BAŞKAN FATİH DÖNMEZ - Barış Bey, çok teşekkür ediyorum, hakikaten son derece önemli bilgiler paylaştınız.

Özellikle öneriler kısmınızla ilgili olarak biraz daha yoğunlaşmak istiyorum izninizle. Türkiye'de bir yapay zekâ ekosistemi oluşturmak açısından baktığımızda kabaca bir SWOT analizi yapsak -gerçi burada biraz kısmen değindiniz ama- en güçlü üç yanımızı ve en zayıf üç yanımızı söyler misiniz, bir.

İkincisi, bu yatırımları çekebilmek için -yerli yabancı ayrımı yapmaksızın söylüyorum- yatırımcı hangi konulara odaklanıyor? Bizim klasik yatırım teşviklerimiz var, bunlar yeterli mi değil mi? Ve yatırımcı açısından regülasyonların önemi ne yani yine onları buraya çekebilmek açısından? İkinci sorum bu.

Üçüncüsü de kısmen biraz değindiniz. Tabii, şimdi, küreselde yapılan yatırımlara da bakınca aslında ben biraz da şaşırdım. Amerika'nın 100 milyar dolar, Avrupa'nın, Çin'in, Asya'nın 2 milyar dolar olması da, o veri de benim biraz kafamda soru işareti oluşturmadı değil yani Asya'nın tamamına "2 milyar dolar" diyor 2024 son çeyrekte. Biz, tabii, hangi kategorideyiz orada bilmiyorum ama Türkiye'de bu işin daha başındayız, emekleme safhasındayız, onun farkındayız. "Ulusal şampiyon çıkartabiliriz." dediniz. Hangi temalarda, hangi alanda çıkartabiliriz? O alanları seçip oralara mı yoğunlaşmak lazım? Burada önerileriniz nedir? Yani 3 başlıklı 3 sorum var. Bu arada da ben arkadaşlarımıza da biraz zaman kazandırmış oldum, diğer milletvekillerimiz de herhâlde sorularını soracaktır.

Buyurun Barış Bey.

DELOITTE TÜRKİYE MÜHENDİSLİK, YAPAY ZEKÂ VE VERİ HİZMETLERİNDEN SORUMLU ŞİRKET ORTAĞI BARIŞ YENİDÜNYA - Çok teşekkür ederim.

Şimdi, güçlü yanlarımızdan 1'incisi bizce şu: Ana güçlü faktörümüz bizce özellikle genç teknik nüfusumuz, buna erişimimiz. Gerçekten, şimdi, şurada da gösterdim, diğer ülkelerle karşılaştırdığımız zaman yönlendirebileceğimiz büyük bir mühendis nüfusumuz var. Şunu düşünelim: Aslında, Türkiye'den Avrupa'ya işte, yurt dışına büyük bir mühendis göçü oldu ve ona rağmen Türkiye bu ihtiyacı karşılıyor, bu, bence güçlü yönümüz. İkincisi, Türkiye'deki şirketlerin Avrupa'daki, Amerika'daki rakiplerine göre karşılaştıkları farklı coğrafi, farklı sıkıntıları, riskleri olduğu için, Türkiye'de esnek bir düşünce yapısında olduğumuzu düşünüyoruz. Yani Türkiye'de şirketler bu konuda istekli ve daha hareketli, özellikle Avrupa'ya göre biraz daha atiğiz.

Şimdi, zayıf yönlere baktığımız zaman, birincisi, bizim en sık gördüğümüz bu işin regülasyonuyla ilgili veya altyapı yatırımlarıyla ilgili çekinceler. Birincisi, şirketler regülasyonlarla ilgili ya gerekli bilgi seviyesini ya gerekli araştırma seviyesini sağlayamadıkları için tutucu davranıyorlar ama bazı alanlarımız gerçekten bu şekilde tutucu.

Şimdi, yapay zekâyı deneyemediğimiz zaman tabii devamı da gelemiyor ancak mesela, KVKK'de bir değişiklik oldu, aslında bunun bir etkisi olmasını bekliyorduk, onun bile sektörde çok büyük bir etkisi olmadı. Dolayısıyla bu konuda biraz daha risklere karşı tutucu olduğumuzu ben düşünüyorum, regülatif risklere karşı. Altyapı ihtiyacımız var, altyapımız gerçekten bunu sağlamıyor yani deneyecek bir altyapıya ihtiyacımız var. Her zaman yapay zekâ yatırımları başarılı olmuyor. Dolayısıyla ben sunucu satın almamalıyım veya ancak başarılı olduğum zaman almalıyım yani ilk başta kiralamam lazım, bunu sağlamamız lazım, bu bir zayıf yönümüz.

Şimdi, şampiyonlar konusunda biz şunu düşünüyoruz: Güçlü olduğumuz bazı endüstriler ve dünyadaki risklerin etkilediği de bazı endüstrilerimiz var. Aslında, Türkiye bir üretim ülkesi. Örnek olarak -bu biraz daha araştırma gerekebilir ama- mesela, otomotiv sektörü Türkiye'de çok güçlü ama şu an dünya büyük bir dönüşüme gidiyor; elektrikli araçlar, Çin baskısı. Dolayısıyla bizim güçlü olduğumuz veya güçlü olmak istediğimiz sektörler bu açıdan aslında bizim için öncelikli sektörler olur.

Atladığımız bir sorunuz var mı? Bakıyorum ama...

BAŞKAN FATİH DÖNMEZ - Birinci soruyu, biraz SWOT analiziyle teşvik ve regülasyonları birlikte cevaplamış oldunuz, farkındayım. Yani regülasyonlarda tutucu olduğumuzu söylemiş oldunuz ki birinci derece regülasyonu da Meclisimiz yapıyor. Milletvekillerimizin dikkatine o zaman sunmuş olalım.

Evet, şimdi, ilk söz talebi Bursa Milletvekilimiz Hasan Öztürk Bey'den.

Buyurun.