminde burada gördük. Bütün bakanlıklar, bakanlar, üst düzey yöneticiler son derece ultra lüks araçlarla buraya geldiler ve kullanmaya da devam ediyorlar. Diyanetin sadece Diyanet Vakfından tahsis edilen Diyanet İşleri Başkanlığına 23 adet araç var yani bunun 9'unu kiralamış, 9 adedini kiralamış, diğeri de Diyanet Vakfının mülkiyetinde, kiralayıp Diyanet İşleri Başkanlığına vermiş. Basına da yansıyor araçlar vesaireler. Bu konularla ilgili gerekli tedbirlerin mutlaka alınması ve tasarruf tedbirlerine uyulması gerekiyor.

Bakın, Diyanet İşleri Başkanlığı âdeta iktidarın kalkanı hâline gelmiş. Burada 2 genç gazetecinin Diyanet İşleri Başkanlığıyla ilgili olarak kaleme aldığı bir kitap var, 2'nci baskısına çıkıyor, bunu okumanızı tavsiye ederim. Burada çok enteresan, değişik konulara değinilmiş. Bu konuların da ilgililer tarafından açıklanması ve mutlaka izah edilmesi gerekiyor, bunu bekliyoruz, bu açıklamayla ilgili de...

Bütçede sormuştuk. Eğitim hizmetleri bütçesi var. Sayın Vekilim Sayın Altınsoy da burada, şimdi ilgili bürokratlardan da mutlaka destek alacaktır bu konuyla alakalı olarak. 2023 ve 2024'te ödenek yokken bu bütçe kanununda yani oradaki ödenek yokken 2025'te Eğitim Hizmetleri Müdürlüğü kapsamında geçici süreli çalışanlar için 4 milyar 991 milyonluk bir ödenek konulmuş. Ben bunun cevabını alamamıştım. Bu ödeneğin 2025 yılı Mart sonu itibarıyla veya -ne zaman çıktıysa rakam- Nisan sonu itibarıyla ne kadarı kullanılmış? Burada kaç kişi istihdam edilmiş ve bu istihdam edilen kişilerin niteliği nerelerde istihdam edilmiş? Bu konuyla ilgili bir açıklama bekliyoruz. Yetiştirebilirseniz bugün, yetiştiremezsiniz yazılı olarak Komisyona iletilirse Sayın Başkan bizlere mutlaka iletecektir.

Yine, Diyanet İşlerinin 2023 yılı Faaliyet Raporu'na bakmıştım ben. Faaliyet raporunda 3 farklı durumlarda kampanyayla toplanan paralar var, bağışlar, yardımlar var. Bu faaliyet raporunda 120 milyon olarak ifade edilen tutar Sayıştay raporunda aynı dönem, 2023 yılıyla ilgili olarak 21 milyon olarak dikkate alınmış. Aradaki fark nereden ileri geliyor? Muhasebe hatası mı yoksa başka türlü bir konu mu vardır? Bunun da açıklanması izaha muhtaç, açıklanmayla ilgili cevap, bu konuyla ilgili bekliyoruz.

Yine, şimdi, burada, 3'üncü, 4'üncü, 5'inci maddelerde dikkat çeken bazı konular var. Burada hac ve umre seyahatlerinin yürütülmesi, buradaki yapılan harcamaların denetlenmesi Başkanlığa veya gerektiği durumlarda da Cumhurbaşkanlığına bırakılmış. Şimdi, burada bir düzenin de olması önemli. Ben buradan bir öneride bulunacağım. Başkanlığın teftiş kurulu başkanlıkları mutlaka var, gerekli denetlemeleri, incelemeleri mutlaka yapar ama en azından iki yılda bir, üç yılda bir Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu tarafından geçmişe dönük yılların da beraber denetlenmesi kaydıyla bunun bir denetim raporu hâline getirilmesi ve önümüze de burada gerekirse Plan ve Bütçe Komisyonuna -bir konu ilave edeceğim- veya Meclise de ayrıntılı bilgi verilmesi önem arz edecek çünkü özel hesaplar konusu var. Burada da TENMAK'la ilgili -9'uncu maddeydi galiba- bir özel hesap açılması söz konusu. Enerji Bakanlığı ve TENMAK yetkilileri de burada, özellikle yurt dışı teknolojiyle ilgili, AR-GE ve yatırım projeleriyle ilgili kamu kurum ve kuruluşlarından gelen bağışlarla alakalı bir özel hesap açılıyor değil mi, kanun hâline getiriliyor. Bu özel hesaptan harcamalar nasıl yapılıyor? Hangi kamu kurum ve kuruluşlarından bağışlar alındı, hangi projelere bu kaynaklar aktarıldı? Bu özel hesapları Meclis denetleme görevini yapacak, göremiyor. Bunu ben Sayıştayın da gördüğünü tahmin etmiyorum çünkü başka bakanlıklarda da var bu. AFAD'da bir özel hesap var, biz göremiyoruz, Sayıştay denetimine tabi değil; Gençlik ve Spor Bakanlığında bir özel hesap var aynı şekilde, biz göremiyoruz. Bu tip özel hesaplar var ve bu özel hesapların da mutlaka Plan ve Bütçe Komisyonunda veya Mecliste raporlarının görüşülmesi ve bilgi verilmesi önemli. Bu konuyla ilgili düzenleme yapılmasını da ben kaçınılmaz olarak görüyorum çünkü kaynaklar nasıl kullanılıyor, denetim çok çok önemli. Bunların denetlenmesi gerekiyor, denetim dışında tutulmaması gerekiyor.

Yine, bu maddeler arasında Diyanet İşleriyle ilgili, KPSS haricinde mülakatla ilgili alımlar var açıktan atamalarla alakalı. Oradaki kadro pozisyonunun 3 katı kadar kişi mülakata çağrılıyor ve mülakat sonucunda da istihdam edilecek. Şimdi, mülakatla ilgili çekincelerimizi biliyorsunuz. Burada eş dost, akraba atamalarının önüne geçilmesi açısından bu çok çok önemli. Buradaki tarafsızlık maalesef korunamıyor. Bütün kurumlarda olduğu gibi çoğu kurumda ve Diyanet İşleri Başkanlığında da bu tip atamaları görüyoruz. Benim seçim bölgem Karabük -Sayın Başkan Yardımcımız da burada- Karabük'te muhtelif ziyaretlerde bulunuyoruz. Bir ziyarette bulunurken camide imam olarak görev yapan ama vekâleten görev yapan bir kardeşimiz geldi "Sayın Vekilim, ben KPSS'den 94 aldım -hatta Antalya'da girmiş sınava yani- fakat mülakatta başarılı olamadım, elendim. Evlenmemi gerektiren hiçbir sebep de yok, izahat da alamadım. Bu konumu dile getirir misiniz?" dedi. Yani kendisi de çekinerek, korkarak dile getiriyor. Buradan da söylüyorum: Bu açıklamayı yaptık diye bundan sonra bu kardeşimize istihdamla alakalı herhangi bir sıkıntı yaratılırsa çok da üzülürüz çünkü biz bunu niçin açıklıyoruz? Bütün kamu kurum ve kuruluşlarında ve Diyanet İşleri Başkanlığında da özellikle hak, hukuk çerçevesinde, gerçekten liyakate dayalı atamaların yapılması önem arz ediyor diye ifade ediyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

CEVDET AKAY (Karabük) - Başkanım, toparlıyorum.

Maddeler üstünde de daha detay konulara mutlaka gireceğiz. Madde üzerinde belirteceğimiz hususlar olacak diğer maddelerle ilgili burada.

Ben teşekkür ediyorum Başkanım vermiş olduğunuz sözden dolayı.