KOMİSYON KONUŞMASI

OĞUZ ÜÇÜNCÜ (İstanbul) - Son olarak onu diyecektim yani daha önce, ilk toplantıda onu söylemiştik hepimiz, özellikle Başkanımız. Bu sektör hayati bir sektör, bunun tartışılmaz bir kalitede olması gerekiyor. Yani yangına hazırlıklı olmak, yangından korunmak bizim turizmimizin geleceğiyle alakalı. Kaldı ki siz de söylediniz, daha önce Naci Vekilim de söyledi, yine Kadem Vekilim de söyledi; zaten uluslararası seyahat şirketleri bu akreditasyonunu yapıyorlar, bu bize has bir şey değil. Bizim burada üzüldüğümüz ya da hayıflandığımız şey kendi standartlarımızın gerisine düşmek. Yani bir yabancının geldiği otel güvenli, kendi insanımızın gittiği bir otel güvensiz olamaz, bunun mümkün olmaması lazım.

Dolayısıyla -son cümle Değerli Başkanım- hani, gelecekle ilgili tavsiyeler bölümü de mutlaka yavaş yavaş başlayacak.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - O tavsiyeler bölümünü hazırlarken sen ne kadar öyle "Son." desen de seni çağıracağız.

OĞUZ ÜÇÜNCÜ (İstanbul) - Eyvallah, ben seve seve katkı sunmak isterim.

Şunu gördüm: Özellikle İçişleri Bakanlığı, il özel idareleri ve yine oranın özel idaresi, yerel yönetimlerin Çevre, Şehircilik Bakanlığında olması, AFAD'ın yine İçişleri Bakanlığında olması; bu dağınıklığa belki artık bir çatı, risk yönetimiyle belediye, yerel yönetimler, oradaki mevzuatın birleştirilmesi, teçhizat, itfaiyeci eğitimi, itfaiyecinin bir çatı altında toplanması değil ama eğitiminin standardizasyonu, yangın takibi, panosundan elektrik teçhizatına kadar bir standarda bağlanması ve bunu mümkün mertebe... Ki onda da son olarak hocamın kanaatini öğrenmek istemiştim. Hepsine devlet yetişemeyeceği için, yetkilendirilmiş müşavirlikler, tüzel kişiliklerle ilgili kanaatiniz nedir? Yani devlet denetleyenleri iyi denetlese yeter mi bu manada? Yani buradan bağımsız hizmet alabilme ihtimali işi çözer mi, hızlandırır mı?

Teşekkür ediyorum, sağ olun.

GRAND KARTAL OTEL YANGINI BİLİRKİŞİSİ PROF. DR. RAMAZAN ÇAĞLAYAN - Sayın Başkanım, iki cümle söyleyebilir miyim?

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Tabii tabii, lütfen Hocam.

GRAND KARTAL OTEL YANGINI BİLİRKİŞİSİ PROF. DR. RAMAZAN ÇAĞLAYAN - Şimdi, yetkilendirilmiş şirketler vesaire olabilir. Depremde denedik bunu, daha önce belediyeler ya da il özel idaresi yapı kullanım iznini verirken denetliyordu, akredite edilmiş özel şirketler, denetim şirketleri kurdurduk, onlardan alıyoruz. Orada da aynı sorun, insan sorunumuz orada da ortaya çıkıyor. Hiç binaya gitmeden, masa üzerinde imza veren "Uygundur" raporu veren mühendislerimiz çıktı denetim şirketlerinde; bunları en son depremde yaşadık.

Mevzuatımızda aslında çok fazla bir sorun yok, az önce söyledim. Mesela bizim yangın yönetmeliğimiz çok mükemmel, belki de harfiyen uyulsa Avrupa standartlarının da üstünde olabilir. Problem, bunun nasıl uygulanacağı ve kimin tarafından, nasıl denetleneceği? Orada ciddi bir sorunumuz var

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Ah hocam! Yani mevzuatta da bir eksiklik demek ki var, uygulamada. Mühendis inşaatın başına gitmeden projenin altına imza atmış da o projenin altına imza atan mühendise siz ne yaptınız? Mühim olan o. Yani yapanın yanına kâr kalmamalı, bu hepimizin ortak sorumluluğu.

GRAND KARTAL OTEL YANGINI BİLİRKİŞİSİ PROF. DR. RAMAZAN ÇAĞLAYAN - Depremi yaşadıktan sonra bulmaya çalışıyor bunları.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Yani, kusura bakmasın, eğer projenin altına imza atıyorsa "Ben buna imza atıyorum ve arkasındayım." demesi lazım gelir. "Arkasındayım." deyip de bina yıkıldıysa, bu mühendisi de bizim yıkmamız lazım gelir. Hukuken yıkmamız lazım gelir, ömrü boyunca hapishaneden çıkmaması lazım gelir.

TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Biz de mühendisiz efendim, inşaat mühendisiyiz.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Bir problem değil yani...

GRAND KARTAL OTEL YANGINI BİLİRKİŞİSİ DR. HİKMET İSKENDER - Sayın Bakanım, bir şey söyleyebilir miyim?

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Vereceğim Hocam.

GRAND KARTAL OTEL YANGINI BİLİRKİŞİSİ PROF. DR. RAMAZAN ÇAĞLAYAN - Bir grubu toptan kötülemiyoruz, öyle bir şeyimiz olmaz.

TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Ben başıma gelen bir hikâyeyi anlatayım da inşaat konusunda.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Türker Bey, söz vereceğim, Hocam bitirsin cümlesini.

GRAND KARTAL OTEL YANGINI BİLİRKİŞİSİ DR. HİKMET İSKENDER - Ben, bir cümle söyleyeyim Oğuz Bey'in şeyine.

Esasında olması gereken şudur: Meslek kuruluşlarından daha iyi yararlanmamız lazım yani İnşaat Mühendisleri Odası... Bugün Alper Hocamızın burada olmaması, Erzurum Palandöken'de İnşaat Mühendisleri Odasının bir seminerine katıldığı içindir. Bu denizcilik olur, makine mühendisi olur, kimya mühendisi olur, inşaat mühendisi olur, bu odaların etkinliğinden ve -bunlar neticede meslek kuruluşları- bunlardan yararlanmamız lazım.

Ben İngiltere'deki evimin yanında bir eski binanın, dondurma fabrikasının spor salonuna dönüştürülmesi için nasıl -çevre etki değerlendirmesi diyoruz ya- yapıldığına orada şahit oldum. Orada bütün birimlerden, komşulardan ve ilgili meslek kuruluşlarından görüş alınıyor. Şimdi, biz biraz evvel söyledik, bu LPG olayında da olduğu gibi, Makine Mühendisleri Odasının yetkilendirdiği... Şimdi mutlaka vardır bu, geriye doğru gittiği zaman bu ortaya çıkacak çünkü kayıtlara giriyor. Meslek kuruluşlarının mutlaka ve mutlaka etkin hâle getirilmesi lazım.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Ben de katkı vereyim.

Tabii, mühendis lafı geçince söyledim, yoksa mülki idare amiri olup kaymakam, vali olanda da hâkim, savcıda da öğretmende de her türlü meslek kurumunda da yanlış yapanlar, eksik yapanlar vardır, iyi yapanlar vardır.

GRAND KARTAL OTEL YANGINI BİLİRKİŞİSİ PROF. DR. RAMAZAN ÇAĞLAYAN - Çürük elmalar olur her zaman.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Burada meslekleri kastetmiyoruz, iyi yapanları ödüllendirmek, yanlış yapanları da hukukun verdiği cezayla cezalandırmak lazım gelir yasaları etkin kılabilme adına, onu söyleyeyim ki hiçbir meslekte falan mühendisle veya başka şeyle bizim bir derdimiz olamaz diyorum.

Hocam, var mı başka?

GRAND KARTAL OTEL YANGINI BİLİRKİŞİSİ PROF. DR. RAMAZAN ÇAĞLAYAN - Bir cümle söyleyeceğim bu otel yangını ve denetimle ilgili.

Şu andaki mevzuatımız esas itibarıyla il özel idaresine vermiş denetimi fakat il özel idarelerimizin de bu denetimi yapacak kapasitesi yok. Dolayısıyla bunu ciddi bir şekilde yeniden değerlendirmemiz lazım.

Teşekkür ediyorum.