DERYA BAKBAK (Gaziantep) - Ben de çok teşekkür ediyorum.

Öncelikle 78 vefatımız oldu burada. Hepimizin çok yüreği yanıyor, kendi evlatlarımız. Gaziantepli bir aile de orada vefat etti; bir doktordu, eşi ve çocuklarıyla birlikte vefat ettiler. Acımız büyük oldu.

Tabii, burada benim gözlemim, biraz önce Vekilim de bahsetti mimar olarak, hepimizin mesleki sorumlulukları var, herkesin üstüne düşen görevi çok iyi yapması gerekiyor. Burada düğmeyi üstten doğru iliklersen aşağıya doğru gider. Mimarlara gerçekten büyük görev düşüyor. Depremde de aynı şeyi yaşadık. Ben depreme dayanıklı yapı tasarımının hocasıyım ve çocuklara konuyla alakalı olsun olmasın, her derste ilk konu olarak bunu anlatırdım ama depremde içeri girdiğim zaman, sahaya girdiğim zaman, Nurdağı'na girdiğimde -Antep merkezde o kadar yıkım yoktu- anlattığım pek çok şeyin doğru olduğunu ve oradaki uygulamalarla karşı karşıya kaldığımı gördüm.

İlk tasarım mimardan başlıyor yani merdivenlerin yerinin doğru konulması, çıkışların hesap edilmesi, çıkışların rahat olması, kapıların doğru olması konusunda çok büyük görev düşüyor. Aslında, herkese çok büyük bir görev düşüyor, makine mühendisine de çok büyük görev düşüyor, inşaat mühendisine de çok büyük görev düşüyor çünkü o merdiveni yaptığında taşıyıcı olarak taşımazsa inşaat mühendisliğine giriyor, sprink sulama sisteminin, yangındaki alarmlar konusunda makine mühendislerini büyük görev düşüyor; herkesin aynı şekilde görev ve sorumluluğu... Yine, tabii, otelin sahibi, yönetim sistemi burada çok önemli. Kurumların kontrolleri çok önemli. Yani herkes işini aslında iyi yaparsa bir sıkıntı olmaz. Muhakkak ki yangın her yerde çıkabilir, yangının çıkmasını önlemek gibi bir şeyimiz yok ama biz önlemlerimizi iyi şekilde alırsak bu zararı minimuma indirme yönünde bir sistem yürüyebilir.

Yine, Şanlıtürk Vekilimiz biraz önce bahsetti, deprem de ilgili... Evet, deprem ivmesiyle ilgili, deprem ivmesi farklı şekilde bölgelere yansıdı. Birinci deprem bölgelerinde bizim hesaplamalarımızın çok çok üstünde bir deprem ivmesiyle karşı karşıya kalındı. Bununla ilgili yeni yapılan binalarda ne gibi önlemler almamız gerektiği konusunda da şu anda bir çalışma yürütülüyor. Akademisyen hocalarımız da bununla ilgili... Çünkü hesapladığımızda çok yüksek bir demir donatı geliyor, bu da binaya ekstra bir yük getiriyor; onun getirdiği durumu nasıl biz telafi edebiliriz? Bununla ilgili de bir çalışma yürütüldü. Hocalarımız, belediyelerimiz hatta farklı farklı belediyeler yani iktidar, muhalefet demiyorum, hepsi gördüğüm kadarıyla bu konuda önlemini de alıyor; biz konuştuk kendileriyle, özellikle kendi alanım olduğu için süreci de takip ettim ben.

Aynı durumda deprem araştırma komisyonunda da görev almıştım. Orada çıkanlar neticesinde... Ama bakın, hâlâ bugüne kadar daha "Önlemler neler olabilir?"i çalışıyoruz yani. Bu konu da öyle çok geniş kapsamlı, tasarımıyla, itfaiyesiyle, mesafeleriyle, ne kadar mesafede gidebilir, yarım saatte mi gidilir, beş dakikada mı gidilir -süreyi atıyorum- kaç dakikada ulaşılmalı ve buna göre o bölgelerde itfaiye merkezleri neler olmalı gibi çok farklı çalışılacak alan var. İşte, iş sağlığı güvenliği konusu ayrı, Turizm Bakanlığı konusu ayrı, belediyeler ayrı, özel idareler ayrı; hepsini zaten burada çalışacağız.

Benim gördüğüm kadarıyla, tüm milletvekili arkadaşlarımız da konunun uzmanı, alanda çalışan arkadaşlarımız. Komisyonda çok farklı ve faydalı bir sonuç, bir rapor çıkaracağımıza inanıyorum ve bunun da ileriki çalışmalara ışık tutacağını... Çünkü depremde de aynı şekilde bir rapor yayınladık ve o, süreçte, ileriki aşamalarda aydınlatıcı bir rol alıyor, bir kanun teklifinde de bulunulabiliyor. Ben daha önce farklı komisyonlarda sonrasında bir kanun teklifine dönüşen araştırma komisyonlarının çalışma sonuçlarını da gördüm, burada da öyle sonuçlar çıkabileceğini düşünüyorum.

Teşekkür ediyorum herkese.