ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Saygıdeğer arkadaşlarım, Leyla Hanım geçen yıl ben Genel Merkez Hukuk Müşaviriyken Sivas'tan bir kalabalık heyet oraya gelmişlerdi, bu yıl da çok daha kalabalık bir heyetle Meclisteki odama geldiler. Bu şu anda Türkiye'nin çok önemli bir sorunu. Yaklaşık 3 binin üzerinde Leyla Hanım'ın durumunda olan kişinin eşi hapiste, cezaevlerinde. Sayın Vekilimizin söylediği eğer psikolojik travma yaşadığına ilişkin bir rapor alsaydı cezası asgari on beş yıl civarında olacaktı, bir de hürriyeti tahditten ceza veriyor bazı mahkemeler, yalnızca cinsel istismardan vermiş bu mahkeme. Öyle olunca on bir yıl ceza veriliyor. Bu, ülkemizin çok ciddi bir sorunu. Eski Türk Ceza Kanunu'nun 434'üncü maddesi vardı bunlarla ilgili eğer evlilik devam ederse cezası ertelen ve sonra kaldırılan. Yeni Ceza Kanunu'muzda bu hüküm olmadığı için bu sorun devam ediyor. Ben yüce Meclisin bu konuyu ciddiyetle, Komisyonumuzdan başlayarak bu konuya bir çözüm üretmesi gerektiği kanaatindeyim. Bunu da bütün milletvekili arkadaşlarımıza ve uzmanlarımıza söylemiş olayım.

Şahsi fikrim de var bu konuyla ilgili. Fiilin suç olmaya devam etmesi kanaatindeyim, mutlaka küçük yaştaki çocuklarla evlenenler suç işlediğini bilmeli ve cezasına katlanmalı ama buradaki denetimli serbestliğin 10/8-10/9 gibi indirilerek yani bir yıl cezaevinde kaldıktan sonra düzgün bir aile hayatı varsa, eşine, çocuklarına bakıyor ise beş yıl denetimli serbestlik altında bulundurulmalı, daha sonra da bu düzgün hayat devam ediyorsa da kaldırılmalı diye düşünüyorum, bunu da bütün milletvekili arkadaşlarımızın bilgisine sunmuş olayım.