KOMİSYON KONUŞMASI

TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Sayın Bakanım, şimdi değer var, 250 bin lira. Bu 250 bin lira neye göre belirlendi? Daha önce çalışma gruplarında sizlere de söylemiştik yani dün konuşulurken, 250 bin lira kapsamının altında kalanlar ne kadar? Yekûn ne kadar? 250 bin liranın altında kalan miktarın totaldeki rakamı ne kadar? Zimmet çıkmış hiç kurum personeli var mı, öyle bir şey olabiliyor mu? Onu öğrenmek isteriz. Kurumun 2018-2024 döneminde bahse konu kapsamda kaç dava kaybettiğini, ne kadar yargılama ve avukatlık masrafı ödediğini, kaç tane dosyadan vazgeçtiğini başta öğrenmek isteriz. Bir de terkin konusu dosyaların kurum bütçesi içerisindeki oranı nedir? Bunu da sormak isteriz ama etki analizi de istiyoruz.

Teşekkür ederim.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Evet, buna cevap verebilecek misiniz, veriler var mı sizde arkadaşlar?

TÜBİTAK HUKUK HİZMETLERİ BAŞKANI GÜLMELAHAT DOĞAN - Şöyle: Sayın Başkanım, bizim bu madde yürürlüğe girerse vazgeçeceğimiz bir dosya şu aşamada yok. Bizim Hukuk Hizmetleri Başkanlığı olarak devam eden davalarımız arasında 8 dosyamız 250 bin TL'nin altında, onlar da bizim davacısı olduğumuz tahsil kabiliyeti olan dosyalar. O yüzden hani bizim hukuk olarak bundan vazgeçeceğimize ilişkin bir dosyamız yok.

TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Niçin böyle bir şey çıktı o zaman?

TÜBİTAK HUKUK HİZMETLERİ BAŞKANI GÜLMELAHAT DOĞAN - Bizim maddemiz vardı, biz rakamı güncelleyerek yürürlüğe alalım dedik, yoksa maddenin işlevi kalmıyor yani 5 bin olarak tutarsa.

MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Niye 500 bin değil de 250 bin mesela?

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Bence 500 bin olsun zaten, ben arkadaşlara onu önerdim.

MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Hayır, niye 500 bin değil veya 700 bin değil de 250 bin, neye göre yani bu?

TÜBİTAK HUKUK HİZMETLERİ BAŞKANI GÜLMELAHAT DOĞAN - Şöyle, biz bu teklifi götürdüğümüzde bizim talep ettiğimiz rakam 1 milyondu ama gerek Külliye'de gerek Bakanlıkta yapılan toplantılar sonucunda ve Maliyenin de talepleriyle 250 bine düşürüldü. Bunda bizim kurumumuzun hani işlem hacmi, bütçesi, yaptığı işlerin rakamsal boyutları esas alındı açıkçası, hatta biz işte daha yüksek bir rakam talep ettik ama Maliye tarafından böyle olması uygun görüldü.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Zaten diğer kamu kurumlarıyla ilgili bir madde de var.

TÜBİTAK HUKUK HİZMETLERİ BAŞKANI GÜLMELAHAT DOĞAN - Tabii, 659 sayılı KHK'miz var; zaten bizim davalardan vazgeçme ya da herhangi bir alacaktan vazgeçme konusunda 659 sayılı KHK'miz var. Üst yöneticinin sınırı 13 milyon TL yani 13 milyona kadar vazgeçme yetkimiz var ama bu demek değil ki... Gerek bu maddenin uygulanmasında gerek yani bu madde geçerse bunun uygulanmasında ya da 659'un uygulanmasında en büyük kıstas objektif gerekçeler ve kamu yararı. Diğer türlü, kamu zararı oluşuyor ve dediğiniz gibi zimmet suçu doğuyor. Bizim bugüne kadar feragat ettiğimiz bu madde kapsamında ya da bu madde çerçevesinde açılmış bir davamız yok çünkü maddenin işlevi yoktu, dolayısıyla hani ona da örnek verebileceğim bir dosyamız yok, herhangi bir zimmet suçunu oluşturan bir durum da olmadı bu davadan feragat ya da şu bu sebeple, hatta bizim kurumumuzda böyle bir şey yok yani çünkü bu olunca biz hukuk olarak takip ediyoruz kişilerin suç duyurularını; bizde böyle bir dosya yok, iç denetimimizde de böyle bir rapor yok. Dolayısıyla yani uygulayamadığımız bir maddeydi. Bundan çok daha yüksek bir rakamı 659 kapsamında davalar yönünden uygulayabiliyoruz ama bugüne kadar gerekçesiz asla uygulanmadı. Aslında bu maddenin yürürlüğe alınmasının, daha doğrusu rakamın güncellenme amacı davalar değil de -geçen, dün de örnek verdiğimiz gibi- projelerdeki, mesela işte o teçhizatın üniversiteye bırakılabilmesi gibi uygulamaya yönelik, projelere yönelik... Mesela, projede bazen laboratuvarın kullanılması talep ediliyor -bizim de ortağı olduğumuz projeler ya da bizim desteklediğimiz projelerde- ya da test, analiz hizmeti talep ediliyor, veremiyoruz çünkü bir bedel öngörmemiz lazım. Belki bunlar için gerekirse diye bu güncelleme yapılıyor.

TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Ama rakam çok şey...

TALAT DİNÇER (Mersin) - Afaki.

TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Afaki değil. Bence çok düşük kalıyor.

TÜBİTAK HUKUK HİZMETLERİ BAŞKANI GÜLMELAHAT DOĞAN - Düşük tabii ki, rakam çok düşük.

TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Bu rakam çok düşük yani bir laboratuvar malzemesi alamazsınız. 250 bin liraya ne alacaksınız?

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Sarf malzemesi alabilirsiniz. Tabii ki yani şimdi burada işin doğasını bilmemiz lazım. Bir AR-GE projesi veriyorsunuz, AR-GE projesinin sonunda başarısız olmak da mümkün. Yani diyelim ki bir proje başarısız oldu diye "O laboratuvardaki malzemeleri sen ne yaptın? Tam kullandın mı, kullanmadın mı? Bunu geri ver..." Bu işlere girecek yani detaylarla uğraşacak bir konumda olmaması lazım zaten bu kurumların.

TÜRKER ATEŞ (Bolu) - O, doğru. Bir de tam konu gelmişken bu makinelerle ilgili, şeylerle ilgili... Üniversitelerde alınan makineler veya daha doğrusu bu gereçler, laboratuvar malzemeleri vallahi üniversitenin isteğine bırakılmış, hiçbir şey akredite olmuyor. Mesela, biz Bolu'dan geliyoruz, Abant İzzet Baysal Üniversitesine bakıyoruz, oradan, test yapıyoruz, test sadece akademik bir ifadeye sahip yani akademisyenlerin hayatını devam ettirme süreci ama iş dünyasına faydası olmuyor çünkü resmî bir belge teşkil etmediği için, akreditasyonu olmadığı için.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Akreditasyonları yok.

TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Bundan, bu sistemden lütfen üniversiteleri bir ayırın yani o üniversiteye bir laboratuvar yapılıyorsa otomatik akredite edin yani bu sistem böyle olmalı. Yoksa bizim Bolu'da koskoca üniversitenin içerisine gidiyoruz, diyorlar ki: "Şu makine Türkiye'de 2 tane." Vallahi benim için hiçbir şey ifade etmiyor yani ben ticaret hayatından geldiğim için onun ticari hayata katkısı yoksa hiçbir anlamı yok.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Doktoraya başlasan belki ifade eder sana da.

TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Onu da yaparım. Yani bu konu çok önemli.