KOMİSYON KONUŞMASI

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Bakanım, sizin söylediğiniz gibi muhtarlar demokrasinin temelinde var, önemli. Musa Bey de anlattı. Önemli bir düzenleme de yapıyoruz, yıllık 185 milyon liralık bir yük getiriyor sizin söylediğinize göre.

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) - İlave yük getiriyor.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - İlave yük getiriyor.

İlave mi, yıllık yük mü?

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) - İlave yük.

BAŞKAN - Toplamı 800 milyonu filan buluyor olması lazım.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Buluyor, tamam.

Yani önemli bir harcama. Sonuçta önemli bir konu da, önem de veriyorsunuz. 2012 yılında bir ara muhtarlıkların kaldırılması söz konusuydu, böyle bir çalışma yapılıyordu. Sonra vazgeçildi zaten. O çalışma daha erken olduğu için herhâlde vazgeçildi ama şu anda da muhtarlıklardan vazgeçilmesinin doğru olmadığı da kavranmış vaziyette, buna da memnun oluyoruz tabii ki.

Fakat şöyle: Muhtarların sorunları bu kadarla bitmiyor. Yani bu konuyu ele alıyorsak daha kapsamlı ele almamız lazım. Daha farklı sorunları da var. Muhtarlıklara daha farklı görevler de verilebilir. Bizim mahalle bazında, dün konuştuğumuz bu gelir testiyle ilgili, hatta konuşacağız daha doğrusu, mahallelinin durumunu en iyi şekilde bilmeleriyle ilgili vesairede görevleri var, görevleri de olabilir, onları da resmîleştirebiliriz. Yani vatandaşın durumunu en iyi bilebilecek, yardım alması gerekenleri bilebilecek kişiler bunlar. Dolayısıyla, sosyal yardım uzmanlarının en fazla irtibatta olması gereken kesim bunlar. O tür görevler de verilebilir.

Ama madem ödenekleri düzenliyoruz, sadece sabit, bütün muhtarlar için aynı rakamın olması da çok adil değil, doğru değil. Bir sabit rakam olsun, bir limit ama nüfus sayısına göre de bunu farklılaştırmak gerekir, ya da seçmen sayısına göre, bilmiyorum, o mahallenin nüfusuna göre. Bu madem ödenektir, bir maaş değildir, maaş değilse, geçimi için verilmiyorsa, ödenekse yani onun yaptığı çalışmalara istinaden, bulunduğu yerdeki görevine istinaden verilen bir ödenekse adı üzerinde, onun, o zaman o bulunduğu çevreye göre, nüfusa göre, seçmenine göre, her neyse ona göre ödeneğini alması lazım diye düşünüyorum. Doğrusu da, adil olanı da odur. Bunu kademelendirelim nüfus sayısına göre. Biraz önce bazı rakamlar verdiniz, teşekkür ederiz, 50.018 muhtarımız var, işte bunun 18 bini büyükşehirlerde.

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) - 25 bin.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - 25.683'ü büyükşehirlerde, 30 bin mahalle muhtarı var. Diğerleri, 18 bini köy muhtarı. Bunları kademelendirmek daha doğru olmaz mı? Yani amaca uygun bir ödenek sistemi getirmiş olmaz mıyız? Böyle yapsak daha uygun değil midir, böyle bir çalışma yapalım mı?

Teşekkür ederim.