KOMİSYON KONUŞMASI

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Diğeri ise, bu sefer şöyle olacak, diyecekler ki: Bak, Sağlık Bakanlığında bu kural var, biz de farklı uygulanıyor; Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığında farklı bir kural var. Dolayısıyla, bu farklı bir şey edecek. Bakanlar Kurulana verilmiş olması doğrudur.

Sayın Başkanım, bir hususu daha açıklayım. Geçen dönem, 24'üncü Dönemde Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonunda 711 sıra sayılı Ailenin ve Dinamik Nüfus Yapısının Korunması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nda bu madde görüşüldü. Dolayısıyla, ihtisas komisyonunda -biraz önce sizler hep hükûmeti eleştiriyordunuz ya efendim- veya milletvekilleri de yapabilir çalışmayı. Daha önce bir bakın, geçen dönem bu kanun komisyona gelmiş mi, komisyonlarda görüşülmüş mü, o komisyonlarda bir rapor verilmiş mi, o ne demiş? Arkadaşlarımın bana söylediği şey: "Görüşüldü, raporu verildi ancak seçime gittiğimiz için kadük kaldı." Dolayısıyla, o komisyonda serdedilen görüşlerden faydalanarak da daha iyi iyileştirme yaptıydık. Ama benim gördüğüm husus bu.

Biraz önce Sayın Bakan söyledi, "Bu bir devrim, reform, ileri bir adımdır. Karşı çıkan hiç kimse yoktur." dedi. Doğru mudur? Doğru. Bir başka sayın arkadaşımız dedi ki: "Bu kanun hiçbir şey getirmiyor." Yani o da olabilir, ayrı bir şey ama biz şunu söylüyoruz, bu kanun şu anki mevcut uygulamadan daha ileri bir adımdır.

Bir başka, Lale Hocam'ın dediği gerçekten çok doğru. Bazen pozitif ayrımcılık yapıyoruz ama çok fazla pozitif ayrımcılık yaptığımızda da bu sefer ister istemez onun istem alanından uzak düşmesine neden olur. Kendisi de bizzat şahit olmuş. Bunu da yaşayan kimseler de görüyor ama bir hakkı vermek lazım. Hak, mutlaka kullanılır demek değildir. Yine bir başka milletvekilimiz de siz kadınları sadece bir anne olarak görüyorsunuz, dolayısıyla ona başka şey yok mu? Oysa bir hak verme; hak verme zorlama değildir, yükümlülük değildir. İsterse kullanır, isterse kullanmaz.

Yine Sayın Bülent Kuşoğlu'nun da dediği gibi mesai yapacak mı? İsterse yapar. Ama burada diyoruz ki mesai istersen yaparsın ama sen bil ki öyle bir hakkın var, eğer böyle bir çocuğun varsa bırak tam gün artı mesai, öyle değil yarım gün bile çalışabilme hakkın var. Bir hak veriyoruz, emredici hüküm değildir, tercihtir, onu kullanabilir diye düşünüyorum.

Teşekkür ediyorum.