KOMİSYON KONUŞMASI

ASUMAN ERDOĞAN (Ankara) - Ben de genel birkaç noktaya değinmek istiyorum. Katılıyorum, hâlâ genel izlenme ve genel medya olarak yani ana akım medya diyelim, televizyon; biz bunu seçimlerde de gördük, seçimlerde de aslında... Dediğiniz gibi, şöyle de bir gerçek var: Herkes çok rahat şartlarda çalışmıyor, telefona çok kolay erişebilme imkânı olmuyor; çok ağır şartlarda çalışan, akşama kadar çalışan... Eve geldiğinde herkes yemek yerken falan o televizyonu açıp mutlaka televizyon seyrediyor. Ben de düşmediğini ve düşmeyeceğini düşünenlerdenim çünkü böyle bir alışkanlık hayatımızda var, artık ailemizin bir parçası olmuş televizyon.

Bunun dışında da genel anlamdaki o kadın programlarıyla ilgili beni rahatsız eden şey aslında umutsuzluk aşılamaları yani bizim için sanki toplum hep böyle, özellikle toplumun belli kesimi hep böyle çünkü -ben mi yanlış düşünüyor bilmiyorum ama- sanki toplumun belli kesimi; özellikle sosyolojik açıdan, eğitim düzeyi açısından, sosyoekonomik açıdan belli bir kesimini gösteriyor. Aslında bizim siyasetçi olarak ya da eminim bu ülkede yaşayan herkesin arzuladığı, özellikle dar gelirli grupların ya da daha dezavantajlı grupların daha iyi yerlere gelmesi. Türkiye'nin kalkınmasıyla, dünyanın birçok anlamda gelişen birçok konusuyla ilgili, başta iletişimin gelişmesiyle, eğitimin daha çok insana ulaşmasıyla ilgili olarak bu tür şeylerin azaldığını görmek istiyoruz ama böyle gözümüzün içine sokarak yapılan programlarda ben en çok umutsuzluk aşılanmasından dolayı kötü hissediyorum kendimi. Keşke umut aşılayan -televizyonda özellikle- daha çok program olsa. İnsanlara mesela -dedik daha önce belki- şiddete uğrayan bir kadının nasıl mücadele ettiğini, nasıl yollara başvurduğunu, nasıl üstesinden geldiğini anlatan örnekler ve çözümler de olabilseydi dizilerde ya da başka programlarda bence bunlar çok faydalı olurdu; reytingi de etkilemezdi diye düşünüyorum ben ya da benim görüşüm bu, bilmiyorum. Olumlu bir şey koymanın... Olumsuz, hadi onu bilmiyorum, bir şekilde kabullenemiyoruz ama olumlu şeyler de konulsa topluma faydası olur hem de reytingini çok etkilemez diye düşünüyorum, bilemiyorum ama...

RADYO VE TELEVİZYON YAYINCILARI MESLEK BİRLİĞİ YÖNETİM KURULU BAŞKAN YARDIMCISI BANU GENÇ - Etkiliyor. Yani o eski Canım Ailem gibi, Bir İstanbul Masalı gibi tatlı tatlı diziler olsun aslında ama öyle diziler şu anda yok.

ASUMAN ERDOĞAN (Ankara) - Ama mesela Gassal güzel bir etki yarattı sanki.

RADYO VE TELEVİZYON YAYINCILARI MESLEK BİRLİĞİ YÖNETİM KURULU BAŞKAN YARDIMCISI BANU GENÇ - Ama ana akımda değil.

ASUMAN ERDOĞAN (Ankara) - Doğru.