Komisyon Adı | : | (10/696, 1831, 1832, 1833, 1834, 1835) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
Konu | : | Birleşmiş Milletler Kadın Birimi, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ve Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu temsilcilerinin yaptıkları sunumlara ilişkin görüşme |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 25 .02.2025 |
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Sayın Başkanım, çok teşekkür ediyorum.
Sizin öncelikle sağlık konusunda bir şey sorduğunuzda cevabı tam alabildiğinizi de düşünmüyorum aslında ama Sayın Başkanım tabii...
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - En azından siz almadığınıza göre hepimizin ikna olması gerekir.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Sayın Başkanım, tabii, konusunun artık doktoru olduğunuza göre çok iyi bir konumdasınız. O yüzden, bizim her söylediğimizde bizi ters köşeye yatıracak gibi gözüküyor.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Yok, estağfurullah. Ortak bir sonuca ulaşmaya çalışıyoruz, kolektif bir düşünce, bilgi.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Ama ben şunu söyleyeyim: Evet, Sayın Başkanım, kadın cinayetleri politiktir. Bu, sadece alanda cezaların artırılmasıyla olacak bir şey değil. Biliyoruz ki -ben her zaman onu savunuyorum- şu anda cezalar o söylenildiği gibi değil, cezalar oldukça fazla ülkemizde zaten yani cezada, ceza hukuku anlamında bir eksikliğimiz o anlamda yok. Problem uygulamada, uygulamadan kaynaklı bir kanı da toplumda yayılıyor. Hani kapıdan giriyor insanlar, hemen arka kapıdan çıkıyor. Polis yakalıyor ama...
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Cezasızlık algısı mı yani?
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Tabii, tabii, cezasızlık algısı var. Cezasızlık algısından da en çok işte, bu suç işleyenler yararlanıyor.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Yani "Nasıl olsa kurtulurum." algısı mı var?
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Evet, nasılsa kurtulurum, biraz sonra af çıkacak, biraz sonra nasılsa işte cinnet diyerek bir hafifletici sebep olabilir, kravat takarım gibi, gibi.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Olmaz, yok, o kalktı yasadan, çok oldu.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Tabii, tabii, biliyorum yani eskiden beri öne gelen şey bu. Dolayısıyla bizim bir kere devlet olarak yasalarımız ile pratikteki uygulamalarımız, buna hâkim ve savcılarımız, kolluk güçlerimiz de dâhil olmak üzere aynı bilinçle el atmamız gerekiyor, yoksa sadece yasaları yaptık demekle olmuyor. O yüzden kadın cinayetleri politiktir diyoruz yani buradaki samimiyet uygulamada kendini gösterecek. Bu da direkt -ben hak savunucusuyum, avukatım- şimdi, çok güzel şeyler söyleniyor, İçişleriyle yüzde 90 başarı falan sağlanmış, biraz sonra ona izin verirseniz de değineceğim ama önemli olan ne kadar bunun uygulandığı? Şimdi çok başarılı şeyler yapıyoruz, sonuç ortada, kadın cinayetleri artıyor. Sağlıkta başarılı çalışmalar yapılıyor dediniz, verilere baktığımda bir ara bakmıştım, zannedersem bu sene çocuk, bebek ölüm oranı geçen seneden daha fazla artmış. Şimdi, burada bir terslik var, eğitim veriyoruz, eğitim görüyoruz, işte, kurumlar arasındaki iş birliğinin azlığından, sahaya yansıması iyi değil; dolayısıyla ben sadece eğitim verilmesinin yeterli olmadığını düşünüyorum. Sahada sonuçlar nedir, veriler nedir? Verilerin çok büyük bir bölümünü zaten biz bile milletvekili olarak istediğimizde alamadığımıza göre siz bunları neye göre değerlendiriyorsunuz, onu da merak ediyorum.
Şimdi, cinnet çok önemli bir şey yani psikolojik nedenlerle, bu patolojikse zaten ona mahkeme gereğini yapıyor, o konuda bir problem yok ama biz eğer bakarsanız haber vermelerde de "Cinnet geçiren koca eşini öldürdü, cinnet geçiren eski koca çocuklarını öldürdü." yani cinnet geçirmek de bir kılıf olarak kullanılıyor; bu böyle değil. O psikolojiden, toplumsal her olaydan da insanın psikolojisi etkileniyor, işte o yüzden onu da bizim düzeltmemiz gerekiyor.
Şimdi, Başkanım şeyi sordu: "Sağlıkla ne ilgisi var?" gibi dediniz yani sağlığa erişimde evet, nedir?
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Kadına şiddetle bağlantılı olarak sağlık konusunu sordum.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Tabii, ben size söyleyeyim. Mesela erken yaşta ve zorla evlilik gerçekleştiği zaman işte burada sağlık yönünden de, o çocuğun...
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - İşte, bunları vurgulamamız gerekiyor.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Evet, etkilendiği için dolayısıyla bu böyle. Erken gebelik, kürtaj hakkı ne yapıyoruz? İşte, hamileliğin önlenmesi konusunda ne yapıyoruz? Bunların hepsi kadına yönelik şiddet.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Bizim konumuz onlar.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Evet, yani bunun bu şekilde görülmesi gerekiyor.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - İşte, az duruldu onların üzerinde Sayın Suiçmez, çok durulması lazım.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Siz de onu soruyorsunuz, ben onu olumlu görüyorum, sadece olumsuz gördüğüm biraz hani kavramlar üzerinden bizi bir sıkıştırıyor gibi gözüküyorsunuz ama onun dışında sorguluyorsunuz.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Yok, öyle bir amacımız hiç yok. Efendim, zaten sorgulama, araştırma Komisyonuyuz.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Yani biz buradan bir sonuç çıkaracağız, bu sizin söylediklerinizden ne sonuç çıkacağız? Dolayısıyla gerçekten hani sağlık dediğimizde belki kadına yönelik şiddetle direkt bir ilgi yokmuş gibi gözüküyor ama bu alt verilere baktığımız zaman çok ilgili bir alan olarak görüyoruz.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Evet, sizin sunumunuz da gayet güzel.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Teşekkür ederim.
Ben sunumu izleyemedim, kusura bakmayın, Meclisteydim ama alacağım eğer Başkanım izin verirse. Dolayısıyla ben hani sizin yaptığınız Türkiye Barolar Birliğinde de Başkan Yardımcısı olarak uluslararası ilişkilerdeydim, ne kadar iş birliği içerisinde çok büyük projeler de sizlerle yapıyoruz. Faydalı, alanda çok büyük fayda görüyoruz ama sadece hani eğitim verdik, ne kadar güzel, eğitim veriyoruz, jandarma... Dünden daha kötüyüz, bakın, bir ara yine... Siyasi konuşmuyorum Başkanım.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Hayır, konuşabiliriz de.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Yine AKP döneminde, o ilk başlardaki uygulama, özellikle Avrupa Birliği sürecine doğru yönelirken alandaki yansımalarını çok iyi gördük. Hâkim, savcılar eğitildi, avukatlar eğitildi yani biz de eğitimsiziz, kolluk güçleri eğitildi ve bunların çok kısa sürede yansımasını biz gördük ama ondan sonra, işte, hani politik dediğimiz alanda bir değişiklik olduğunda kimse kusura bakmasın, bugün hâkim ve savcılar direkt Hükûmetin söylediği her şeyden etkilenir durumdalar?
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Şiddetle bağlantısı yani...
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Şunu söylüyorum, mesela tedbir kararı verecek ya, eğer Hükûmet ya da iktidar bu konuyla ilgili olumsuz bir şey söylüyorsa bizim bu tedbirler birden altı aydan üç aya iniyor.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Ama şöyle bir şey var mı yani yanlış anlaşılmasın?
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Bu yasal bir zorunluluk olmadan iniyor.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Bir şiddet olayında hukukçu olarak...
MUSTAFA ALKAYIŞ (Adıyaman) - Nasıl Sibel Hanım, ben anlamadım?
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Gerçekten öyle, hâkim ve savcılar hemen bundan etkileniyor.
MUSTAFA ALKAYIŞ (Adıyaman) - Yani bu şiddetle ilgili mesela nasıl bir şey oluyor?
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Evet, şimdi tedbir verecek ya, altı ay vermiyor artık, altı ay vermiyor. Şimdi, diyorlar mı ki: Bir kesim de "Mağduruz." diyor mu? Yani bunun da bir faili var, onlar da diyor mu ki: "Biz mağduruz, ben evden uzaklaştırma aldığımda nereye gideceğim? Rezil oluyorum, statüm zedeleniyor." deyince...
MUSTAFA ALKAYIŞ (Adıyaman) - İtirazını yapıyor, yaptı.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Ya, hayır, hukuktan bahsetmiyorum, şimdi politikadan bahsediyorum. Bunlar size geliyor, bir grup var, baskı kuran bir grup var. Dolayısıyla şimdi bunlara ilişkin sizden biri herhangi bir şey dediği anda hâkim, savcı bunu otomatikman sanki öyle olması gibi algılıyor ve o yasal sınırları gittikçe düşürüyor, ben size veririm onun verilerini.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Ama Sayın Suiçmez, yani siz tabii...
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Yani uzatmak da istemiyorum da.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Yok, yok, istediğiniz gibi uzatın ama şimdi bir şiddet olayında herhangi bir siyasi yapının, iktidarın ya da partinin "Ya, cezayı azaltın." diye bir müdahalesi gibi bir anlam çıkarma...
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Yok, "Cezayı azaltın." demez de...
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Ama sanki ben öyle diyorsunuz gibi algıladım.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - "Bu tedbirler çok fazla oluyor." diye biri demeç verdiğinde ya da "Bu tedbirlerin failler de düşünülerek verilmesi gerekiyor." denildiğinde orada algı oluşuyor Başkanım.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Biz demiyoruz öyle bir şey yani.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Yani eskiden çok öyle... Demiyorsanız ne mutlu, o zaman tamamen onlar öyle algılıyor, sorun değil.
MUSTAFA ALKAYIŞ (Adıyaman) - Sibel Hanım, öyle bir şey yok.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Aynı fikirle yaşıyoruz yani.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Başkanım, ben size alandaki problemi söylüyorum, asıl problemimiz bu.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Yani toplumsal bir algıdan...
MUSTAFA ALKAYIŞ (Adıyaman) - O yüzden cankulağıyla dinliyoruz.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Az önce de söyledim, cezalar konusunda hatta şöyle bir tehlike vardır ceza hukukunda eğer makası çok açarsanız yani cezayı çok fazla verirseniz artık hâkim ve savcılar, özellikle karar vericiler, o cezayı vermemeyi tercih eder.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Tıpkı bizim bu Komisyonumuzda konuları çok açarsak dağılacağımız gibi.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Aynen öyle.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Toparlayalım, Birleşmiş Milletlerle bağlantısını kuralım, biz aramızda siyasi tartışmaları yaparız sonra.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Yok, yok, zaten hiç o siyasi değil benim dediğim yani onu öyle sonuç çıkıyor ama.
Şimdi, dolayısıyla bu verileri nasıl topluyorsunuz? Bizim de ulaşamadığımız verileri, bu verileri siz nasıl değerlendiriyorsunuz? Artı alandaki uygulama ile verdiğiniz eğitimler arasında da bir etki analizi yapıyor musunuz?
BİRLEŞMİŞ MİLLETLER NÜFUS FONU PROGRAM KOORDİNATÖRÜ YASEMİN AKİS KALAYLIOĞLU - Çok teşekkürler.
Bence çok önemli bir soru oldu çünkü bir ayrıntıyı netleştirmemiz gerektiği konusunda biz de farkındalığımızı yaşadık. Şöyle ki: Şimdi, öncelikle en son sorunuzdan başlayayım. Bu başarı oranları "Biz bu eğitimi verdik ve sahada yüzde 90 dolayında bir başarı oldu." gibi asla değil, bunlar bizim naçizane yaptığımız eğitimler sonucunda eğitimlerimizin başarı oranını ölçmek yani eğitimden memnun kaldılar mı, içerik faydalı oldu mu, daha başka hangi içerikleri talep ediyorlar diye dinamik bir eğitim modeli biz geliştiriyoruz, yoksa daha fazlası kesinlikle fazlasıyla iddialı bir şey olur.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Tamam, tamam, ben yanlış anladım.
BİRLEŞMİŞ MİLLETLER NÜFUS FONU PROGRAM KOORDİNATÖRÜ YASEMİN AKİS KALAYLIOĞLU - Belki ben hani eksik ifade etmişimdir, onu düzeltmiş olalım kayıtlara geçerken.
Onun dışında sağlık alanında yaklaşım önerilerimi ben slaytta dile getirmiştim, hani tekrar olmasın, uzamasın diye tekrar söz etmedim ama dilerseniz, Başkanım da bunun önemli ve öncelikli konu olduğunu söyledi. Tabii ki tekrar edebilirim ama hani sözünü de vermiş olduk, taleplerimizi, önerilerimizi bu deneyimler sonucunda, herhâlde daha vakit kazandırıcı olur ama özellikle sağlık alanında yeni UNFPA olarak bizim önerilerimiz, hem raporlarımız var bu alanda. Her araştırma, veri raporunun sonucunda farklı sektörlere önerilerimiz var ama sağlık alanında da ben 33 no.lu slaytta da bunu belirtmiştim, tekrara düşmemek için söz etmeyeyim.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Teşekkür ederiz Yasemin Hanım.
BİRLEŞMİŞ MİLLETLER NÜFUS FONU PROGRAM MÜDÜRÜ EMİNE KUZUTÜRK SAVAŞ - Aslında çocuk yaşta evliliklerin sağlık sonuçlarıyla ilgili bir konuya Sayın Vekilim Sibel Hanım, çok güzel bir yerden girdiniz. Çocuk yaşta evliliklerin sağlık sonuçlarını ve risklerini bütün kurumlara ve bütün paydaşlara, ailelere de anlatıyoruz. Çocuk yaşta evliliklerin hem fiziksel sağlık sonuçları hem psikolojik hem ruhsal hem cinsel hem toplumsal sağlık sonuçları var çünkü çocuk yaşta evlilikler öyle bir zamanda gelişiyor ki tam ergenlik döneminde ergenin kimlik ve kimlik inşa döneminde oluşan bir şey. O yüzden de o fiziksel gelişimini tamamlamamış olunca zaten çocuk yaşta olduğu için peşi sıra bir erken gebelik, adölesan gebelik geldiği için bu çocuk ve anne sağlığı için ve aynı zamanda yenidoğan sağlığı için riskler oluşturuyor. Ne gibi riskler oluşturuyor? 18 yaşından sonra doğum yapanlara göre 2 ila 5 kat daha yüksek anne ve bebek ölümü oluyor. Onun haricinde diğer fiziksel sonuçları ömür boyu süren bir sağlıksızlığa sebebiyet verebiliyor. Annede kanamalar, diğer hastalıklar, gebelik, doğuma bağlı komplikasyonlar oluşturuyor ama bununla beraber yenidoğan bebekte de gelişme gerilikleri oluşturabiliyor, zayıf kilo ağırlıkları oluşturabiliyor. Anne ve bebek arasında... Anne de bir çocuk olduğu için çocuğa bakma konusunda zorlukları da oluşturuyor.
Çocuk yaşta erken ve zorla evlilikler kadına yönelik şiddetin bir türü, çocuğa yönelik şiddetin bir türü, onunla beraber önemli bir insan hakları ihlali. O yüzden de önemli fiziksel sonuçları var. Psikolojik sonuçlarına gelince de depresyon, travma, sosyal izolasyon gibi birçok korkusu var, birçok sağlık riski ve sonucu var. Cinsel sağlık sonuçları. Çocuk yaşta evliliklerin döngüsüne baktığımızda her şiddet türünden farklı. Sadece fiziksel şiddet, sadece ekonomik şiddet, sadece duygusal şiddet diyebileceğimiz bir şey değil. Bütün şiddeti, türlerini bir döngü içinde barındırıyor ve nesilden nesile aktarılabilen tek şiddet türü yani annede, sonra çocuğunda da olabiliyor ve devam edebiliyor. Neden? Sosyal izolasyon yaşadığı için, eğitimini tamamlayamadığı için, sosyal hayata ve iş olanaklarına katılımında sorunlar, eksikler, kısıtlılıklar olduğu için çünkü çocuk yaşta zaten anne olması itibarıyla kız çocuk için de oğlan çocuk için de farklı riskleri var ama en temel şey sosyal izolasyon, hayata katılamama. Bütün bu konularda çocuk yaşta evliliklerle ilgili 18 yaşından önce evlendirilmiş bir birey ve bir çocuk hangi hizmete nasıl ulaşacak, kime ne soru soracak konusunda da yeterince bilgisi de olmadığı için o hizmetlere erişimi de kısıtlı oluyor. O yüzden de sağlık sonuçları ve sağlık riskleri açısından çok büyük bir sağlıksızlık üretiyor ve bunun kalkınma açısından yükü de büyük. Sadece toplumsal ve sağlık sonuçları yok. Bütüne baktığımızda bütün o kalkınmayla ilgili anlattığımız her şeyi de etkiliyor. Yaşamsal bir sonucu olduğu kadar aynı zamanda onun da ötesinde sonuçları var.
Çocuk yaşta evliliklerin sağlık sonuçlarıyla ilgili çok sektörlü bir rapor hazırladık, onu sizlerle paylaşmak isterim. Eğer mümkünse bütün Komisyon üyelerimize onlarla ilgili raporları ve şiddetin sağlık sonuçlarıyla ilgili diğer raporları da iletmek isteriz.
Çok teşekkür ederim.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Bugün getirseniz daha iyi olabilir miydi acaba?
BİRLEŞMİŞ MİLLETLER NÜFUS FONU PROGRAM MÜDÜRÜ EMİNE KUZUTÜRK SAVAŞ - Biz bugün 24 kişilik bir set hazırlığı... Çok kişi olacağını düşününce emin olamadık ama bizzat kendi ellerimle kargoları hazırlayacağım çünkü bu raporların hepsi çok ülke temsiliyetli olan raporlar.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Ev yapımı gibi olacak. Yani ellerinizle hazırlayacaksınız, ev yapımı kek gibi olacak biraz, güzel.
BİRLEŞMİŞ MİLLETLER NÜFUS FONU PROGRAM MÜDÜRÜ EMİNE KUZUTÜRK SAVAŞ - Vallaha, artık işte, bugün getirememenin eksikliğini inşallah tamamlarız.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Bir tane örnek var mı yanınızda, hani 24 kişiye hazır değil ama bir örnek var mı yanınızda?
BİRLEŞMİŞ MİLLETLER NÜFUS FONU PROGRAM MÜDÜRÜ EMİNE KUZUTÜRK SAVAŞ - İnternet sitemizden "web" sayfalarımızdan erişilebilir.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Onu zaten okurduk internetten.
BİRLEŞMİŞ MİLLETLER NÜFUS FONU PROGRAM MÜDÜRÜ EMİNE KUZUTÜRK SAVAŞ - "unfba.org/tr"de hepsi var, bütün rehberlerimiz ve şeylerimiz var ama hemen yarın da bizzat kargo haricinde de getirebiliriz, teslim edebiliriz, hiç sorun değil.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Tamamdır, peki.
BİRLEŞMİŞ MİLLETLER NÜFUS FONU PROGRAM MÜDÜRÜ EMİNE KUZUTÜRK SAVAŞ - Bu Komisyon raporunda da veri olarak, tanıklıklar olarak oradaki raporlardan destek alınması bizim için çok önemli olur.
Ben son raddede girip anlattığım için, sağlık riskleri ve sonuçlarını izin verdiğiniz için teşekkür ediyorum.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Çok teşekkür ederiz.
BİRLEŞMİŞ MİLLETLER NÜFUS FONU PROGRAM MÜDÜRÜ EMİNE KUZUTÜRK SAVAŞ - Sağ olun.
Çok da önemli bir soru sorduğunuz için ayrıca size de Sayın Başkanım teşekkür ederim.